Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLER ve GEREKÇE: Derdest dava ilamsız takibe itirazın iptali davasıdır. Bilindiği gibi itirazın iptali davaları yönünden özel bir dava şartı söz konusudur. Bir asliye mahkemesinin itirazın iptali davasına bakabilmesi için yargı çevresi içinde başlatılmış geçerli bir icra takibi bulunmalıdır. Eğer icra takibinde yetkiye itiraz edilmiş ve bu itiraz karara bağlanmadan itirazın iptali davası açılmışsa, davaya bakan mahkeme öncelikle yetki hususunu karara bağlamalı, takibin yetkili mahkemede açıldığı sonucuna varırsa esasa girmelidir. Eğer takip yetkisiz bir icra dairesinde açılmışsa, mahkemenin yargı çevresi içinde başlatılmış geçerli bir takipten söz edilemeyeceği için, yukarıda bahsedilen özel dava şartı gerçekleşmemiş olduğundan davanın bu nedenle ve usulden reddi gerekecektir. Somut olayda davalı-borçlu taraf hem icra dairesinin hem de mahkememizin yetkisine itiraz etmiştir. Öncelikle icra dairesinin yetkisi karara bağlanmalıdır....

    Mahkemece bozma ilamına uyularak; asıl dosya yönünden iptali istenen çekin katılan ...'un elinde olduğu ve davacının bu kişiye karşı menfi tespit ve istirdat davacı açması nedeniyle çek iptali davasının konusuz kaldığı gerekçesiyle çek iptali davasının reddine,birleşen 2007/230 esas sayılı dosya yönünden çekin bir ödeme vasıtası olup, haksız olarak davacının elinden çıktığının, HUMK 288 ve devamı maddeleri gereğince senetle ispat zorunlu bulunduğu, çek yaprağı üzerindeki ciroda imza ve yazının davacı "...'e" ait olduğu, davacının çekin haksız olarak elinden çıktığını kanıtlayamadığı gerekçesiyle menfi tespit ve istirdat davalarının reddine karar verilmiştir....

      İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir." 28/3/2023 tarihinde kabul edilip 05/04/2023 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ... nolu ... ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 31. maddesindeki " 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan “paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,” şeklinde değiştirilmiştir. " hüküm ile Türk Ticaret Kanununun " Dava şartı olarak arabuluculuk " başlıklı 5/A maddesinin 1. fıkrası " Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. " şeklinde değiştirilerek menfi tespit davalarından önce arabuluculuğa başvurulması dava şartı haline getirilmiş...

        Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır. Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/332 Esas, 2019/823 Karar sayılı ve 09/12/2019 tarihli kararı ile; " A)Ana dava dosyası yönünden "1- Davacının davasının KISMEN KABUL, KISMEN REDDİNE, a) Buna göre davacının 06/10/2015 tarihli M seri nolu 748522 sıra nolu 10.290,90 TL’lik fatura yönünden menfi tespit ve istirdat isteminin 2015/898 Esas sayılı dava dosyasında CLK Akdeniz T4 aleyhine açılan itirazın iptali ile karşı dava bulunması eldeki davada davalının T2 AŞ olması sebebi ile pasif husumet dava şartı yokluğu nedeni ile REDDİNE, b) Davacının 30/09/2015 tarihli M seri nolu 643999 sıra nolu 41.629,28 TL bedelli fatura yönünden talebinin 2015/898 Esas sayılı dava dosyasında CLK Akdeniz T4 aleyhine açılan itirazın iptali ile karşı dava bulunması eldeki davada davalının T2 AŞ olması sebebi ile pasif husumet dava şartı yokluğu nedeni ile REDDİNE, c) Davacının 02/10/2015 tarihli A seri 181560 sıra nolu 494.490,06 TL’lik fatura yönünden 106.875,90 TL yönünden menfi tespit isteminin KABULÜNE...

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/335 Esas KARAR NO : 2021/248 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 10/05/2019 KARAR TARİHİ : 16/03/2021 K.YAZIM TARİHİ : 07/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında 17.10.2016 tarihli ... ve ... numaralı 2 adet sözleşme yapıldığını, bu sözleşmelerin işin bedeli bölümünde yer alan; hazırlanan projenin kurum tarafından kabul edilmemesi durumunda alınan bedelin iade edileceğine dair olan maddeye dayanılarak fatura tanzim edildiğini, dava konusu alacağın bu faturadan kaynaklandığını, BA-BS formlarında ve mutabakat mektubunda bu hususun ispatı olduğunu, 23.600 TL tutarındaki alacağın tahsili amacıyla Bakırköy ... İcra Müdürlüğünün ......

            VEKİLİ : DAVA : İtirazın İptaliDAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizin ... Esas ... Karar sayılı 10/03/2020 tarihli ilamı istinaf incelemesi sonucunda Konya BAM . HD.'nin ... Esas ......

              Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır. Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır. Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır....

                Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden; davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi, davanın kabulü halinde borçlu da, alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenledir ki, mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek, borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır. Yasal dayanağını İİK'nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir. Davacı tarafça delil olarak; .... İcra Müdürlüğü'nün 2019/... Esas ve 2019/......

                  Az yukarıda da açıklandığı üzere itirazın iptali davasında, icra takibinden sonra, ancak itirazın iptali davası açılmadan önce yapılan ve ihtilafsız olan ödemeler yönünden davacı alacaklının itirazın iptalini talep etmesinde hukukî yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle itirazın iptali davası açılmadan önce ödenen asıl alacak miktarı yönünden davacının dava açmasında hukukî yararı bulunmadığından, asıl alacak miktarı yönünden itirazın iptali isteminin reddi gerekir. 25....

                    UYAP Entegrasyonu