Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin haklı nedenle feshi halinde menfi zararın, sözleşmenin yapıldığı tarihte sözleşme yapılan diğer başka bir yüklenici ile davaya konu arsalar üzerinde ne miktarda daire veya arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi yapılabileceği belirlenerek bu miktar ile sözleşmenin feshinden sonra makul süre içerisinde başka bir yüklenici ile imzalanacak sözleşmeye göre arsa sahibine-alacaklıya verilecek arsa payı veya bağımsız bölümler arasındaki fark olarak verilecek bağımsız bölümler veya arsa payının dava tarihi itibariyle piyasa rayiçlerine göre değeri olacaktır. Zararın bu şekilde bilirkişilerce saptanması ve hesaplanması mümkündür (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 09.01.2019 gün, 2018/2848 Esas 2019/88 Karar sayılı ilamı ve benzer kararları)....
- KARAR - Davacı arsa sahibi vekili, müvekkilinin hissedarı olduğu arsa üzerinde inşaat yapılmak üzere davalı yüklenici ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenerek sözleşmenin tapuya şerh edildiğini, taşınmazın müvekkilinden başka hissedarlarının da bulunduğunu, 2009 yılından bu güne kadar davalının taşınmazdaki tüm hissedarlar ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdedemediğinden sözleşmenin uygulanabilir niteliği kalmadığını, sözleşmenin geçerli olabilmesi için TMK'nın 692. maddesi gereğince tüm hissedarlarla sözleşme yapılmasının şart olduğunu ileri sürerek, taraflar arasında düzenlenen İzmir 18. Noterliği'nin 04.11.2009 tarih ve 22529 yevmiye no'lu arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespiti (feshi) ile, tapu kaydındaki 05.11.2010 tarih ve 4510 yevmiye no'lu şerhin terkinine karar verilmesini talep etmiştir....
Ancak kanunun sistematiği nazara alındığında kanunda zikredilen eser sözleşmelerinden kastın; ticari ve mesleki olmayan amaçlarla, salt kişisel ihtiyaçları için kullanma ve tüketme amacıyla gerçek ve tüzel kişi ile . tüketici arasında yapılan eser sözleşmeleri olduğu anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı Mülga Borçlar Kanunu'nun 355 vd. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 470 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanunu'nun .../k. maddesindeki tüketici tanımına uymadığı açıktır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanun'da tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....
Mahkemece, aynı taşınmaza ilişkin olarak açılan 2004/393 E. sayılı davada inşaatın %80 seviyesinde olduğunun belirlendiği ve belirlenen bu oranın katlanılabilir bir oran olmadığı gerekçesi ile dava reddine karar verilmiş ise de mahkemece yapılan keşif ve görüşüne başvurulan bilirkişi raporuna göre, o davanın yargılamalarından sonra inşaata devam edildiği ve ortak kullanım alanlarının % 98.80 seviyesine getirildiği anlaşıldığından mahkemenin ayın isteğinin reddi gerekçesi doğru değildir. Ne var ki; dosya kapsamından, yüklenici tarafından arsa sahiplerine karşı tapu iptali ve tescil istemiyle 2008/ 36 E. sayılı davanın açıldığı, arsa sahipleri tarafından da yüklenici aleyhine 30.06.1995 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi, müspet ve menfi zararın tazmini istemiyle dava açıldığı ve bu davaların halen derdest olduğu anlaşılmaktadır....
Sözleşmenin geçerli olarak kurulduğu ve davaya fesih davası olarak devam edildiği takdirde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin arsa sahipleri tarafından haklı olarak feshedildiğinin kabul edilmesi halinde arsa sahibi davacı menfi ve müspet zarar talep edebilecektir. Sözleşmenin geçersizliğinin tespiti halinde ise taraflar karşılıklı olarak verdiklerini geri alacaklarından davacı arsa sahibi sadece yüklenicinin mal varlığında artı değer sağlayan bir işlemi varsa bu işlemin bedelini talep edebileceği her iki inceleme neticesinde verilen kararların mahkememiz dosyası açısından beklenmesinin usul ekonomisi ve adil yargılanma ilkesi gereğince faydasız olacaktır....
Hukuk Dairesinin 05.03.2019 tarihli, 2016/2880 Esas ve 2019/837 Karar sayılı ilamı ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin iki ayrı parsel hakkında düzenlendiği, sözleşmenin feshi talep edilmiş olmakla verilecek fesih kararının diğer parsel sahiplerinin haklarını da etkileyeceği gerekçesiyle dava dışı diğer arsa sahibinin davaya dahil edilmesi için hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
Noterliği'nin 14962 yevmiye nolu 08.05.2018 tarihli sözleşmesi ile yeni bir düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş olduğunun anlaşıldığını, ikinci kez noterde düzenlenen sözleşme ile tarafların iradesinin dava konusu ilk adi yazılı şekilde düzenledikleri kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi yönünde birleştiğinin kabulü gerekeceği için dava konusu sözleşmenin hüküm ifade etmemesi konusunda tarafların anlaştıklarının görüldüğünü, bu nedenle davacı arsa payı sahibinin dava konusu ilk adi yazılı şekilde yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshini talep etmesini gerektirecek hukuki bir neden bulunmadığını, davacı tarafın sözleşmenin zamanında ifa edilmemesinden kaynaklanan mahrum kalınan kar ile zararların tazminini talep ettiğini, tarafların ikinci kez noterde kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlemeleri nedeni ile iradelerinin dava konusu ilk adi yazılı şekilde düzenledikleri kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi yönünde...
Öte yandan, tüm arsa maliklerince imzalanan ve bu şekilde geçerlilik kazanan böyle bir sözleşmenin feshi ya da iptali davası "olağanüstü tasarruf" niteliğinde olduğundan, TMK'nın 692. maddesi uyarınca, davanın sözleşmenin tarafı olan tüm arsa sahiplerince ve sonradan el değiştirmişse tüm tapu paydaşlarınca açılması veya tüm paydaşların davacı ve davalı safında bulunması, davacı ve davalılar dışında kalan diğer paydaşlar varsa bu kişi yada kişilerin zorunlu dava arkadaşı sıfatı bulunduğu dikkate alınarak, HMK'nın 59. ve 60. madde hükümleri de gözetilerek, davacı tarafa bu kişileri davaya dahil etmesi için süre verilmesi gerekir. Somut olayda, davacı tarafından feshi talep edilen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini davacı dışında dört arsa sahibinin daha imzaladığı, ancak sadece davacı arsa sahibi tarafından açıldığı anlaşılmıştır....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ya da iptali davası "olağanüstü tasarruf" niteliğinde olduğundan, TMK'nın 692. maddesi uyarınca, davanın sözleşmenin tarafı olan tüm arsa sahiplerine ve sonradan el değiştirmişse tüm tapu paydaşlarına karşı açılması veya tüm paydaşların davacı ve davalı safında bulunması, davacı ve davalılar dışında kalan diğer paydaşlar varsa bu kişi yada kişilerin zorunlu dava arkadaşı sıfatı bulunduğu dikkate alınarak, HMK'nın 59. ve 60. madde hükümleri de gözetilerek, davacı tarafa bu kişileri davaya dahil etmesi için süre verilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu, davalı arsa sahibinin sözleşmeye aykırı davrandığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile davacının yaptığı masrafların tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davacı tarafın tacir olduğu, taraflar arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesinin, davacının ticari işletmesiyle ilgili olup, ticari iş olduğu ve ...icaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir....