Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

T9 bana burada inşaat yapacağını ve iki daire vereceğini teklif etti, ancak inşaatı yapmayınca bende uzun süre bekledim ve sattım" şeklinde beyanda bulunduğunu, arsa sahibi ile müteahhit, düzenledikleri arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini tapuya şerh ettirebileceklerini, Medenî Kanunun 1009 uncu maddesine göre, “arsa payı karşılığı inşaat… tapu kütüğüne şerh edilebilir” denildiğini, şerh ile birlikte şerh edilen alacak hakkı taşınmaz üzerinde sonradan hak sahibi olan kişilere karşı da ileri sürülebilir hâle gelineceğini, bu bakımdan, arsa sahibi ile müteahhit arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tapuya şerh edilmesi ve sonradan arsa sahibinin, arsanın mülkiyetini üçüncü bir kişiye devretmesi durumunda, müteahhidin bağımsız bölümlerin devrini isteme hakkını üçüncü kişiye karşı ileri sürebileceği ifade edilebileceğini, somut olayda ise tüm bu devir işlemleri sırasında taşınmaz üzerinde Kat Karşılığı İnşaat Sözleşme yapıldığına dair bir şerh bulunmadığını, iyi niyetli üçüncü...

Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi uyarınca arsa sahibince devri taahhüt edilen arsa payının para ile değerlendirilmesi mümkün bir malvarlığı hakkı niteliğinde olduğu da belirgindir. Somut olayda, arsa sahibi tarafından açılan davada, yüklenici olan davalının sözleşmenin yerine getirilmesi için işe hiç başlamadığı belirtilerek 14.04.2004 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine karar verilmesi istenmiş, mahkemece de sözleşmenin feshine karar verilmiştir. Bu durumda kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi halinde, sözleşmenin az yukarıda açıklanan niteliği ve özelliği dikkate alınarak hüküm altına alınacak harç ve vekâlet ücretinin sözleşme gereği davalı yükleniciye devredilmesi taahhüt edilen arsanın dava tarihi itibariyle belirlenecek rayiç bedeli üzerinden hesaplanması gerekir. O halde, mahkemece yapılacak inşaatın toplam alanının dava tarihindeki yapı yaklaşık birim fiyatı ile çarpımı sonucu bulunan bedel üzerinden harç ve vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır....

    Hukuk Dairesi'nin 28.11.2013 tarih ve 1732 E., 6336 K. sayılı ilamıyla, davada, dayanak alınan Mudanya Noterliği’nce doğrudan düzenlenen 30.07.2007 tarihli ve 08384 yevmiye numaralı “satış vaadi” sözleşmesinin dava dışı ile davacı arasında yapıldığı, davalı kooperatif ile arsa sahipleri arasında yapılan 14.10.1998 tarihli ve 11449 yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, davalı kooperatifin yüklenici sıfatıyla, İlçesi sınırları içerisinde ve mevkiinde bulunan pafta 24 ada 3 ve 1 parsel numaralı olarak tapuya tescilli taşınmaza sözleşmedeki koşullarla inşaat yapımını yüklendiği, davalı yüklenici tarafından yapımı yüklenilen inşaatın A bloğundaki 4. kat 9 numaralı dairenin satış vaadi sözleşmesinin konusu olduğu, sözü edilen satış vaadi sözleşmesinin kapsamı incelendiğinde; arsa sahibi tarafından, yüklenici kooperatife karşı ileri sürebileceği şahsi haklarının temlik olunduğuna ilişkin bir kayıt bulunmadığı, yanlar arasında ise, satış vaadi sözleşmesinin...

      Noterliği'nin 15568 yevmiye ve 25.08.2016 tarihli düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davalı müvekkil ile yine davacı müvekkili T3 ın Sakarya 6....

      Diğer taraftan,arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, arsa sahibinin edimi, inşaat yapımına uygun olarak arsayı teslim etmek, yüklenicinin edimi ise sözleşmede kararlaştırılan şekilde inşaatı yaparak bağımsız bölümleri arsa sahibine teslim etmekten ibarettir....

      Düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenici yapımını üstlendiği eseri sözleşmeye, fen ve sanat kurallarına ve amaca uygun olarak imâl edip arsa malikine teslim etmekle arsa maliki de sözleşme uyarınca kararlaştırılan payın tapuda devrini yapmakla mükelleftirler. Bu durumda bir tarafta inşaat yapım işi diğer yanda tapuda resmi devir temlik işlemi bulunmaktadır. Anılan bu özelliği itibariyle bir karma akit sözkonusu olmaktadır. Dava konusu somut olayda İstanbul ili, Kağıthane ilçesi tapunun ada no:4785 parsel no 7’de kayıtlı 94 m2 tutarındaki taşınmaz arsanın 78/94 hissesi davacı ... ’a geri kalan 16/94 payı Kağıthane Belediyesi’ne aittir. Taraflar arasında Beyoğlu 43. Noterliği’nde 13.09.2006 tarih ve 26591 sayılı Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi düzenlenmiştir....

        Mahkemece, sözleşmenin feshi istemi yönünden taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 1. maddesinde inşaatın tamamı için bitim tarihinin kararlaştırılmış olduğu gözetilerek tüm inşaat seviyesinin belirlenmesi gerekirken, sadece arsa maliklerine ait villaların seviyesinin değerlendirilmesi doğru olmamış ise de dosya kapsamından yükleniciye ait villalara hiç başlanılmadığı anlaşılmış olup aksi yönde bir savunma ve temyiz nedeni de ileri sürülmediğinden bu yanlışlık sonuca etkili görülmemiş ve bozma nedeni yapılmamıştır. Bu açıklamalara ve dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekili ile davalı temsilcilerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

          ın davacı arsa sahibinden avans niteliğinde temlik ettiği pay kaydının edinme sebebi hukuksal dayanaktan yoksun kaldığından, davalı ... adına kayıtlı payın tapusunun iptali ve tescili ile bu davalı yönünden el atmanın önlenmesine, davalılar ..., ... ve ...’ın paylarını satın aldıklarında inşaatın tamamlandığı ve bu davalıların ikinci ve üçüncü el oldukları , TMK.1023.md.si uyarınca tapu kütüğünde tescile iyiniyetle dayanan davalıların bu kazanımlarının yasa gereği korunması gerektiği gerekçesiyle bu davalılar hakkında açılan davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi, tapu iptali tescil ve el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahipleri tarafından tapuda yükleniciye devredilen arsa payları, sözleşme konusu inşaatın yapılabilmesi için yüklenicinin inşaata finans sağlaması amacıyla verilen avans niteliğindedir....

            DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında 09.10.2014 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, yapı ruhsatı alma yükümlülüğü davalı yüklenicilere ait olmasına rağmen makul sürede yapı ruhsatı alınmadığını, belediyeye sundukları projenin Zeytinlik alanlarıyla ilgili mevzuata aykırı olması nedeniyle kabul edilmediğini, bu nedenle davalı tarafa bir ihtarname gönderilerek sözleşmeyle bağlı kalınmayacağının bildirildiğini, davalıların ihtara rağmen kötüniyetli olarak sözleşmeyi tapuya şerh ettirdiklerini ileri sürerek, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshini, taşınmaza yönelik elatmanın önlenmesini, tapudaki sözleşme şerhinin terkinini ve 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. II....

              Taraflar arasında düzenlenen 29.06.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin içeriği ve imzalar çekişmeli değildir. Bu sözleşmeyle davalı, arsa payı devri karşılığı davacının maliki olduğu arsa üzerine bir bina yapım işini üstlenmiştir. Kuşkusuz, bir binanın meydana getirilerek teslim edilmesi için eserin tamamlanması, dolayısıyla da eserde eksik bırakıldığı tüm dosya kapsamıyla sabit olan fayans işlerinde yapılmış olması gereklidir. Aslında davacının davadaki istemi, Borçlar Kanununun 97.maddesine dayanılarak davalı namına yaptırdığı işler sebebiyle ödediği bir miktar paranın rücuen tahsilidir. Her ne kadar bu ilişki, davacı tarafından kefalet ilişkisi olarak nitelendirilmiş ise de, 6100 sayılı HMK’nun 30. maddesi gereğince bu nitelendirme Türk Hukukunu resen uygulamakla görevli hakimi bağlamaz. Çünkü, olaya uygulanacak yasa kurallarını bulup uygulamak taraflara değil hakime ait bir görevdir....

                UYAP Entegrasyonu