WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda davacının misli ile değişim hakkının doğduğu, davacının talebinin hakkaniyete uygun olduğu, bedel indiriminin davacı tüketici aleyhine dengesizliğe yol açacağı dikkate alındığında davacının misli ile değişim hakkını kullanmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalının istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. İstinaf edenin sıfatına ve istinaf sebeplerine göre yapılan değerlendirmeler neticesinde ilk derece mahkemesince verilen kararda hukuka aykırılık görülmediği anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusun HMK'nın 353/1- b-1 hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir....

ile değişim hakkını kullanarak Konya 16....

karar verilmesinin hatalı olduğunu, aracın misli ile değişimi ve satış bedelinin iadesinin mümkün olmadığına yönelik karara katıldıklarını, davacı seçimlik hakkını misli ile değişim veya satış bedelinin iadesi şeklinde kullandığı kabul edilerek onanma ilişkin kabul kararı verilmesinin mümkün olmadığını, davacının talebinin satın aldığı araçtaki gizli ayıp nedeni ile aracın değiştirilmesi mümkün olmadığı takdirde araç bedelinin satış tarihinden itibaren faizi ile birlikte iadesine karar verilmesini istediğini, mahkemece, 2012 model olan aracın dava tarihi itibariyle yenisinin üretilmediği gerekçesiyle davacının ödediği bedelin, aracın iade tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davacıya iadesine karar verilmiş ise de; tüketici seçimlik hakkını ayıpsız misli ile değişim yönünde kullanmış olduğunu, aracın mislinin bulunmaması halinde sorunun infaz aşamasında İİK 24. maddesi uygulaması ile çözümlenebileceğini, mahkemece, somut olaya anılan madde hükmü kapsamında değerlendirme...

Dava, tüketicinin açtığı ayıplı araç satışından kaynaklı aracın ayıpsız misli ile değişimi talebine ilişkindir....

Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı misli ile değişim talebine ilişkin olup davacı, 16.12.2014 tarihinde almış olduğu araçta boya dökülmesi olduğunu, bu ayıbın gizli ayıp olduğunu ileri sürerek aracın misli ile değişimini talep etmiş, davalılar aracın ayıplı olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, Dairemizin kaldırma kararı doğrultusunda yapılan yargılama neticesinde davacının talebinin bedel indirim talebi olarak kabulü ile 15.000,00 TL'nin davalılardan müştereken ve müteelsilen tahsiline karar verilmiştir. Dairemizin kaldırma kararı öncesinde alınan 12.10. 2016 tarihli bilirkişi raporunda '' dava konusu otomobilin sol yan panel üzerinde camın alt kısmında yaklaşık 50 cm.'...

    bu haktan vazgeçerek misli ile değişim hakkını kullanamayacağını, davacının ihbar ve muayene yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kazalı aracın misli ile değişiminin talep edilemeyeceğini, aracın aşırı tozlu ortamlarda kullanıldığını ve arızanın kullanıcı hatasından kaynaklı olduğunu, günümüzün araç teknolojisinde hiçbir araç tozlu ortamlarda kullanılmak için tasarlanmadığını, tozun motora zarar vermesini önleyici bir teknoloji bulunmadığını, bunu önlemenin tek yolunun garanti kitapçığında yazdığı gibi araç kullanıcısının periyodik bakım süresini yarıya indirerek aracın bakımlarını yaptırması olduğunu, bakım belgelerinde özel kullanım şartları başlığı altında gerekli açıklamaların olduğunu, müşteriye teslim edilen garanti belgesine ek belge de şantiye ortamındaki kullanımlarda 1.000 km den fazla bir kullanım durumunda bakım km sinin yarı yarıya azalacağının yazdığını beyanla mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    Tüketici Mahkemesi'nin kararının usule ve yasaya aykırı olarak verildiğini, dosyada alınan tüm raporların davalı müvekkilin hiçbir kusurunun olmadığını tespit ettiğini, gerek 17.02.2020 tarihli kök rapor gerekse 22.06.2020 tarihli ek raporda "üretim hatası, ayıp ya da gizli ayıp" tespit edilmediğinin açıkça belirtildiğini, bu durumda müvekkili şirketin hukuki bir sorumluluğu olmadığından önceki beyanlarında da belirttikleri üzere davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın dava dilekçesi ile talebinin aracın bedelsiz misli ile değişimi ve bunun mümkün olmaması durumunda İİK 24 kapsamında bedel iadesi talebi olduğunu, dosyaya sunulan rapor ve ek raporun, açıkça davalı tarafın "aracın ayıpsız misli ile değişimi" yönündeki talebinin haklı ve hukuki olmadığını oraya koyduğunu, aracın davanın başından bu yana davalı tarafından kullanılmaya devam ettiğini ve davalının araçtan faydalanamaması gibi bir durumun da söz konusu olmadığını, seçimlik hakkını dava dilekçesi ile kullanmış...

    ile değişim talebinin yerine getirilmesi imkansız olduğundan, yerel mahkeme kararının açıkça yasa hükümlerine aykırı olduğunu, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 227. maddesi uyarınca; ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını kullanabilmesi, "imkan varsa" şartına bağlandığını, 6502 sayılı TKHK’nın 11/1.ç maddesinde, tüketicinin ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını kullanabilmesinin "imkan varsa" şartına bağlandığını, yine 6502 sayılı yasanın 11/3 maddesinde; “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir" şeklinde düzenleme bulunduğunu, bu yasal düzenleme karşısında yerel mahkemenin gerekçesinin yasaya aykırı olduğunun da açıkça ortada olduğunu, bu kanun maddesiyle aracın ayıpsız misli ile değişiminin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirmesi halinde, tüketicinin ayıp oranında bedel...

    arızanın üretim hatasından kaynaklandığı, keşif tarihine kadar geçen sürede atıl halde bulunduğu, uzun süre çalışmaması nedeniyle başka arızalarının da olabileceğinin saptanmış olması karşısında davacının aracın misli ile değişim isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir....

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar murisi tarafından T5 almış olduğu araçta eksiklikler bulunduğunu, araç ile kaza meydana geldiğini, kazada hava yastıklarının açılmadığını ve araçta bulunması gerekli olan sigorta bağlantı ünitesinin bulunmaması nedeniyle yangın çıktığını, eksikliklerin gizli ayıp niteliğinde sayıldığını ve garantisinin dolmuş olmasının sorumluluğu ortadan kaldırmadığını beyan ederek davanın kabulü ile aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, mümkün olmaması halinde ise araçta meydana gelen zararın giderilmesine karar verilmesini dava ve talep ettikleri görülmüştür....

      UYAP Entegrasyonu