WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı arsa sahibi, davasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenici temerrüdü nedeniyle geriye etkili feshine ve taşınmaz hissesinin tapusunun iptali ile adına tescilini talep etmiştir. Dava dilekçesinde dava değeri 10.000,00 TL gösterilmiş ve 170,80 TL nispi harç yatırılmıştır. Taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde sözleşme değerine yer verilmemiş olup sadece taşınmazın arsa rayiç bedeli (emlak vergi rayiç değeri) olarak 48.469,00 TL olarak gösterilmiş, tapu iptal ve tescil davasına konu taşınmaz hissesinin değeri de keşif neticesinde aldırılan bilirkişi raporu ile 268.448,40 TL olarak tespit edilmiştir. Davacı vekili tarafından yargılama sırasında, bu miktarlar toplamı (316.917,40 TL'nin binde 68,31'inin dörtte biri) üzerinden ve kendiliğinden 09/07/2015 tarihli sayman mutemedi alındısı ile 5.243,00 TL harç ikmal edilmesine rağmen, mahkemece harç ve vekalet ücreti hesaplamasında davacı tarafa depo ettirilen 75.000,00 TL esas alınmıştır....

    Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle, arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gibi somut olayda satıcı durumunda da değildir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir....

    Mahkemece, davacının, davalı yüklenicinin halefi olup, onun talep edebileceği kadar hak isteyebileceği, feshedilen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 10/b maddesinde fesih halinde yüklenicinin hiçbir hak talep edemeyeceğinin düzenlendiği, bu durumda davacının da alacak talebinde bulunamayacağı; davalı H.. K..'ın zorunlu dava arkadaşı olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir Davalılar arasındaki 21.08.2000 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/137 esas sayılı dava dosyası ile geriye etkili olarak feshedilmiştir. Geriye etkili fesih halinde ise, yüklenicinin tapu tescil talep hakkı bulunmamaktadır. Bununla birlikte, İİK'nın 94/2. maddesi gereğince, ancak, tescil talep edilebilirken, davada, alacağın tahsili istenmiştir....

      Arsa sahipleri ile aralarında 07.04.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik etmesi nedeniyle üçüncü kişinin ifa talep edip edemeyeceğinin saptanmasında öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur. Somut olayda; arsa sahipleri davalılar tarafından yükleniciler aleyhine ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/320 esas sayılı dosyasında açılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili şekilde feshine ilişkin dava sonucunda verilecek karar bu davayı etkileyeceğinden bekletici mesele yapılarak, sonucuna göre de bir değerlendirme yapılmalıdır. Eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

        " 6098 sayılı TBK'nın 470. vedevamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinin bir türü olan “arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi”, iş sahibinin bir arsanın muayyen bir payının bedel olarak devri veya devri taahhüdü karşılığında, yüklenicinin bir inşa (yapı) eseri meydana getirmeyi taahhüt ettiği, tam olarak iki tarafa borç yükleyen, ivazlı, çift tipli bir karma sözleşmedir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri bedel olarak taşınmaz mal mülkiyetinin geçirimi borcunu içerdiğinden, TMK'nın 706, Borçlar Kanunu'nun 213, Noterlik Kanunu'nun 60 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri uyarınca resmi şekle bağlı tutulmuştur. Başka bir anlatımla, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin geçerliliği, bu sözleşmelerin noterde "düzenleme" şeklinde yapılmasına bağlıdır....

        A.Ş. cevap dilekçesinde özetle, davacının icbar davası (tapu iptal ve tescil davası) açma imkanı varken satış vaadi sözleşmesinin şerhi talepli dava açmasında hukuki yararı olmadığını, dava şartı arabuluculuk başvurusu şartı yerine getirilmediğini, yazılı yargılama usulünün uygulanması gerektiğini, davacı ile diğer davalı yüklenici arasında akdedilen ve davaya konu şerhi talep edilen taşınmaz satış vaadi sözleşmesine müvekkilinin taraf olmadığını, müvekkili, diğer davalı yükleniciler ile aralarında akdedilen hasılat paylaşım esaslı inşaat sözleşmesinin geriye etkili fesh edildiğini, Kartal ... Noterliğinin ... yevmiye nolu ve 26.03.2018 tarihli Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi ve /Hasılat Paylaşım Esaslı İnşaat Sözleşmesi/Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin mahiyeti ve niteliği itibariyle eser sözleşmesi olduğunu, fesih ihbarı ardından yüklenici tarafından İstanbul Anadolu 10....

          inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshine karar verilmiştir....

            - K A R A R - Davacılar vekili, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve ek sözleşmeler imzalandığını, sözleşmelerde belirlenen sürede inşaatın teslim edilmediğini ileri sürerek, sözleşmelerin geriye feshi ile fesih halinde dahi ödenmesi kararlaştırılan kira tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, inşaata devam ettiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, sözleşmeler, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, sözleşmede belirlenen sürede inşaatın teslim edilmediği, halen arsa sahiplerine ait villaların seviyesinin % 7,5 olduğu, ek sözleşmede fesih halinde dahi müspet zararın ödeneceğinin kararlaştırıldığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir....

              Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshi halinde; BK'nın 61 ve izleyen maddeleri gereğince ve “haksız iktisap kuralları” uyarınca, taraflar birbirlerine verdiklerinin iadesini ve bu kapsamda karşılıklı olarak mal varlıklarına kattıklarının geri verilmesini isteyebilirler. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesiningeriye etkili sonuç doğurur” şekilde feshine dair verilen mahkeme kararının kesinleştiği tarih itibariyle taraflar yararına haksız iktisap gerçekleşmiş olur. Bu hukuksal nedenle somut olayda davacı yüklenici tarafından yasal şekilde yapılan inşaatın ya da inşaat kısmının bedelinin uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla yerinde keşif yapılmak suretiyle serbest piyasa rayiçlerine göre yanlar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği tarih olan 06/03/2013 tarihi itibariyle belirlenmesi gerekir....

              Dava dışı yüklenici şirket ile arsa sahipleri arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshedilmesi üzerine davacı banka tarafından 15.12.2006 tarihli ıslah dilekçesiyle dava sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak istemine dönüştürülmüştür. İİK'nın 94. maddesi uyarınca açılan davaların kabul edilebilmesi için yüklenicinin arsa sahiplerinden yaptığı işe karşılık almadığı ayni hakkının bulunması zorunludur. Somut olayda yüklenici şirket ile arsa sahipleri arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshedilmesinden sonra 30.09.2006 tarihli ibraname düzenlenmiş, yüklenicinin üçüncü kişilere sattığı 8 ve 9 numaralı bağımsız bölümler dışında arsa sahiplerinden herhangi bir alacak hakkının kalmadığı kabul edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu