WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kabulü ile itirazın kısmen iptaline, takibin toplam 17.584,37 TL üzerinden devamına,icra inkar ve kötüniyet tazminat taleplerinin reddine, karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalının vekili olarak takip ettiği dosyalara ilişkin vekalet ücretinin ve bir kısım masrafların ödenmediği gerekçesiyle vekillik görevinden istifa ettiğini ileri sürerek, davaya konu icra takibinin devamını istemiştir. Davalı kooparatif, yönetimin yeni olduğunu, eski yönetim tarafından açılmış davalar konusunda hiçbir bilgi verilmediğini, davacının da vermiş olduğu bir bilgi bulunmadığını, yaptıkları incelemede ... 8....

    Buna göre : Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 14.07.2004 gün ve 5219 sayılı yasa ile değişik 427/2. maddesi ile, taşınır mal ve alacak davalarında temyiz edilebilirlik sınırı 21.07.2004 tarihinden itibaren 1.000 TL.'ye çıkarılmıştır. Geçici 3. maddede, 1086 sayılı Kanunun 5236 sayılı Kanunla değpişiklikten önceki 427 ila 454'ncü madde hükümlerinin uyguloanmasına devam olunacağı hükme bağlandığına göre, temyiz edilebilirlik sınırının belirlenmesinde 5236 sayılı Kanunun Ek 4. maddesindeki “yeniden değerleme oranına göre artışa” ilişkin düzenleme dikkate alınmamıştır Hukuk Genel Kurulunun 30.03.2005 gün ve 196-239 sayılı kararında da nafaka davalarında temyiz edilebilirlik sınırının belirlenmesinde, bağlanan yıllık nafaka miktarının gözetileceğini açıklanmıştır. Benimsenen bu ilkeler doğrultusunda gerek temyiz, gerekse karar düzeltmeler de üst sınır yıllık nafaka miktarıyla belirlenmelidir. Somut olayda hükmedilen yıllık nafaka miktarı 1.690 TL.'...

      Ancak, mahkemece dava değerinin temyiz edilebilirlik sınırının altında kaldığı gerekçesi ile temyiz taleplerinin reddine karar verilmiş, bu karar davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 14.00 YTL. onama ilam harcının temyiz eden taraftan alınmasına, 21.10.2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Ancak mahkemece, dava değerinin temyiz edilebilirlik sınırının altında kaldığı gerekçesi ile temyiz taleplerinin reddine karar verilmiş, bu karar davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 14.00.YTL. onama ilam harcının temyiz edenlerden alınmasına, 21.10.2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

          Davacı vekili de aynı celsesinde icra dosyası borcunu ödediklerini, davanın konusuz kaldığını, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; rehinli aracın icra kanalı ile satılarak alacağın tahsil edildiği, takibin (ve dolayısıyla davanın) konusuz kaldığı, davacı bankanın krediden kaynaklı alacağını takip yapıp rehinli aracı sattırarak tahsil ettiğinden, takip dosyasında takip alacaklısı lehine hükmedilen vekalet ücretinden başka vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği (zira aynı alacak için rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılmışken, öte yandan işbu alacak davası açılmıştır) anlaşıldığından yargılama giderini davacı taraf üzerine bırakılmış, davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemiştir. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1.-Konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2....

            Fıkrası ve bağlı olduğu 8.Fıkrasının hükmü uyarınca yargılamada yapılan toplam 4.290,95 BGN olan dava masraflarının davalı tarafça müvekkiline ödenmesine, böylece dava masraflarının davalı tarafça üstlenilmesine hükmedildiğini, 18.04.2022 tarihli icra hükmü ile de aynı şekilde karar verildiğini, 18.04.2022 tarihinde----şirketine, 55.716,06 BGN+5.447,79 BGN 4290,95 BGN'nin tahsil edilmesine dair İcra Hükmü kurulduğunu, söz konusu karara karşı kanun yoluna başvuru hakkı bulunmadığından 27.06.2022 tarihinde ----- Şehir Mahkemesi tarafından kesinleşme şerhi tanzim edildiğini, -----Şehir Mahkemesi'nin tanıma ve tenfizi talep edilen ilamları ve işbu ilamlara ilişkin kesinleşme şerhi yeminli tercümana tercüme ettirilmiş olup ilamlarda apostil şerhinin mevcut olduğunu, ----- Cumhuriyeti görevli mahkemesi tarafından verilen ilamların her iki devlet arasındaki karşılıklılık ilkesi esasınca tenfize kabil olduğunu, ilgili kararların Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmediğini ve kamu düzenine...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Düşme Sanık hakkında ön ödeme nedeniyle verilen düşme kararına yönelik katılanın ve sanık müdafinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 31.12.2012 tarih, 2011/3-222 esas ve 2012/5, 25.09.2007 tarih ve 194-189, 27.12.2005 tarih ve 121-171 ile 16.12.1997 tarih ve 307-318 sayılı kararları başta olmak üzere birçok kararında da vurgulandığı üzere, ön ödeme sonucu verilen düşme kararları da 5271 sayılı CMK'nın 223. maddesinde sayılan hükümlerden olup, bu kararların temyiz edilebilirlik sınırı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince hüküm tarihi itibariyle halen uygulanma zorunluluğu bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 305. maddesinin 2. fıkrasının 1. bendine göre saptanması gerektiğinden, ön ödemeye esas alınan miktarın temyiz edilebilirlik sınırını belirleyeceği cihetle; 14.04.2011 tarih ve 27905 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6217 sayılı Kanunun 26. maddesi ile değişik...

                A.Ş vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yargıtay Ceza Genel Kurulu‘nun 31.12.2012 tarihli 2011/3-222 Esas ve 2012/5 Karar, 25.09.2007 tarih ve 194-189, 27.12.2005 tarih ve 121-171 ile 16.12.1997 tarih ve 307-318 sayılı kararları başta olmak üzere birçok kararında da vurgulandığı üzere, ön ödeme sonucu verilen düşme kararlarının da 5271 sayılı CMK'nin 223. maddesinde sayılan hükümlerden olup, bu kararların temyiz edilebilirlik sınırının 5320 sayılı Kanun‘un 8. maddesi gereğince hüküm tarihi itibarıyla halen uygulanma zorunluluğu bulunan 1412 sayılı CMUK’nin 305. maddesinin 2. fıkrasının 1. bendine göre saptanması gerektiğinden, ön ödemeye esas alınan miktarın temyiz edilebilirlik sınırını belirleyeceği cihetle; 14.04.2011 tarih ve 27905 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un geçici 2. maddesi uyarınca temyiz kesinlik sınırının 14.04.2011 tarihinden itibaren...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5809 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Düşme Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/02/2012 tarih ve 2011/3-421 esas, 2012/34 karar, 31.01.2012 tarih, 2011/3-222 esas ve 2012/5 karar sayılı kararları başta olmak üzere birçok kararında da vurgulandığı üzere, ön ödeme sonucu verilen düşme kararları da 5271 sayılı CMK'nin 223. maddesinde sayılan hükümlerden olup, bu kararların temyiz edilebilirlik sınırı 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince hüküm tarihi itibariyle halen uygulanma zorunluluğu bulunan 1412 sayılı CMUK’nin 305. maddesinin 2. fıkrasının 1. bendine göre saptanması gerektiğinden, ön ödemeye esas alınan miktarın temyiz edilebilirlik sınırını belirleyeceği, 14.04.2011 tarih ve 27905 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik 5320 sayılı...

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5809 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Düşme Yerel Mahkemece verilen düşme kararı temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/02/2012 tarih ve 2011/3-421 esas, 2012/34 karar, 31.01.2012 tarih, 2011/3-222 esas ve 2012/5 karar sayılı kararları başta olmak üzere birçok kararında da vurgulandığı üzere, ön ödeme sonucu verilen düşme kararları da 5271 sayılı CMK'nin 223. maddesinde sayılan hükümlerden olup, bu kararların temyiz edilebilirlik sınırı 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince hüküm tarihi itibariyle halen uygulanma zorunluluğu bulunan 1412 sayılı CMUK’nin 305. maddesinin 2. fıkrasının 1. bendine göre saptanması gerektiğinden, ön ödemeye esas alınan miktarın temyiz edilebilirlik sınırını belirleyeceği, 14.04.2011 tarih ve 27905 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik...

                      UYAP Entegrasyonu