Dava konusu davalı şirket olağanüstü genel kurul toplantı tutanağından da açıkça anlaşılacağı üzere davacı şirket sermaye artırımı için davacı vekilince olumsuz oy kullanılması sonucu sermaye artırımına ilişkin karar nisabına ulaşılamamış, sermaye artırımı konusunda herhangi bir karar alınmamıştır. Hal böyle olunca mahkemece davalı şirketin dava konusu olağanüstü genel kurul toplantısında davacı vekilinin olumsuz oy kullanması sonucu sermaye artırımına ilişkin karar nisabına ulaşılamadığı, davacının işbu davayı açmakta hukuki bir yararının bulunmadığı, hukuki yararın dava şartı olduğu gözetilerek yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Öte yandan davacı yanın sermaye artırımına ilişkin olumsuz oy kullandığı, olumsuz oyuna ilişkin gerekçenin de tutanağa şerh edildiği görülmüştür. Dava konusu davalı şirket olağanüstü genel kurul tutanağının 6. paragrafı karşısında davacının tutanakta imzasının bulunmaması mümkündür....
Dava konusu davalı şirket olağanüstü genel kurul toplantı tutanağından da açıkça anlaşılacağı üzere davacı şirket sermaye artırımı için davacı vekilince olumsuz oy kullanılması sonucu sermaye artırımına ilişkin karar nisabına ulaşılamamış, sermaye artırımı konusunda herhangi bir karar alınmamıştır. Hal böyle olunca mahkemece davalı şirketin dava konusu olağanüstü genel kurul toplantısında davacı vekilinin olumsuz oy kullanması sonucu sermaye artırımına ilişkin karar nisabına ulaşılamadığı, davacının işbu davayı açmakta hukuki bir yararının bulunmadığı, hukuki yararın dava şartı olduğu gözetilerek yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Öte yandan davacı yanın sermaye artırımına ilişkin olumsuz oy kullandığı, olumsuz oyuna ilişkin gerekçenin de tutanağa şerh edildiği görülmüştür. Dava konusu davalı şirket olağanüstü genel kurul tutanağının 6. paragrafı karşısında davacının tutanakta imzasının bulunmaması mümkündür....
artırımı yapılmasının gerekli olabileceği, davalı şirketin esas sermaye usulüne tabi olduğu, esas sermaye sisteminde TTK ya göre üst limit kısıtlaması olmadığı, TTK 462....
ın askerlik hizmetini yapmakta iken, 08/06/1992 tarihinde Siirt ili, Eruh ilçesi, Tünekpınar bölgesinde bulunan karakola terör örgütünce gerçekleştirilen saldırıda terör örgütü üyelerince kaçırılarak kaybolduğundan ve hakkında gaiplik kararı verildiğinden bahisle uğradıkları iddia edilen zararlarına karşılık davacı eş … için 5.000,00 TL (miktar artırımı ile 139.458,03 TL) maddi, 30.000,00 TL manevi, çocuk … için 5.000,00 TL (miktar artırımı ile 8.405,75 TL) maddi, 20.000,00 TL manevi, diğer davacı çocuklar … ve … için ayrı ayrı 5.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi, anne … için 5.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir....
. … İSTEMLERİN_KONUSU : Davacılar tarafından; yakınları …'ın 06/09/2005 tarihinde, Siirt il merkezinde, güvenlik güçlerince açılan ateş sonucu yaşamını yitirdiğinden bahisle, olayda davalı idarenin hizmet kusurunun bulunduğu ileri sürülerek uğradıkları iddia edilen zararlarına karşılık müteveffanın eşi … için 50.000,00 TL (miktar artırımı ile 110.356,55 TL) maddi, 50.000,00 TL (miktar artırımı ile 100.00,00 TL) manevi, annesi … için 10.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi, çocuğu … için 20.000,00 TL (miktar artırımı ile 25.306,40 TL) maddi, diğer davacılar olan çocukları için ayrı ayrı 20.000,00 TL maddi ve tüm çocuklar için ayrı ayrı 20.000,00 TL (miktar artırımı ile ayrı ayrı 25.000,00 TL) manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda; … İdare Mahkemesince, Danıştay Onuncu Dairesinin 22/02/2018 tarih ve E:2016/3082, K:2018/862 sayılı, temyize konu kararın maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen...
Anılan Kanun'a dayanılarak yayımlanan 1 Seri Numaralı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması Hakkında 6111 Sayılı Kanun Genel Tebliğin "vı- Matrah Ve Vergi Artırımına İlişkin Hükümler" başlığı altında düzenlenen "f- Matrah Ve Vergi Artırımına İlişkin Ortak Hükümler" alt başlığında, 1 numaralı Matrah ve Vergi Artırımı ile Matrah Beyanı Dolayısıyla Hesaplanan Vergilerin Ödenmesi ve 6 numaralı Diğer Hususlar Bölüm başlıklarında, matrah ve vergi artırımı sonucu ödenmesi gereken taksitlerin süresi içinde ödenmemesinin matrah artırım hükümlerinin ihlali anlamına gelmeyeceği ve 19. maddenin 1. fıkrasının (a) bendinin uygulanmayacağına yönelik düzenlemeye yer verilmiştir....
Anılan Kanun'a dayanılarak yayımlanan 1 Seri Numaralı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması Hakkında 6111 Sayılı Kanun Genel Tebliğin "vı- Matrah Ve Vergi Artırımına İlişkin Hükümler" başlığı altında düzenlenen "f- Matrah Ve Vergi Artırımına İlişkin Ortak Hükümler" alt başlığında, 1 numaralı Matrah ve Vergi Artırımı ile Matrah Beyanı Dolayısıyla Hesaplanan Vergilerin Ödenmesi ve 6 numaralı Diğer Hususlar Bölüm başlıklarında, matrah ve vergi artırımı sonucu ödenmesi gereken taksitlerin süresi içinde ödenmemesinin matrah artırım hükümlerinin ihlali anlamına gelmeyeceği ve 19. maddenin 1. fıkrasının (a) bendinin uygulanmayacağına yönelik düzenlemeye yer verilmiştir....
kesilen cezaların davacıya tebliğ edilerek bunların dava konusu edildiğinin anlaşıldığı olayda, davacının sahte belge düzenlediğinin tespit edilememesi üzerine 7143 sayılı Yasa'nın 5. maddesinin 9. fıkrasında kendisine matrah artırımı başvurusu hakkının tanınması ve bu hakkın kullanılmaması halinde işlem yapılması gerektiği halde, davalı idarenin 14/05/2019 tarihli yazısına istinaden davacı tarafından matrah artırımı talebinin yenilendiği dikkate alındığında, dava konusu cezalı tarhiyatların ilgili olduğu 2017 yılına ilişkin olarak, raporun davacıya tebliği tarihinden itibaren bir aylık yasal süre içinde katma değer vergisi matrah artırımında bulunulması beklenilmeksizin yapılan tarhiyatta ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu vergi ve cezalar kaldırılmıştır....
vergi ve kesilen cezaların davacıya tebliğ edilerek bunların dava konusu edildiğinin anlaşıldığı olayda, davacının sahte belge düzenlediğinin tespit edilememesi üzerine 7143 sayılı Yasa'nın 5. maddesinin 9. fıkrasında kendisine matrah artırımı başvurusu hakkının tanınması ve bu hakkın kullanılmaması halinde işlem yapılması gerektiği halde, davalı idarenin 14/05/2019 tarihli yazısına istinaden davacı tarafından matrah artırımı talebinin yenilendiği dikkate alındığında, dava konusu cezalı tarhiyatların ilgili olduğu 2016 yılına ilişkin olarak, raporun davacıya tebliği tarihinden itibaren bir aylık yasal süre içinde katma değer vergisi matrah artırımında bulunulması beklenilmeksizin yapılan tarhiyatta ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu vergi ve cezalar kaldırılmıştır....
Davacı tarafından temyiz dilekçesinde, miktar artırımı hakkının hatırlatılmadığı ileri sürülmekte ise de, 14/05/2019 tarihinde Mahkeme kayıtlarına giren Bilirkişi Raporu'na davacı tarafından itirazda bulunulması üzerine hazırlanan Ek Bilirkişi Raporu'nun davacıya 02/03/2020 tarihinde tebliğ edildiği ve Mahkemece 27/03/2020 tarihinde karar verildiği dikkate alındığında, davacı tarafından söz konusu bilirkişi raporuna herhangi bir şekilde itiraz edilmediği gibi miktar artırımı başvurusu yapmak için yeterli süre bulunmasına rağmen bu hakkını kullanmadığı anlaşılmakta olup; aktarılan mevzuat kapsamında mahkemelere, miktar artırımı hakkının davacılara hatırlatılması yönünde herhangi bir yükümlülük getirilmediği, söz konusu hakkın kullanımının sağlanması açısından bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edilmesinin yeterli olduğu sonucuna varıldığından, davacının anılan iddiasına itibar edilmemiştir. KARAR SONUCU : Açıklanan nedenlerle; 1....