Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'da gizli ayıpların ne kadar sürede satıcıya ihbar edileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır. Öyle olunca. 4077 sayılı TKHK'nun 30. maddesi gereğince, bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde, genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, Borçlar Kanunu’nun bu konudaki 198. maddesi (6098 Sayılı B.K.’nun 223. maddesi) uygulanacaktır. Anılan maddeye göre, alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır....

    Otomotiv alanında uzman makine mühendisi ile sözleşme yorum ve denetim uzmanı bilirkişi heyeti kök ve ek raporları dosyaya sunulmuştur. Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:Dava, davaya konu makinenin ayıplı olup olmadığı, ayıp var ise gizli ayıp olup olmadığı, makinenin kullanılmasına engel teşkil edecek boyutta olup olmadığı, onarılmasının, ayıpsız misli ile iadesinin mümkün olup olmadığı, ayıp ihbarının süresinde/usulüne uygun yapılıp yapılmadığı, bunun sonucunda davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkı ile zarar tazmini hakkının doğup doğmadığı; sözleşme bedeli olan 116.266,15 TL'nin avans faiziyle tahsili, zarar bedeli olan 5.050,00 TL'nin avans faiziyle tahsili, delil tespiti ve ihtarname masraflarının tahsili talepli alacak davası dair davadır.Mahkememizce dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir....

      Davacı, gizli ayıp nedeniyle süresinde ayıp ihbarı yaptığına göre; ayıp nedeniyle davacı/alıcının seçimlik haklarını kullanma koşullarının oluştuğu, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesini talep ettiği görülmekle davanın kabulü ile bedel iadesine karar verilmesi gerekmiştir. Davacı tarafın faiz talebi konusunda ise, cihaz halen davacıda bulunduğundan ve cihaz davalıya teslim edilmediği sürece davalının temerrütü oluşmayacağından faizin başlangıç tarihi olarak cihazın davalıya teslim tarihi kabul edilmiştir.(Yargıtay ... Hukuk Dairesinin ... Karar sayılı kararı da benzer mahiyettedir.) Yukarıda açıklanan tüm gerekçelerle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Somut olayda, yukarıdaki yerleşik Yargıtay uygulamaları da nazara alındığında, davacı taraf dava dilekçesinde terditli olarak ayıpsız misli ile değişim veya sözleşmeden dönme, bedel iadesi taleplerinde bulunmuş, yerel mahkemece davacı tarafa hangi seçimlik hakkı kullandığı hususu açıkça hasrettirilmeksizin terditli taleplerden sözleşmeden dönme, bedel iadesine hükmedilmiş, bunun sonucu olarakta davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasının ve dolayısıyla davacı/tüketiciye ayıp sebebiyle koltuk takımının satış tarihi olan 2018 yılında yürürlükte bulunan ve uyuşmazlığa uygulanması gerekli 6502 sayılı Yasa'nın 11. Maddesinde belirtilen seçimlik haklarından hangisini seçtiği, taleplerini hangi seçimlik hakka hasrettiğinin açıkça sorulup, hasıl olacak sonucuna göre karar verilmemiş olmasının yukarıda bir kısmı belirtilen yerleşik Yargıtay uygulamalarına, usul ve yasaya uygun bulunmadığı görülmüştür....

        Zira yukarıda da ifade edildiği üzere Davalı firma halihazırda arızalı parçayı uhdesinde tutmakta ve müvekkile de iade etmediğinden, sözleşme kapsamında dönme hakkının kullanılarak ödenen bedelin iadesinin talep edilmesi gerektiğini, Davacı BK m. 229 çerçevesinde ayıplı mal nedeniyle uğramış olduğu doğrudan zararı olan 5.136,04-TL’nin ödenmesini talep ettiğini, satın alınan parçadan bulunan gizli ayıp (üretim hatası) nedeniyle parçayı uhdesinde tutan satıcıdan, BK m. 227 uyarınca Davalının temerrüde düşürüldüğü tarih olan 06.01.2020 tarihinden itibaren faiziyle birlikte ödenen bedelin iadesine hükmolunmasını talep etme zorunluluğu doğduğunu, BK m. 227 ve devamı hükümleri uyarınca sözleşmeden dönülmesi, satın alınan davalı elinde bulunduğundan iadenin gerekmediğinin tespitine, sözleşmeden gizli ayıp nedeniyle dönüldüğünden ödenen bedel olan 20.000,00-CHF (133.436,00-TL)’nin ve BK m. 229 uyarınca uğranılan doğrudan zarar olan 5.136,04-TL’nin toplam 138.572,04-TL’nin davalıdan temerrüt...

          DELİLLER : -----tarihli ihtarnamesi, Bilirkişi Raporu, dosyadaki sair tüm bilgi ve belgeler. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: Dava, ------- istemine ilişkindir. Basit yargılama usulüne tabi işbu davada dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak gönderilen ve yapılan davetiyeler sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş ve tarafların sulh olmaması nedeniyle uyuşmazlık belirlenmiş ve tahkikata geçilmiştir. Bu aşamada mevcut ve toplanan deliler incelenip değerlendirilerek tahkikat tamamlanmış, duruşmaya katılan davacı vekilinin son sözleri dinlenerek yargılama bitirilmiş ve aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır. ----- maddesinde; satıcının, satılan malı alıcının ödemek zorunda olduğu bedel karşılığında alıcıya zilyetlik ve mülkiyetini devretme borcunun bulunduğu belirtilmiş, bu asıl borç yanında satıcının satılan mal nedeniyle zapt ve ayıp nedeniyle de sorumlu olduğu devam eden maddelerde düzenlenmiştir....

            Dava konusu ürünlerde açık ayıp olduğu Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile sabittir. Her ne kadar davacı tarafça sözleşmeden dönüldüğü ve ödenen bedelin iadesi talep edilmiş ise de, bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere dava konusu dolabın kapağındaki ayıbın dolap kapağının değiştirilmesi suretiyle giderileceği tespit edilmiştir. Bu nedenle davacının sözleşmeden dönmek suretiyle bedel iadesi talebi 6098 sayılı TBK'nun 227/4 maddesi uyarınca hakkaniyet uygun değildir. Bu nedenle aynı Kanun hükmü uyarınca dava konusu dolap kapaklarının değiştirilmesi suretiyle ayıbın giderilmesine, davacının bedel iadesi talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              Davacı, davalıdan satın aldığı döner fırın makinesinin ayıplı olduğundan bahisle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiş, mahkemece gizli ayıplı olması nedeniyle döner fırın makinesinin ve ayıplı olduğu iddia edilmeyen ancak birlikte satın alınan dört adet fırın arabasının iadesine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Aldırılan bilirkişi raporunda döner fırın makinesinin gizli ayıplı olduğu belirtilmiş ise de, bilirkişi raporu bilimsel ve denetime elverişli olmadığı gibi, zarar nedeniyle makinedeki değer düşüklüğü ve onarım masrafları, satıcının ağır kusurlu olup olmadığı ve satıcılığı meslek edinmiş kişilerin bilmesi gereken ayıplardan olup olmadığı konusunda bir belirleme yapılmamış ve döner fırın makinesi ile birlikte satın alınan dört adet fırın arabasının kullanımının döner fırın makinesine bağlı olup olmadığı değerlendirilmemiştir. 6098 sayılı TBK'nın 227....

              Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir.2 şeklinde düzenlenmiştir. 6502 sayılı yasa m.11/a'da: "(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme," hükmüne yer verilmiştir....

              Davalı davanın reddini dilemiş, mahkemece ayıbın giderim bedeli olan 16.826,20 TL’den 3.750,00 TL teminat bedelinin mahsubuyla bakiye bedel üzerinden dava kabul edilmiştir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonucu alınan bilirkişi raporunda eserin ayıplı olduğu belirlenerek ayıbın giderim bedeli hüküm altına alınmış ve kamera sisteminin davalı yüklenicilere iadesine karar verilmiştir. Oysa davacı yan sözleşmenin feshini istememiş, sadece ayıpların giderim bedelinin davalılardan tahsilini talep etmiştir. Bu istem sözleşmenin kurulduğu tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 475. maddesinde düzenlenen ayıp nedeniyle uğranılan zararlar ve ayıbın giderilme bedeline ilişkindir. Sözleşmeden dönme yönünde bir irade bulunmamaktadır. Mahkemenin işin ayıplı olduğu ve ayıbın giderim bedelinin hüküm altına alınması gerektiğine yönelik karar davalılar tarafından temyiz edilmemiştir....

                UYAP Entegrasyonu