A.Ş. vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle; araçta gizli ayıp olmadığı hususunun sübuta erdiğini, davacı talepleri her halükarda zamanaşımına uğradığını, bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere davacının bahsettiği arızalar basit ve giderilmesi halinde araç değerine de olumsuz etki etmeyecek nitelikte olduğunu, buna rağmen davacı 2014 yılında aldığı aracın misli ile değişimini talep ettiğini, bu talebin orantısız ve kötüniyetli bir talep olduğunu, ortada davacının talep ettiği gibi ayıpsız misli ile değişim talep edebileceği bir durum da bulunmadığını, davalının haksız istinaf talebinin reddini talep etmiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, malın ayıplı olması nedeniyle 6098 Sayılı TBK'nun 227. Maddesi uyarınca alıcının seçimlik hakkının kullanılması talebine ilişkindir....
Davalı T1 A.Ş. vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davaya konu aracın trafiğe çıkış tarihinin 24.12.2016 olduğu ve son servise giriş tarihi olan 19.02.2020 kadar 26.212 km yol kat etmiş olduğunu, garanti süresinin 24.12.2018 tarihinde sona erdiğini, iş bu davanın ise 02.03.2020 tarihinde ikame edildiğini, iş bu davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, tüketici mevzuatına göre 2 yıl önce zamanaşımına uğradığını, davacıların her ne kadar araçta ayıp bulunduğu iddiasında bulunmasa da süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, ayıp ihbarının 30 gün içerisinde yapılması gerektiğini ve usulüne uygun ayıp ihbarı olmadığını, davacı yan adına kayıtlı araçta davaya konu olacak nitelik arz eden bir ayıp/gizli ayıp söz konusu olmayıp ayıpsız misli ile değişim veya maddi değer kaybı talebi için gerekli teknik ve yasal koşulların oluşmadığını, aracın garanti süresinin yaklaşık 1 yıl önce bitmiş olmasına rağmen kavrama mekanizması ve volan, garanti ve garanti plus kapsamında...
Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı "misli ile değişim" talebinin yanı sıra aracın kullanılamaması nedenine dayalı yol ve diğer masraflar ile aracın finansmanında kullanılan banka kredisinden kaynaklı zararların tazmini isteklerine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ayıp nedeniyle aracın misli ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK'nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır....
Dava konusu araç üzerinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu, yukarıda değinilen bilirkişi raporunda ayıbın imalat hatasından kaynaklı olduğu, arızanın gizli ayıp niteliğinde olduğu ve araçtaki arızalara yetkili servis onarımına rağmen arızaların devam ettiği, yetkili servis tarafından arızaların onarılamadığını tespit edildiği, tüm dosya kapsamından dava konusu aracın gizli ayıplı olduğu, davacının dava konusu aracı 31/12/2016 tarihinde satın aldığı ve Bursa 13.Noterliği'nin 13/06/2018 keşide tarihli ihtarnamesi ile aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine ilişkin yenilik doğurucu hakkını kullandığı anlaşılmakla davanın kabulü ile; 2016 model Land Rover Discovery... şase nolu aracın davalı yana iadesi ile, aynı özelliklere sahip Misli ile değiştirilmesine karar verilerek, dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....
KARAR Davacı, davalıdan 21.04.2010 tarihinde dava konusu otomobili satın almış olduğunu, 08.02.2014 tarihinde bu araca pasta cila işlemi yaptırmak istediğinde aracın sol ön kapısında boyama işlemi olduğunu öğrendiğini, aracın sıfır olarak satın alınmış olması karşısında gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek, ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini dilemiştir. Davalı davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davacının ayıpsız misli ile değişim davasının kabulüne, 2010 model, ... marka, ... 1.4 TSI 122 HP ... tipinde Gri ... Gümüş renkli otomobilin ayıpsız bir misli ile değiştirilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedeli iadesi istemi ile eldeki dava açmıştır....
Somut olayda ilk derece mahkemesince bedel iadesine karar verilmiş davacı, dilekçesindeki ilk talebi olan ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesi talebiyle istinaf talebinde bulunmuş Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf talebinin reddine karar verilmiş davacı yine aynı talepte bu kez temyiz isteminde bulunmuştur. Bu minvalde davacının istinaf ve temyiz taleplerinde misliye değişim talep ettiği gözetildiğinde tüketicinin seçimlik hakkını misli ile değişim yönünde kullanmış olduğunun kabulü gerekir. Yukarıda açıklandığı üzere, tüketici seçimlik hakkını ayıpsız misli ile değişim yönünde kullanmış olup, stoklarda bu aracın mislinin bulunmaması halinde, infaz aşamasında İİK 24. maddesinin uygulanması imkanı bulunduğundan, ilk derece mahkemesince bedel iadesine hükmedilmesi hatalı olmakla, bu husus bozma sebebi yapılmıştır....
-TL değer kaybına yol açacağı ve ayıbın onarım ile giderildiği bildirilmiştir. Hal böyle olunca mahkemece, davacının seçimlik haklarından misli ile değişim hakkını kullanmasının TMK'nın 2. ve TBK'nın 227/3. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından, araçtaki ayıp nedeniyle değer kaybına hükmedilmesinin uygun olacağı değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesis edilen ilk derece mahkemesi kararı yerindedir....
Vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının doğru olmadığını, mahkemece araç üzerinde yapılan inceleme ile bilirkişi raporu alındığını, bilirkişi raporunun teknik ve denetime elverişli olduğunu, bilirkişilerin ehil ve İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesinden iki profesör ve bir öğretim görevlisi tarafından hazırlandığını, dolayısıyla istinaf isteminin haksız olduğunu belirterek, istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, alım satım sözleşmesine konu olan araçtaki gizli ayıp nedeniyle aracın misli ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. Davacı vekili davalılardan Kemal Tepretoğlu .. A.Ş'den satın almş olduğu araçta üretimden kaynaklı gizli ayıp bulunduğu gerekçesiyle seçimlik haklarından aracın misli ile değişim talebinde bulunmuş olup, davalılar vekilleri ise ayıp iddialarının doğru olmadığını belirterek davanın reddini istemişlerdir....
Mahkemece dava konusu araç üzerinde yapılan keşif ve sonrasında üniversite öğretim üyesi bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda, aracın davacı tarafından 12.979 km'de iken yetkili servise fazla yakma, çekişten düşme, tekleme ve titreme şikayetleri ile başvurduğu, bu şikayetlerin silindirdeki kompresyon kaçağının belirtileri olduğu, yetkili serviste yağ ve su seviyesinin tamamlandığı, 19.948 km'de iken periyodik bakımının yapıldığı, 33.394 km'de ise 2 numaralı silindirde kopresör bulunmaması nedeniyle arıza meydana geldiği, bu ayıbın kullanıcıdan kaynaklı olmadığı ve üretimden kaynaklı gizli ayıp niteliğinde olduğu, aracın kullanımına engel olduğu ve tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azalttığı, aracın misli ile değiştirilmesi talebinin yerinde olduğu, araçta kullanıcı kaynaklı hasar kayıtları nedeniyle 2.000,00 TL değer kaybının bulunduğu bildirilmiştir....