Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın, ayrıldığı bayan arkadaşı olan müştekiye ait ikamete zorla girerek müştekiyi bıçakla tehdit edip alıkoyduğu, görevliler geldikten sonra serbest bıraktığının anlaşılması karşısında, mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki mahkumiyet yerine beraat kararı verilmesi gerektiğine ve TCK.nın 110. maddesindeki etkin pişmanlık hükümlerine ilişkin bozma isteyen düşüncelere iştirak edilmemiş, sanığın eylemini cinsel saikle gerçekleştirmesi karşısında, TCK.nın 109/5. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, temel ceza tayin edildikten sonra TCK.nın 109/3-a maddesi uyarınca ceza arttırımı yapıldığı sırada uygulama yeri bulunmayan aynı Yasanın 109/3-b maddesinin gösterilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak görülmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafaka Arttırımı Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 02.06.2020 gün ve 2020/1644-2020/2506 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir, Mahkemece hükmedilen nafakalara ilişkin hüküm karar tarihindeki kesinlik sınırını aşmayıp, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme sınırı altında kaldığından kesindir...

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Yoksulluk nafakası yönünden; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde yoksulluk nafakası yönünden bir isabetsizlik görülmeyerek davacı vekilinin bu yöndeki temyiz itirazlarının reddi gerekir.İştirak nafakası yönünden ise; davacı vekilinin iştirak nafakasının arttırılması yönündeki temyiz talebinin kabulü ile mahkemece nafakanın her yıl TEFE oranında arttırıldığı için davacının iştirak nafakasının arttırımı talebinin yazılı gerekçe ile reddedilmesi uygun görülmeyip, iştirak nafakasının mahkeme tarafından tespiti ve hüküm altına alınması gerekli olup, hüküm bu yönü ile bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel mahkemece sanıklar hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü: Sanıkların, eylemi birlikte işlediklerinin anlaşılması karşısında haklarında TCK’nun 119/1-c maddesi uyarınca ceza arttırımı yapılmaması suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, Anayasa Mahkemesinin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK'nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceği mümkün görülmüştür....

          Ancak; Sanığın infaz koruma memurlarına yönelik gerçekleştirdiği hakaret eyleminde, infaz koruma memurları mahkeme salonunda ifa ettikleri görev nedeniyle değil, yaralama suçunun mağduru sıfatıyla bulunduklarından sanığın eylemi TCK'nın 125/1 kapsamındaki hakaret suçunu oluşturduğu halde, mahkemece hatalı nitelendirilme ile kamu görevlilerine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olarak kabul edilmesi, Kabule göre de; Aleniyet arttırımı yapılırken uygulanan kanun maddesinin TCK'nın 125/4 yerine, TCK'nın 12/4 olarak yanlış gösterilmesi, Kanuna aykırı, sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görülmekle tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

            Mahkemece, aradan geçen zaman içerisinde şirketin, borçlarını büyük oranda ödediği, kamu borcu bulunmadığı, sermaye arttırımı yapıldığı gerekçesiyle, iflas ertelemenin ........2011 tarihinden itibaren .... kez ... yıl süre ile uzatılmasına karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve temyiz edenin sıfatına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ........2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali HÜKÜMLER : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan belirlenen 6 ay hapis cezasının aynı yasanın 119/1-c maddesi ile arttırımı sırasında, cezanın 12 ay yerine aleyhe olacak şekilde 1 yıl olarak belirlenmesi, TCK'nın 62. maddesinin uygulanıp sonuç cezanın 10 ay olarak belirlenmesi nedeniyle sonuca etkili olmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır. 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür....

                Sanıklar hakkında TCK'nın 116/1. maddesi gereğince, konut dokunulmazlığının ihlali suçundan aynı yasanın 119/1-c maddesi ile arttırımı sırasında, cezanın 12 ay yerine aleyhe olacak şekilde 1 yıl olarak belirlenmesi, TCK'nın 62.maddesinin uygulanıp sonuç cezanın 10 ay olarak belirlenmesi nedeniyle sonuca etkili olmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanıklar ... ve ...'nın temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle eleştiri dışında usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 09/10/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 sayılı Kanuna muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Sanığın otobüste yolcu olarak bulunduğu, yol kontrolünde yapılan aramada çantasında 47 karton bandrolsüz kaçak sigara yakalanması nedeniyle kurulan hükümde teşdit gerekçesinin "..suçun önem ve değeri, işleniş biçimi, ele geçen sigaraların miktarı" olarak belirlendiği, anılan kanunun cezanın alt sınırı 2 yıl üst sınırı 5 yıl hapis cezası olduğu dikkate alındığında sanığın kusurunun ağırlığının, dış dünyaya yansıyan hangi hareketine göre belirlendiğinin belirtilmediği, suçun işleniş şekil ve özelliklerinden arttırımı gerektiren halinin neler olduğu açıklanmadan, yasada yazılı ibarelerin tekrar edilerek cezanın orantılılık ilkesiyle bağdaşmadığı gözetilmeden yetersiz gerekçe ile teşdit uygulaması...

                    "İçtihat Metni"Davacı ... ile davalı ... aralarındaki iştirak ve yoksulluk nafakası arttırımı davasına dair ... 4.Aile Mahkemesinden verilen 28/01/2016 günlü ve 2015/751 Esas-2016/74 Karar sayılı hükmün Bozulması hakkında dairece verilen 21/06/2016 günlü ve 2016/5466 Esas-2016/9666 Karar sayılı ilama karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 440.maddesinde öngörülen karar düzeltme sınırı 01.01.2016 tarihinden itibaren 13.390 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3–169 E-235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu