Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, davanın kabulü anlamına gelmemek şartı ile aracın davacının kullanımında karıştığı maddi hasarlı kazalar neticesinde oluşan değer kaybı hesaplanmaksızın misli ile değişime karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ayrıca davacının kullanabileceği diğer seçimlik haklar değerlendirilmeksizin misli ile değişim yönünde karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, ekonomik değeri oldukça yüksek olan bir malda ortaya çıkan ve onarımı mümkün bir arıza nedeni ile misli ile değişim kararı verilmesini Yargıtay kararlarına da aykırı olduğunu, hak ve menfaatler dengesinin gözetilmesi gerektiğini belirterek usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılmasını, yeniden yapılacak yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Davacı, araçtaki ayıbın teslimden önce fark edilmesi üzerine aracın teslim alınmayarak durumun her iki davalıya bildirildiğini, akabinde ihtirazi kayıt ile teslim almak zorunda kaldığını, araçtaki ayıp nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, mümkün olmadığı takdirde satımdan dönülerek bedel iadesinin faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiş; davalılar ise davanın TMK.2'ye aykırı olduğunu, süresinde ayıp ihbarının bulunmadığını, talebin hakkaniyete aykırı olduğunu beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....

    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin kurduğu hükmün yerinde olmadığını, davacının ayıp ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğini, dosya kapsamında alınan raporun otomotiv sektöründe uzman bilirkişi olmadığı, araçta üretimden kaynaklı bir ayıp bulunmadığı, bununla birlikte davacının onarım hakkını kullandığı, araçtaki sorunun tamamen giderildiği, aracın misli ile değişim yönünde hüküm tesis edilmemesinin hukuka aykırı olduğu, onarılacak bir arıza için misli ile değişim kararı verilmesinin Türk Medeni Kanunun 2.maddesine aykırılık teşkil ettiği, iddia edilen arızanın gizli ayıp niteliğinde olmadığı gerekçesiyle istinaf talebinde bulunduğu görülmüştür....

      ayıbın çok detaylı ve teknik bir inceleme yapılmadıkça tespit olunamayacak nitelikte gizli ayıp olduğunu, aracın ayıbının üretim hatasından kaynaklanması nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava; satılan araçtaki ayıp nedeniyle misliyle değişim istemine ilişkin olup; tüketicilerin açtıkları davada harçtan muaf olmaları nedeniyle davacının misli ile değişim talebi yönünden satış bedeli üzerinden harç yatırılmamış olması usul ve yasaya uygundur. Davacının, davalıdan 05/03/2021 tarihinde 248.000,00 TL'ye satın aldığı 2020 model KIA marka aracın tüm camlarında ve kaporta kısmında beyaz lekelerin mevcut olduğu, kaporta kısındaki lekelerin gideriminin ancak boyanın tamamen zımparalanarak yeniden boyanması ile giderilebileceği, camların ise değiştirilmesi gerektiği, araçtaki bu ayıpların ilk bakışta müşteri tarafından görülemeyecek nitelikte gizli ayıp olduğu tespit edilmiştir....

      HD. nin 08/10/2019 T. 2019/1754 E. 2019/9518 K sayılı kararları da dikkate alınarak gizli ayıplı olarak üretilmiş olduğu tespit edilen araç açısından davanın misli ile değişim talebinin kabulü ile davacıya ait 34 XX 154 plakalı Nissan marka, Qashqai, 1.5 DCI, 115 DCT SKY PACK, 2020 model aracın davalılar tarafından ayıpsız misli ile değiştirilmesine dair karar vermek gerekmiş (...)" gerekçeleri ile davanın kabulüne karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEBİ : Davalı Baykoçlar Petrol İnşaat Taahhüt Nakliyat Pazarlama Otomotiv Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının aracı 27/07/2020 tarihinde müvekkil şirketten satın aldığını beyan ettiğini, TTK'nın ticari satış ve mal değişimi başlıklı 23. Maddesi ile TBK'nın 223....

      Mahkemece bozma ilamına uyularak, dosyaya kazandırılan bilirkişi raporunda tarafların tüm itirazlarının değerlendirildiği, sonuç itibariyle dava konusu araçta gizli ayıbın söz konusu olduğu ve davacının misli ile değişim talebinin yerinde olduğunun belirtildiği, zira aynı sorun nedeniyle iki yıllık garanti süresi içerisinde 8 kez servise gidildiği, buna rağmen sorunun halen devam ettiği, aracın ilk kullanımında bu sorunun oluşmadığı ve belirli müddet sonra ortaya çıktığı, bu nedenle gizli ayıbın olduğu, davacının bu sorunu ilk bakışta ve rutin muayene ile bulamayacağının anlaşıldığı, süresinde ayıp ihbarında bulunulduğu, davalının ayıptan dolayı sorumlu olacağı, dava konusu aracın üst segment araç olması nedeniyle davacının dava konusu araçtan üst düzeyde konfor ve performans beklentisi içerisinde olmasının doğal olduğu, dava konusu aracın araç çalışırken ve fren yapıldığında sarsıntı yapıyor olmasının davacının araçtan beklediği konfor düzeyini oldukça düşürdüğü, bu nedenle misli ile...

        malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep edebileceği ve 6502 sayılı Kanun kapsamında belirlenen seçimlik haklardan misli ile değişim talebinin hakkaniyete uygun olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, dava konusu aracın davalı tarafından ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiştir....

          Dosya kapsamındaki bilirkişi raporu incelendiğinde aracın cam mekanizmasının bozuk olmadığı, bakım ve ayar problemi bulunduğu, araçtaki ses ile ilgili sorunların ise 03/09/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu aracın ön ve arka tarafından meydana gelen hasarlardan kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Davacı vekili her ne kadar aracın ayıplı olduğu bu nedenle davasının kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de dosya kapsamındaki belgelerden ve bilirkişi raporundan araçta üretimden kaynaklı gizli veya açık bir ayıbın bulunmadığı anlaşılmaktadır. Aracın üretimden kaynaklı herhangi bir ayıp barındırmaması nedeniyle davacının misli ile değişim bu talep kabul edildiği taktirde bedel iadesine yönelik istinaf başvurusu yerinde değildir. İlk derece mahkemesi her ne kadar davalılardan Doğuş Otomotiv.......

          bakımdan dava konusu araçtaki ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu kanaati ile rapor sunulmuş, raporun hükme elverişli olduğu anlaşılmıştır....

            UYAP Entegrasyonu