Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada:Davacılar, mirasbırakan dedeleri ...'un maliki olduğu 81 ada 106 parsel (imar uygulaması ile 29 parça taşınmaz), 214 ada 3 ve 4 parsel, 131 ada 107 parsel sayılı taşınmazlarını mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla davalı çocukları Yurdanur ile Süleyman'a satış yoluyla devrettiğini, yapılan devrin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir.Davalılar, satışın gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, muvazaa olgusunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece, "…Somut olayda çekişme konusu 214 ada 3 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan tarafından değil, mirasbırakanın eşi Bakiye Karakol tarafından davalı ...'a temlik edildiği, ...'...

    Mahkemece, araç satışına ilişkin noter satış sözleşmesi, fatura, bilirkişi raporunda belirlenen araç değeri gözetilerek, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı için davanın reddine karar verilmiş ise de; davacı delilleri arasında satış senedi tarafı olan şirketlerin ticari kayıtlarına da dayanıldığı, ticari şirket olan davalı T6 A.Ş.'...

    da 1.450.000 TL üzeriden satışa çıkardığını, davalı şirketin araç bedelini ifa etmeyerek, ifadan kaçınarak, müvekkiline ait olan arabayı kendi şirketi adına geçirerek ve bildikleri kadarıyla aracı kendini sağlama almak için üçüncü bir kimseye satarak, tüm kötü niyetini ortaya koyduğunu, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile; davalı şirketin haksız ve kötüniyetli olarak yaptığı tescilin iptaline veya araç bedelinin müvekkile ödenmesine karar verilmesine ( 10.000 TL olarak davayı kısmi dava olarak ikame ettiklerini) yargılama masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP :Davalılar davaya karşı cevap dilekçesi sunmamışlar, katıldıkları duruşmada davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir. GEREKÇE :Dava, vekaletnamenin kötüye kullanılması suretiyle araç satışının muvazaalı yapıldığı iddiasıyla araç satışının iptali ile araç satış bedelinin iadesi istemine ilişkindir....

      e tapuda yapılan resmi satışının inançlı temlik ve muvazaa nedenleri ile geçersiz olduğu iddiasıyla tapu kaydının önceki mülkiyet durumuna iadesine ilişkin tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Av. ... aralarındaki iş makinesinin satışının muvazaa ve ehliyetsizlik nedeniyle iptali davası hakkında ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nden verilen 15.05.2014 gün ve 2014/10 E.-2015/486 K.sayılı hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen 28.10.2013 tarihli noter satış sözleşmesinin okunaklı ve tasdikli bir örneği, yine satışa esas alınan 30 Eylül 2013 tarihli ...'a verilen vekaletnamenin okunaklı ve tasdikli bir örneği ile ....'nin şirket ana sözleşmesinin okunaklı ve tasdikli bir örneğinin eklendikten sonra yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Taraflar arasındaki alacak, araç satış sözleşmesinin feshi, mülkiyetin tespiti ve tescili davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı şirket kayyımı, davacı şirket ile davalı arasında imzalanan finansal kiralama sözleşmesine konu aracın kira borçlarının ödenmemesi üzerine davalıya ihtarname gönderildiğini, davalının aracın kati satış sözleşmesi ile devredildiğinden bahisle borcun olmadığını ileri sürdüğünü, kanuna aykırı olarak süresinden önce yapılmış olan araç satışının geçersiz olduğunu belirterek 27.000 kira borcunun davalıdan tahsiline, araç satışının iptali ile davacı şirket adına aracın tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Noterliğinin 20/03/2017 tarihli tasarruflarının iptaline, 7- Davaya konu 34 XX 533 plakalı araç yönünden; tasarrufun iptali davasının reddine, terdiden açılan muvazaa davasının kabulü ile; davaya konu aracın davalı T15 davalı Cankut Gümrük Müşavirlik Hiz. Ltd. Şti'ye devrine ilişkin Kayseri 10. Noterliğinin 20/01/2017 tarihli tasarrufun iptaline, karar verilmiştir....

            Maddesi uyarınca açılan muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalı T10 ile davalı 3. kişi T6 arasında herhangi bir akrabalık bağı bulunmadığı, bilirkişinin sunduğu raporda aracın satış bedelindeki değeri ile dava değerindeki miktarlar da göz önünde bulundurulduğunda davacı tarafından iddia olunan söz konusu muvazaanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunmuştur....

            İptali istenen ve davalılar arasında yapılan satış sözleşmesinde davalılar arasında araç satışıların 34 XX 170 PLAKALI ARAÇ 04/10/2018 ,34 XX 177 PLAKLI ARÇ 28/09/2018 TARİHİNDE,34 XX 268 PLAKALI ARAÇ 05/10/2018 TARİHİNDE ,34 XX 813 PLAKALI ARAÇ 04/10 2018 tarihinde gerçekleştirildiği satışların senet karşılığı yapıldığı senetlerin ödenip ödenmediğinin tespit edilemediği ,araçlardan 34 XX 969 VE 34 XX 401 PLAKALI ARAÇLARIN 4. KİŞİLERE DEVREDİLDİĞİ anlaşılmıştır. Tasarrufun iptali davalarında 3. kişinin borçludan satın aldığı malı elinden çıkarması ve satın alan dördüncü kişinin davaya dahil edilmemesi ya da davaya dahil edilmekle birlikte iyi niyetli olduğunun anlaşılması halinde İİK’nın 283/2 maddesi uyarınca bedele dönüşen davada üçüncü kişinin dava konusu malı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında bedelle sorumlu tutulması gerekir....

            Dava, Borçlar Kanunu’nun 18. maddesi (Türk Borçlar Kanunu’nun 19. maddesi) kapsamında muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal ve tescil istemine ilişkindir. Muvazaa; tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacı ile ve fakat kendi gerçek iradelerine uymayan ve aralarında hüküm ve sonuç doğurmayan bir görünüş yaratmak hususunda anlaşmalarıdır, şeklinde tanımlanabilir. Muvazaa daha çok sözleşmenin yorumuyla ilgili olduğundan, öğreti ve uygulamada kapsamlı olarak incelenmiş ve belirli kurallara bağlanmıştır. Gerek öğretide ve gerekse uygulamada muvazaa, mutlak ve nispi muvazaa olarak ikiye ayrılmaktadır: Mutlak muvazaada taraflar herhangi bir hukuki işlem yapmayı istemezler, yalnız görünüşte bir hukuki işlem için gerekli irade açıklamasında bulunurlar; nispi muvazaada ise taraflar gerçekten belli bir hukuki işlem yapmak isterler, ancak onu saklamak amacıyla, bir başka hukuki işlemin kurulduğu görüşünü yaratmak üzere irade açıklamasında bulunurlar....

              UYAP Entegrasyonu