Ancak devam eden uyuşmazlıklar ile tanımlanmamış hukuki durumlara yeni yasa veya düzenleyici kural " derhal yürürlüğe girme" niteliği nedeniyle uygulanacak ve hukuki sonuçlarını doğuracaktır. Bu gibi durumlarda yasaların geriye yürümesi değil ani etkisi söz konusudur. Ne var ki, sosyal güvenlik hukukunun ilgi alanı kamusal olup, otoritesi kamu düzenini ilgilendirmektedir. Bu nedenle sosyal güvenlik hukuku ile ilgili yasalar yürürlüğe girdiği tarihten itibaren derhal hukuksal sonuçlarının doğurur....
Kamu hukuku içinde yer alan sosyal güvenlik hukuku, bir kamu hizmetinin yürütümünü düzenlediği için aynı zamanda “idare hukukunun da” bir parçasıdır. Özel hukukla bağını sınırlı olarak korumuştur. Kendi kamu hukukundan kaynaklanan yapısına uygun medeni ve borçlar hukuku ilkelerinden de yararlanmaktadır. Prim, sosyal sigortaların temeli olup;çeşitli sosyal risklere karşı bireylerin ekonomik açıdan güvenliğini karşılama amacıyla alınmaktadır. Sosyal risklerin gerçekleşmesi halinde sigortalıya yapılacak yardımların karşılığı olmak üzere, zorunlu olarak sigortalı adına ve hesabına Sosyal Güvenlik Kurumu'na ödenen işçi, işveren ve devlet katkısından oluşan parasal bir kaynaktır....
Sulama Birliği" işyeri ile ilgili iş kolu tespiti talebinde bulunduğunu, T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iş yerinin "enerji" iş koluna girdiğine hükmettiğini ve ... İş Sendikasının bakanlık kararının iptali için dava açtığını, yerel mahkemenin davayı kabul ettiğini, davanın temyizi üzerine Yargıtay 9.H.D.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı şirket vekili, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından hazırlanan teftiş raporunda... Üniversitesi Rektörlüğü ve Meslek Yüksek Okulu Müdürlüğü ile ... Tic. Ltd. Şti. arasında kurulan asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu yönünde tespit işlemi olduğunu, raporun eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeler neticesinde hazırlandığını belirterek Yalova Üniversitesi Rektörlüğü ve Meslek Yüksek Okulu Müdürlüğü ile ...Tic. Ltd. Şti. arasında kurulan asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Dosya kapsamına göre; SGK Başkanlığı, İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü, Pendik Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından, 23.07.2019 tarihli yazı ekinde, T.C kimlik numaralı T1 Türkiye'de 01/11/2004- 26/05/2008 tarihleri arasında İsteğe Bağlı Sigorta yatırdığını ancak belirtilen tarihler arasında 06/06/2018 tarih 5473201 sayı ile merkezlerine intikal eden hizmet belgesinde Almanya'da çalıştığının tespit edildiğini, Almanya ve Türkiye arasında imzalanan ikili Sosyal Güvenlik Antlaşması gereği yurtdışıdaki çalışmalarından dolayı ilgilinin Türkiye'deki isteğe bağlı hizmetlerinin iptali sonucunda aylığının durdurularak 01/06/2008 tarih itibari ile 121.279,65 TL yersiz ödeme borç kaydı oluşturulduğunu Ayrıca 8772212 sigorta sicil numarasıyla 01/11/2004- 26 05/2008 tarihleri arasında ödenmiş olan 5.796,60 TL tutarındaki İsteğe Bağlı Sigorta primlerinin 16/10/2018 tarihinde ilgiliye iade edildiğinin belirtildiği anlaşılmıştır. Birleşen dava dosyası ile ilgili olarak; İstanbul Anadolu 19....
E) Gerekçe: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 4 ve 60. maddeleri uyarınca tespite konu işyerinin hangi iş kolunda bulunduğunun belirlenmesi ve sonucuna göre işkolu tespit kararının iptal edilip, edilmeyeceği noktasında toplanmaktadır. Türk toplu iş hukukundaki normatif düzenlemelerde iş kolu kavramı önemli bir yer tutmaktadır. 2821 sayılı Sendikalar Kanununa göre, öncelikle işci ve işveren sendikaları işkolu esasına göre kurulmaktadır (m.3). İşkolunun belirlenmesi konusunda özel bir norm düzenlenmiştir (m.4). Anılan maddeye göre işkolu tespiti Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yapılan tespit ile ilgili kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasına müteakip bu tespite karşı ilgililer iş davalarına bakmakla görevli mahalli mahkemede onbeş gün içinde dava açabileceği belirtilmiştir. Belirtilen süre hak düşürücüdür....
Somut olayda asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaaya dayandığına dair tespit Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş müfettişi tarafından yapılmış olmakla, davanın anılan Bakanlık aleyhine açılması gerekirken, tespit ile ilgisi bulunmayan ...’ne husumet yöneltilmesi temsilcide hata olup, davacıya davasını Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına yöneltmek üzere süre verilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmesi gerekirken taraf sıfatı olmayan ... hakkında karar verilmesi hatalıdır. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, temyiz sebepleri itibariyle şimdilik sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 12/09/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Davacının hizmet alım ihalesinin 01/01/2012-31/08/2017 tarihleri arasında davalı iş ortaklıkları tarafından üstlenildiği, ihale şartnamesine göre, davalı yüklenicinin çalıştırdığı işçilerin iş hukukundan doğan her türlü işçilik hakları ile ilgili ücret ve tazminatlarından sorumlu olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmış olup, dava dışı işçinin, işin sona ermesi nedeniyle 10.982,57 TL kıdem tazminatı ile damga vergisi toplamı olan 11.066,57 TL'nin davacı tarafından 25/07/2017 tarihinde ödendiği, dava dışı işçinin SGK kayıtlarına göre hizmet alım sözleşmesi kapsamında davacı iş yerinde çalıştığı ve işine son verildiği ihtilafsızdır. Dava konusu olayda da davacı ile davalı arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi mevcut olup, davacı asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeriyle ilgili olarak İş Kanunu’ndan kaynaklanan yükümlülükler nedeniyle, alt işverenle birlikte müteselsilen sorumludur....
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışmaya devam edenler hakkında sosyal güvenlik destek primine tabi olma bakımından bu Kanunla yürürlükten kaldırılan ilgili kanun hükümlerinin uygulanmasına devam edilir....
Somut olayda iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. -/- -2- Yapılacak iş; davacıya iş kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca iş kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “iş kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca iş kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek iş kazası sigorta kolundan ölüm geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir....