Bu durumda mahkemece, davacı taraftan diğer arsa maliklerinin imzaladığı arsa payı karşılığı inşaat sözleşme örnekleri istenilerek sözleşmenin tüm arsa malikleri tarafından imzalanıp geçerli hale geldiğinin tespiti halinde diğer arsa maliklerinin davaya katılmaları sağlanarak fesih talebinin değerlendirilmesi, sözleşmenin tüm arsa malikleri tarafından imzalanmamış olduğunun tespiti halinde ise davacı sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitini isteyebileceğinden bu hususun değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 23.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davaya konu 22.07.2013 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu tüm taşınmazların sözleşme tarihi itibariyle maliklerini gösterir tedavüllü tapu kaydı getirtilerek, davalı yüklenici ile sözleşme tarihinde paydaş olup, davada taraf olmayan dava dışı paydaşlar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanıp imzalanmadığı ya da inşaat sözleşmesi imzalanmayan paydaşların feshi istenen inşaat sözleşmelerine onayları olup olmadığı araştırılmalı, diğer paydaşlarla sözleşme ya da sözleşmeler imzalanmadığı ya da dava konusu sözleşmelere onayları bulunmadığının tespiti halinde ise, inşaat sözleşmelerinin geçersizliğinin tespitine karar verilmekle yetinilmelidir....
Şti. vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Asıl davada davalı ... vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil, birleşen dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili fesih istemine ilişkindir. TBK'nın 470. vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinin bir türü olan “arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi” satış vaadini (arsa payının devrini) de içerdiğinden, tek taraflı irade beyanı ile feshi mümkün değildir. Dairemizin kararlılık gösteren içtihatlarında bu tip sözleşmelerin tarafların fesih iradelerinin birleşmesi halinde ya da haklı sebeplerin bulunması durumunda mahkemenin vereceği fesih kararı ile sona ereceği kabul edilmektedir. Sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra da tarafların sözleşmenin yükümlerinden kurtulmaları, başka bir anlatımla, sözleşme ilişkisinin tasfiyesi gerekir....
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmaz ise rayiç hisse bedelinin tahsili, mümkün olmaz ise eksik iş bedelinin ve gecikme tazminatının tahsili istemine ilişkindir. HMK'nın 111. maddesinde belirlendiği gibi, davacı bir davada birden fazla isteği aslilik ve ferilik ilişkisi içinde bir davalıdan talep edebilir. Hakim asli talebi reddetmeden feri talep hakkında karar veremez. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin tek taraflı irade beyanı ile feshi mümkün değildir. Bu tür sözleşmelerin feshi ya taraf iradelerinin birleşmesi ya da mahkeme kararı ile mümkündür. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca devredilen tapu kayıtlarının iadesinin talep edilmesi sözleşmenin feshi gerçekleşmeden mümkün olamayacağı için tapu iptalinin talep edilmesi halinde sözleşmenin feshininde bu talep içinde olduğunun kabulü gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı yüklenici arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre, müvekkiline verilecek olan villanın sözleşmede kararlaştırılan sürede teslim edilmediğini ve villada eksik imalatların bulunduğunu ileri sürerek, eksik imalat bedeli 13.900,00 TL, cezai şart bedeli 33.800,00 TL olmak üzere toplam 47.700,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Mahkemece, davanın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı edimin ifası ve müspet zarar (kira bedeli) alacağı davası olduğu, 6102 sayılı TTK' nın 4. maddesinde ticari davaların sayıldığı, buna göre her iki tarafın tacir olması halinde davanın konusuna bakılmaksızın nispi ticari dava olacağı, davacılar tacir olmadığından davanın nispi ticari dava olmayacağı, yine uyuşmazlığın TTK m. 4’te sayılan hususlardan kaynaklanması halinde de davanın mutlak ticari dava olacağı, ancak arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin TBK m. 470 vd. maddelerde düzenlenen eser sözleşmesinin özel bir türü olduğu, uyuşmazlık konusu TTK’da düzenlenen hususlara ilişkin olmadığı, davacıların tacir olmadığı ve uyuşmazlık konusuna Asliye Ticaret Mahkemelerinde bakılacağına dair yasal düzenleme de bulunmadığı bu sebeple ticari dava niteliğinde olmadığı, bu sebeple görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğu gerekçesiyle, davanın HMK'nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden...
Ayrıca, ... ve Necla ... da arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini imzalayan diğer davacılarla birlikte dava açmışlardır. Belirtilen bu hususlar, ... ve ...'in imzalarının bulunmadığı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine onay verdiklerini göstermektedir. Davacıların müşterek paydaş olmaları durumunda Türk Medeni Kanunu'nun 692. maddesi uyarınca paydaşların; el birliği mülkiyeti halinde de aynı Kanun'un 702. maddesi gereğince, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yapılmasında ortakların iradeleri birleşmiş olduğu gibi, olağanüstü tasarruflardan sayılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi davasında da “oy birliği” sağlanmış olmaktadır. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 75 ve 76. maddeleri hükümleri ve 04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince, maddi olayları açıklamak taraflara, hukuki niteleme ise hakime ait bir görevdir. Davada yüklenici ...'...
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat yapmakta olduğu veya arsa sahibinin aynı zamanda yüklenici sıfatıyla hareket ederek (yapsatçı konumunda) inşa etmekte olduğu binalardan bağımsız bölüm satın alınması halinde Borçlar Kanununun 163. maddesi (TBK m. 184) gereğince üçüncü kişiye yapılacak temlikin yazılı olması yeterlidir. Bu tür davalarda mahkemece, öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki iskan koşulu (oturma izni) v.s. diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur. Bunun için de davaya konu temlik işleminin geçerli olup olmadığı, arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklenicinin borçlarının neler olduğunun sözleşme hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir....
-K A R A R- Davacılar vekili, davalı arsa sahibi S.S. E, Konut Yapı Kooperatifi ile yüklenici olan müvekkili D, Orm. Ürün. Tic. Paz. Ltd. Şti. arasında 24.06.1998 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, yüklenici ile diğer müvekkili S.S. M,Konut Yapı Kooperatifi arasında 01.07.1998 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, S.S. M, Konut Yapı Kooperatifi'nin D, Orm. Ür. Tic. Paz. Ltd. Şti.'ne ihtarname çekerek arsanın kooperatife verilmesini istediğini, aynı mahiyette S.S....