Noterliğinde düzenlemiş olan taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinin konusunun taşınmaz olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Ortaklığın satış suretiyle giderilmesi davası kesinleşmiş, üçüncü kişi olan davalılara satış yapılarak taşınmaz adlarına tescil edildiğinden satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı kalmamıştır. Taşınmazın, satış vaadi sözleşmesi şerhi ile birlikte satış vaadi sözleşmesinin tarafı olmayan davalılara satılmış olması davacılara artık ifa olanağı kalmayan bu sözleşmeye dayanarak tescil isteme hakkı vermez. Davanın bu gerekçe ile reddi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile satış vaadi sözleşmesinin konusunun dava konusu taşınmaz olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Kabule göre de; davanın konusu 443 ada 14 parsel sayılı taşınmazda vaat borçlusu dava dışı ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.05.2012 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmaz ise tazminat istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davacının tapu iptali ve tescil davasının reddine, davacının tazminat davasının reddine dair verilen 16.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede ise tazminat istemiştir. Davalılardan ... ve ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 31/07/2018 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat, birleştirilen dava satış vaadi sözleşmesinin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne, birleştirilen davanın reddine dair verilen 15/09/2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar- birleştirilen davada davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat, birleştirilen dava satış vaadi sözleşmesinin iptali talebine ilişkindir. Davacılar vekili müvekillerinin ...'ın ilk evliliğinden olan çocukları olduğunu, davalıların da ...'...
a satmış ve bedelini tamamen aldığını, aracı da teslim ettiğini 02.08.2012 tarihli noterde düzenlenen araç satış sözleşmesi ile bildirmiştir. Noterde yapılan satış sözleşmesinin yevmiye numarası 19858'dir. Yine borçlu ve diğer şikayet olunan M.. D.. arasında aynı tarihte fakat bu sefer 19919 yevmiye numarası ile düzenlenen borç ve rehin sözleşmesinde, borçluya ait aracın rehin alan M.. D..'ın alacaklarına karşılık 24.500,00 TL bedelle rehin verildiği ve bu rehin sözleşmesinin ilgili Trafik Tescil Şubesi'ne ibraz edilerek aracın dosyasına ve tescil belgesine işletileceği yazılı olduğu gibi rehin alan alacaklı da aynı hususları teyit ettikten sonra gerekli ibrayı vereceğini belirtmiştir. Borç ve rehin sözleşmesi kapsamından anlaşılacağı üzere, sözleşme araç satışı üzerine düzenlenmiş olmakla beraber aynı tarihte düzenlenen satış sözleşmesi ile çelişkilidir. Zira bu sözleşmede satıcı alacaklı satış bedelini tamamen aldığını kabul ve ikrar etmiştir....
Davalı, davanın hükmen tescil davasını geciktirmeye matuf olduğunu, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptaline ilişkin bu davadan önce Ümraniye 2.Asliye Hukuk Hakimliği'nin, 2002/965(2007/25) esas sayılı dosyasıyla, 5.11.2001 tarihinde taraflardan Nizamettin tarafından Sebahattin aleyhine satış vaadi sözleşmesine dayanarak tescil davası açılmıştır. Zorunlu tescil davasında davalı olan Sebahattin esasa verdiği 3.11.2003 tarihli cevap dilekçesinde, satış vaadi sözleşmesini kabul etmediğini, davalının bu sözleşmeyi kendisini kandırarak hile ile imzalattırdığını, gerçek bir satış vaadi bulunmadığını öne sürmüştür Satış vaadi sözleşmenin iptali için acılan 2009/4606-6909 davada dayanılan hususlar daha önce tescil davasında da savunma olarak ileri sürülmüştür....
Noterliğinde satış yapılan belgeleri incelediğinde kendisine ait nüfus cüzdanının ve araç ruhsatının sahtesi düzenlenerek ve kendi imzası taklit edilerek aracının trafik kaydı üzerinden satıldığını öğrendiğini, aracını yetkili ... servisine götürerek motor ve şasi numaralarının tespitini yaptırdığını, yapılan tespite göre müvekkili davacının aracının her şeyiyle orijinal olduğunu belirterek sahte belgelerle satış işlemi gerçekleştirilen ... plaka sayılı aracın noter satışının ve bu satışa (ve sonraki satışlara) dayalı trafik tescil kaydının iptali ile araç tescil kaydının yeniden davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılardan ... vekili; dava konusu aracı ... 6. Noterliğinin 10329 yevmiye no'lu 19/10/2015 tarihli araç satış sözleşmesi ile dava dışı ...'den satın aldığını ve adına tescil ettirdiğini, davacının iddiası doğru ise müvekkili ile davacının aynı konumda olduğunu ve ikisinin de zarar gören kişi olduğunu beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki mülkiyeti muhafaza kaydı ile yapılan sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalılardan ... Bankası vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; müvekkilinin davalı ... ile mülkiyeti muhafaza kaydıyla araç satış sözleşmesi yaptığını, aracın davalı ... adına tescil edildiğini, sözleşme uyarınca müvekkiline verilen senetlerden ilki dışında diğerlerinin ödenmediğini ve aracın teslim edilmediğini sözleşme uyarınca müvekkilinin sözleşmeyi feshetme hakkı bulunduğunu, diğer davalıların sözleşme tarihinden sonra davalı ...'in borcu nedeniyle araç üzerine rehin ve haciz koydurduklarını belirterek sözleşmenin feshi ile aracın müvekkili adına tesciline, aracın teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
, davacının gerçek amacının borç para almak suretiyle rehin sözleşmesi yapmak olduğunu belirterek; araç satış sözleşmesinin iptali ile aracın iadesine, olmadığı takdirde şimdilik fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, aracın bedeli olan 1.900,00 TL'nin davalının yaptığı banka ödemesi düşülmek suretiyle geri kalan bedelin ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Noterliği'nin ...tarihli ve ...yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi gereği ...sayılı plaka ile ...Nakliyat İletişim Ltd. Şti. adına, Trabzon 3. Noterliği'nin ...tarih ve ...yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi gereği aynı plaka ile I.Z. adına, Erzurum 5. Noterliği'nin ...tarih ve ...yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi gereği ...sayılı plaka ile ...Nakliyat Ltd. Şti. adına, Konya 10. Noterliği'nin ...tarih ve ...yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi gereği ...sayılı plaka ile Ş.D. adına, Boğazlıyan Noterliği'nin ...tarih ve ...yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi gereği ...Madencilik İnşaat Ltd.Şti. adına, son olarak Ankara 63. Noterliği'nin 21/01/2019 tarih ve ...yevmiye nolu araç satış sözleşmesi gereği ...sayılı plaka ile ile davacı adına tescil edilmiş olduğu, ...Asliye Ticaret Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararı ile "...davacının davasının kabulü ile davaya konu ......
Davacı, davalıdan satın aldığı aracın daha önce perte ayrıldığını öğrendiğini ileri sürerek, satış sözleşmesinin feshini ve sözleşmede belirtilen bedelin bir kısmını istemiş; davalı, davacının aracın özelliklerini kabullenerek, 25.500,00TL bedelle satın aldığını savunmuş; mahkemece, dava dilekçesinde satış bedeli olarak 23.500,00TL gösterilmekle, bu durumun zımni kabul olduğu, aracın 23.500,00TL ye satıldığı yönünde kanaat oluştuğu değerlendirilmiş ve davanın reddine karar verilmiştir. Oysa dava dilekçesi incelendiğinde, aracın ... 9. Noterliği’nin 01.04.2014 tarihli araç satış sözleşmesiyle 34.441,00TL bedelle satın alındığının ancak şimdilik satış bedelinden 23.500,00TL istenildiğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. Sözleşmede belirlenen satış bedeli tarafları ve mahkemeyi bağlar. Mahkemenin bu yönü gözardı ederek ve dava dilekçesindeki ifadeyi farklı değerlendirerek, yanılgılı kanaatle hüküm tesis etmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....