Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddine,dava konusu xx xxx xx (öncesi xx xxx xx) plakalı aracın mülkiyetinin davacı ...' na ait olduğunun tespiti sonucu, aracın davacıya yediemin olarak teslim edildiği (Gebze 1. ağır ceza mahkemesinin 2014/115 E. sayılı dava dosyası kapsamı itibarı ile) anlaşılmakla; aracın davacıya teslimi talebi konusunda araç fiilen yediemin olarak teslim edilmiş olduğundan (bu konudaki ceza mahkemesi hükmü dışında ) aracın davacıya hukuken ve fiilen teslimine, araç üzerindeki tedbirin kaldırılması talebinin HMK 389 ve devamı maddeleri ile CMK 128/4.maddeleri gereğince ceza davası bitiminde verilecek ve kesinleşecek hüküm sonucuna göre ceza mahkemesince değerlendirilmesi gerektiğinden ve mahkememizce verilmiş tedbir kararı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,aracın hukuksal ayıplı olduğunun tespiti ile davacı yararına 1.000,00.TL maddi, 1.000,00.TL manevi tazminatın dava tarihi olan 27/02/2014 tarihinden itibaren davalıdan tahsiline davacının...
üzerinde tedbir olduğu için aracın müvekkili adına devri yapılamadığını, davalıya sözleşmeden sonra ulaşamadığını, duyumlar sonucu davalının maddi ve ekonomik durumunun iyi olmadığı bir çok davaya taraf olduğu şeklinde haberler alındığını, müvekkili tarafından kalan taksitlerin ödenmesi durumunda araç üzerindeki tedbirin kalkması ile davalının aracın devrini bir başkasına yapabileceği gibi araca tedbir konulabileceği veya haciz işlemi yapılacağı endişesi taşıdığını, davaya konu araç üzerinde davalının hiç bir hakkı bulunmadığını belirterek 34 XX 925 plaka sayılı aracın müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati tedbir talep eden vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden ihtiyati tedbir talep edene iadesine, 08/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ne almadığından araç ile ilgili vergi ve cezaları ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek, aracın mülkiyetinin davalıya ait olduğunun tespiti istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davacı ile davalı arasında trafikte kayıtlı aracın satışına ilişkin 2.12.1991 tarihli Noterde tanzim edilen sözleşme, 2918sayılı yasanın 20/d maddesi gereğince resmi şekilde yapıldığından geçerlidir. Buna göre, noter satış senedi ile aracın mülkiyeti davalıya geçmiş ve davalının bu belge ile Trafik sicilinde aracı adına kaydettirmesi gerekirken, bu yükümlülüğü yerine getirmediği ve davacının bu tescil nedeniyle bir takım yükümlülükler 2008/1061-7750 aldığı anlaşılmaktadır....
Uyuşmazlık taraflar arasındaki araç satışı iddiasına dayalı araç mülkiyetinin tespiti ve tescili istemine ilişkin olup, niteliği itibariyle davanın adli yargının görevine girdiği gözetilmeksizin somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.04.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, davacı vekili, ihtiyati tedbir talebinde bulunmuştur. Yukarıdaki açıklamalara göre tedbir kararı verilen Davalı adına kayıtlı ARAÇ HMK 389. maddesi kapsamında dava konusu uyuşmazlığı oluşturduğunun kabulü mümkün değildir. Dava konusu uyuşmazlıktan kasıt davalı adına kayıtlı aracın veya gayrimenkullerin mülkiyetinin taraflar arasında çekişmeli olmasıdır. Davacının amacı meydana gelen trafik kazasından doğan uğramış olduğu maddi tazminat alacağını güvence altına almaktır....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki araç mülkiyetinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, trafikte adına kayıtlı kamyonu noter satış sözleşmesi ile davalıya satarak teslim etmesine rağmen, davalının trafik tescil işlemlerini yaptırmadığını, bu nedenle vergi yükümlülüğünün devam ettiğini ve mağdur olduğunu belirterek, aracın yeni malikinin davalı olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı, satılan aracın mülkiyetinin kendisine ait olduğunu, ancak araç çalındığından şu anda elinde bulunmadığını ve davaya itirazı da olmadığını bildirmiştir....
"İçtihat Metni" Davacı ... tarafından, davalı aleyhine 04/01/2016 gününde verilen dilekçe ile araç mülkiyetinin tescil ve tespiti istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın yargı yolu nedeniyle reddine dair verilen 22/02/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava araç mülkiyetinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2017/1109 ESAS KARAR NO:2023/742 DAVA: Sözleşmenin İptali-Tescil DAVA TARİHİ: 02.12.2016 KARAR TARİHİ: 03.10.2023 Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali-Tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında-----bedelle satılması konusunda anlaşldığını, mülkiyeti muhafaza kaydı ile ------ yevmiye numaralı satış sözleşmesi imzalandığını, ancak davalı tarafın işbu sözleşme gereğince araç bedelini ödeme günü geldiği halde ödemediğini, dava konusu aracın trafikte kaydının davalı adına olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ---- plakalı araç için mülkiyeti muhafaza kaydı ile yapılan ------ yevmiye numaralı satış sözleşmesinin iptali ile araç kaydındaki haciz ve sair diğer takyidatların terkini ile aracın müvekkile kayıt ve şerh olmaksızın tesciline, öncelikle aracın fiilen trafikten men edilerek müvekkiline teslimi yolunda ihtiyati tedbir...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2021 NUMARASI : 2015/237 ESAS, 2021/822 KARAR DAVA KONUSU : Araç Mülkiyetinin Tesbiti Ve Tescili KARAR : :2- KAMİL SEHMEN -TCKN: - Karşıyaka Mah. 588 Cad. No:2/16 Gölbaşı/Ankara/ ANKARA VEKİLİ : Av. EMRE USTAOĞLU- [16743- 47171- 93599] UETS DAVANIN KONUSU : Araç Mülkiyetinin Tesbiti Ve Tescili Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda, asıl ve birleştirilen davanın kabulüne dair hükme karşı, süresi içinde birleştirilen dava yönünden davalı T1 vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü: İDDİA (ASIL DAVA): Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında Ankara 57....