Birleşen davada davacı vekili, taraflar arasında düzenlenen sözleşme uyarınca yükleniciye verilmesi gereken 10 ve 13 no'lu bağımsız bölümler ile 2 no'lu bağımsız bölümdeki davalının 955/1248 payının, inşaatın tamamlanıp teslim edilmesine rağmen müvekkiline verilmediğini ileri sürerek, anılan bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı yüklenici adına tesciline karar verilmesini istemiş, asıl davaya cevabında, arsada davacı dışında paydaş bulunduğunu, son paydaş ile 21.12.2010 tarihinde sözleşme yapıldığını, buna göre inşaat ruhsatının alınması, taşınmaza ilişkin ortaklığın giderilmesi davası ile taşınmazın içinde bulunduğu parsele ilişkin imar uygulamasının iptali için başka arsa maliklerince idare mahkemesinde açılan dava bulunması nedeniyle anılan sürelerin teslimi gereken sürelere eklenmesi gerektiğini savunarak, asıl davanın reddini istemiştir....
yüklenici kooperatif tarafından dava dışı arsa sahipleri aleyhine açılan tapu iptali ve tescil ile alacak istemli davada......
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, taraflar arasında 20.04.2004 tarihinde düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 13.06.2005 tarihinde inşaata süresinde başlanmaması nedeniyle arsa maliklerince tek taraflı olarak feshedildiği, 19.03.2008 tarihinde yüklenicinin vekaletten azledildiği, ......
Eğer feshin sonuçları geriye etkili olacaksa, sözleşme yokmuşçasına tasfiye edileceğinden yüklenici inşaatın yaptığı kısmına orantılı arsa payı değil, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre imal ettiği inşaat bedelini alır. Fesih ileriye etkili kabul edilirse, yükleniciye imalat oranına paralel arsa payı bırakılır. yetkili temsilcisi ile davacı arasında 10.02.2015 tarihinde noterde düzenlenen satış vaadi sözleşmesiyle yapılan temlik işlemi gereğince davacının temlik aldığı şahsi hakkın konusunun sözleşmenin ileriye veya geriye etkili olarak feshi sonucunda yükleniciye bırakılıp bırakılmayacağı belirleneceğinden, sözleşmenin ifa olanağı bulunup bulunmadığı davalı arsa maliklerince açılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi davasının sonucu ile doğrudan ilgilidir. Bu nedenle "bekletici mesele" yapılarak dava sonucu beklenmeli, sonucuna göre bir karar verilmelidir....
Bir başka anlatımla, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshi, taraf iradeleri fesihte birleşmediği sürece ancak mahkeme kararı ile mümkün olmaktadır. Öte yandan, tüm arsa maliklerince imzalanan ve bu şekilde geçerlilik kazanan böyle bir sözleşmenin feshi ya da iptali davası "olağanüstü tasarruf" niteliğinde olduğundan, TMK'nın 692. maddesi uyarınca, sözleşmenin tarafı olan tüm arsa sahiplerinin bu davada taraf olması zorunludur. Sözleşmeyi imzalayanların tamamının davada yer almaması durumunda dava dışı arsa sahibinin davaya karşı muvafakatının alınmasının sağlanması, muvafakatının olmaması halinde ise aleyhine dava açılıp eldeki dava ile birleştirmek üzere davacı tarafa süre verilerek taraf teşkilinin tamamlanmasından sonra işin esası hakkında karar verilmesi gerekir. Somut olayda, davacı arsa sahipleri vekili tarafından davacılar arasında yer almayan arsa sahiplerinden ...'...
Mahkemece ısı pay ölçer sisteminden vazgeçilmesine ilişkin kararın, Kat Mülkiyeti Kanununun 42. maddesine göre kat maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğu ile alınıp alınmadığı araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanununda ısı pay ölçer sisteminin zorunlu hale getirildiği ve kaldırılmasının yasal olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmediği" gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabülü ile; 10/11/2013 tarihli kat malikleri kurulu toplantısında 7 nolu karar ile alınan "ısı pay ölçer sisteminin iptal edilmesi" kararının iptaline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava kat malikleri kurulu kararının iptali istemine ilişkindir....
Katta yer alan kuzeydoğu cepheli bodrum kat dairesinin verilmesi ve 100.000,00 TL şerefiye ödemesi yapılacağının teklif edildiği, 19/09/2020 tarihli toplantıya müvekkilinin katılmadığını, kendisinin 02/10/2020 tarihinde tebliğ edilen Noter ihtarnamesi ve eki ile haberdar olduğunu, toplantı hususunda müvekkiline çağrıda bulunulmadığını, alınan kararların suiniyetle ve hakkaniyetten yoksun olarak alındığı aşikar olduğundan iptali gerektiği, zira müvekkilinin şu an maliki olduğu dairenin binanın giriş katında yer aldığını, müvekkiline yeniden yapılması planlanan binanın en değersiz dairesinin teklif edildiğini, 6306 sayılı Kanun gereği alınan kararların karara katılmayanlara noter vasıtasıyla tebliğine müteakip 15 gün içerisinde söz konusu kararın muhatap tarafından kabul edilmemesi halinde bağımsız bölümlere ilişkin arsa paylarının Bakanlıkça tespit edilecek veya ettirilecek rayiç değerden az olmamak üzere anlaşma sağlayan diğer paydaşlara açık arttırma usulü ile satılacağı, paydaşlara...
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin ... gün ve ...Esas, ......
Davalılar T3, T5 ve T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerindeki eski yapının imar mevzuatına aykırı olarak yapıldığından imara aykırılık nedeniyle kat irtifakı ya da kat mülkiyeti tesis edilmesinin mümkün olmadığını, taşınmaz üzerindeki mevcut yapının 6306 sayılı Yasa kapsamında riskli yapı olmasından dolayı 15/02/2019 tarihinde yıkıldığını, halihazırda taşınmazın boş arsa vasfında olduğunu, iptali istenilen 26/04/2019 tarihli toplantının olağanüstü kat malikleri kurulu toplantısı olduğunu, davacının bu toplantıya katılmadığını, bunun üzerine davacıya 6306 sayılı kanun kapsamında alınan karar iştirak etmesi için 15 gün süre verildiğini ancak verilen süreye rağmen alınan hissedarların 2/3'ünden fazlasının oy çokluğu ile alınan karara iştirak etmediğini, bunun üzerine 6306 Sayılı kanun uyarınca davacıya ait payın paydaşlar tarafından satın alınması amacıyla ilgili kurumlara başvurulduğunu, 26/04/2019 tarihli toplantı ve akabinde alınan kararın yasal düzenlemeye...
arsa payları oranında davalılardan tahsilini talep ve dava etmişlerdir....