Yönetiminin hükmü istinaf etmesi üzerine bölge adliye mahkemesince dava değeri itibariyle hükmün kesin olduğu gerekçesiyle istinaf talebinin reddine karar verilmiş ise de davanın taşınmazın aynına ilişkin olduğu ve karar tarihinde mevzuatımızda bu konuda açıklık bulunmadığı gibi hüküm tarihinden sonra 28 Temmuz 2020 tarihli ve 31199 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7251 sayılı Kanunun 53. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 6. maddesi ile “Kadastro mahkemesinin veya otuzgünlük askı ilân süresinden sonra, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulabilir'' ve 63. maddeye göre; ''Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer'' düzenlemelerinin getirildiği, nitekim aksine bir düzenlemede olmadığından...
Yönetiminin hükmü istinaf etmesi üzerine bölge adliye mahkemesince dava değeri itibariyle hükmün kesin olduğu gerekçesiyle istinaf talebinin reddine karar verilmiş ise de davanın taşınmazın aynına ilişkin olduğu ve karar tarihinde mevzuatımızda bu konuda açıklık bulunmadığı gibi hüküm tarihinden sonra 28 Temmuz 2020 tarihli ve 31199 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7251 sayılı Kanunun 53. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen ek 6. maddesi ile “Kadastro mahkemesinin veya otuzgünlük askı ilan süresinden sonra, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre istinaf veya temyiz kanunyoluna başvurulabilir'' ve 63. maddeye göre ''Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer'' düzenlemelerinin getirildiği, nitekim aksine bir düzenlemede olmadığından...
Yönetiminin hükmü istinaf etmesi üzerine bölge adliye mahkemesince dava değeri itibariyle hükmün kesin olduğu gerekçesiyle istinaf talebinin reddine karar verilmiş ise de davanın taşınmazın aynına ilişkin olduğu ve karar tarihinde mevzuatımızda bu konuda açıklık bulunmadığı gibi hüküm tarihinden sonra 28 Temmuz 2020 tarihli ve 31199 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7251 sayılı Kanunun 53. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 6. maddesi ile “Kadastro mahkemesinin veya otuzgünlük askı ilan süresinden sonra, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulabilir'' ve 63. maddeye göre ''Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer'' düzenlemelerinin getirildiği, nitekim aksine bir düzenlemede olmadığından...
otuzgünlük askı ilan süresinden sonra, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan davalarda genel mahkemelerin verdiği kararlar ile orman kadastrosuna ilişkin davalarda bu mahkemelerce verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre istinaf veya temyiz kanunyoluna başvurulabilir'' ve 63. maddeye göre ''Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer'' düzenlemelerinin getirildiği, nitekim aksine bir düzenlemede olmadığından yargılama usulüne ilişkin kanuni düzenlemeler yürürlüğe girdiği tarihten itibaren uygulanacağına göre; yeni düzenleme ile verilen hükmün dava değerine bakılmaksızın istinaf ve temyiz incelemesine tabi olacağından hükmün istinaf incelemesinin yapılması için bölge adliye mahkemesinin istinaf talebinin reddine dair kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....
Somut olayda; davacılar tarafından, 3402 sayılı Yasa'nın Ek-4. maddesi uyarınca yapılan kadastro ile tutanakların beyanlar hanesinde lehlerine kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle askı ilan süresinden sonra dava açılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacıların, ...ye karşı ispat yükümlülüğü bulunduğu da dikkate alındığında askı ilanı süresinden sonra kadastro tespitine karşı açılan eldeki davaya bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesine aittir. Kullanım kadastrosuna itiraz davalarında husumetin, tespit maliki ... ile birlikte varsa tutanağın beyanlar hanesinde lehine kullanıcı şerhi verilen kişi ya da kişilere yöneltilmesi zorunlu olup; davacıların, ...ye ve varsa kullanıcılarına karşı ispat yükümlülüğü bulunduğundan bu tür davaların çekişmesiz yargı işi olduğundan söz edilemez. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 1. maddesi gereğince mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup, bu hususun re'sen gözetilmesi gerekir....
Dava dilekçesine sav ve savunmaya, tüm dosya kapsamına göre dava, tapuya dayalı olarak 10 yıllık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz ve ağaç dikmek suretiyle taşınmaza el atmanın önlenmesi davasıdır. 3373 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 11/1 maddesi gereğince, orman kadastro komisyonlarının orman olarak sınırlandırma yada 2/B madde uygulaması şeklindeki işlemlerine altı aylık askı ilan süresi içinde açılacak davalarda kadastro mahkemeleri, tapu sahibi gerçek kişiler tarafından altı aylı askı ilan süresi geçtikten sonra, ancak; 10 yıllık süre içinde açılan itiraz davalarında ise genel mahkemeler görevlidir. Orman kadastror komisyonlarının 2/B madde uygulaması yapma görev ve yetkisi bulunup, adli yargıda komisyonları bu işlemi yapmaya zorlayıcı dava açılamaz. Ancak; 2/B uygulaması yapmama şeklinde olumsuz işlem Yönetsel bir işlem olduğundan, bu işleme karşı süresinde Yönetsel Yargıda dava açma olanağı vardır....
yapıldığı tarihde kadastro tespit tutanağı düzenlenmeyen yer hakkında orman kadastrosuna itiraz davası açılabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosuna itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan davada ... Köyü ... mevkiinde buluman taşınmazın kendi zilyetliğinde olduğu, ancak yörede 2005 yılında yapılan orman kadastro çalışmasında orman kadastro sınırları içine alındığını belirterek orman sınırları dışına çıkarılmasını talep etmiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, altı aylık askı süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası niteliğindedir. Yörede 08/06/2005 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması bulunmaktadır....
yapıldığı tarihde kadastro tespit tutanağı düzenlenmeyen yer hakkında orman kadastrosuna itiraz davası açılabilir....
Asliye Hukuk Mahkemesince davada yapılması gerekenin açıkça iptali istenen yenileme kadastro çalışmasının yasa ve yönetmeliklere uygun olup olmadığının tespiti olduğu, bu durumda süresi içerisinde açılan dava nedeniyle ... Kadastro Mahkemesi görevli ve yetkili olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Kadastro mahkemesinin genel olarak görevi, 3402 sayılı Kanunun 25. maddesinde; zaman bakımından görev ve yetkisi ise aynı Kanunun 27. maddesinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemelere göre, kadastro mahkemeleri, dava konusu taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmesi halinde ve askı ilan tarihleri içerisinde açılacak davalarda görevlidir. Somut olayda, davacı vekili askı ilan süresi içerisinde yenileme (uygulama) kadastrosuna itiraz niteliğinde dava açtığına göre uyuşmazlığın ......