"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olarak açılan davada ... 7. Asliye Hukuk ve ... 10. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava,nüfusta anne ve baba adının değiştirilmesi istemine ilişkindir Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, anne ve baba adının değiştirilmesi istemi, soybağının kurulması istemine ilişkin olduğu, gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, soybağı reddedilmeden babalık davasının açılamıyacağı, bu nedenle babalık davasının reddine, eldeki dava anne adının düzeltilmesi istemine ilişkin nüfus davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda dava, davacı ...'in gerçek babası olan Hamza'nın ölümü nedeniyle ...'in kendi çocuğu gibi Üzerine tescil ettirdiğini belirtilerek, ...'...
nin nüfus kayıtlarında anne hanesinden çıkartılarak, davalı ... adına kayıt ettirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Türk Aile Hukukunda tüp bebek ve kiralık anne olguları dışında anne açısından soy sorunu söz konusu olamaz. Bu nedenle iş bu dava bir soy davası olmayıp, anne yönünden hatalı yazılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medenî Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 03/10/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kaydının Anne Yönünden Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, davacı ...'nin nüfus kaydında Beyaz olarak geçen anne adının gerçek annesi olan ... olarak düzeltilmesi (gerçek anne ile nüfus kayıtları üzerinde aralarında bağ kurulması) istenilmiştir. Mahkemece; davacıya davasının ispatı yönünden delillerinin sorulduğu, davacının başkaca delilinin olmadığına ilişkin beyanıyla da davacının kanıtlanamayan davasının reddine karar verilmiştir. Dava, nüfus kaydının anne yönünden düzeltilmesi istemine ilişkindir....
( ... kızı ) 1971 yılında evlendikleri halde yanlışlıkla, evlilik nüfus kaydının 1938 doğumlu ve 1948 yılında vefat eden ... kızı ... üzerinden yapıldığı, bunun sonucu olarak bu evlilikten dünyaya gelen ... (1978 doğumlu) ve ... anne adlarının nüfusa 1938 doğumlu ... kızı ... olarak yazıldığı belirtilerek, nüfus kayıtlarında ... (1978 doğumlu) ve ... anne adlarının ... ve ... kızı 1950 doğumlu ... (...) olarak düzeltilmesine karar verilmesi istenmiştir. Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davada Şanlıurfa 2.. Asliye Hukuk ve Şanlıurfa Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın soybağının değiştirilmesine ilişkin olduğu ve Aile Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Şanlıurfa Aile Mahkemesi ise, davanın soybağının reddine ilişkin olmayıp, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Davacı vekili, müvekkilinin anne ve babası olan ... ile ...'...
görünen T3 ilk eşi Hüseyin Yıldırım'ın kardeşi İbrahim Yıldırım ve İbrahim Yıldırım'ın eşi Ümüsün Yıldırım'ın oğlu olduğunu, nüfusta beyan usulü yolsuz olarak kısıtlı T3 oğlu olarak tescil edildiğini, nüfus kaydının düzeltilmesi davası sicildeki yolsuz kaydın düzeltilmesi amacıyla herhangi bir hak düşürücü süre olmaksızın ilgili herkes tarafından açıldığını, davanın kabulü ile davalı Tunçay'ın annesi olarak görünen T3 anne hanesinden kaydının silinerek nüfus kaydının düzeltilerek iptalini, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur (HGK'nin 30/01/2008 tarihli ve 2008/2- 36- 47 sayılı kararı). Hemen belirtmek gerekir ki, anne yönünden soybağı doğumla kendiliğinden kurulduğundan, anne ile çocuk arasında soybağı davalarından söz edilemez. Dolayısıyla soybağı kurulması için hükme gerek bulunmamaktadır. Ancak, anne yönünden doğuran kadının kim olduğunun tespitine ilişkin dava gündeme gelebilir. Bu nedenle herhangi bir sebeple çocuğun kendisini doğuran kadının dışında bir başka kadının nüfus kütüğüne yazılmış olması, çocuk ile kadın arasında soybağı kurulduğu anlamına gelmeyecektir. Ancak, söz konusu yanlış kaydın düzeltilmesi, soybağı davaları ile değil açılacak kayıt düzeltme davası sonucunda gerçekleşecek (TMK mad. 39) ve bu dava her türlü delil ile ispat edilebilecektir....
ın ... görünen anne adlarının iptali, ... ...'ün ... ... ile irtibatının kurularak eksik kayıtların tamamlanması, ... ...'in de anne ve kardeş kayıtlarının iptali ile ... ...'ın ilk eşi ...'...
Somut olayda; davacı vekilinin 19/02/2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; davalılardan T4'in müvekkilinin oğlu, T5 ise gelinleri olduğunu, müvekkillerinin üzerlerine kayıtlı gözüken T8 müvekkillerinin kızı değil torunu olduğunu, davalılardan T4 ve T5 müşterek çocukları olduğunu, küçük Şevval'in doğduğu zaman davalı Burhan ve Seyhan'ın evli olmadıkları için müvekkillerinin üzerine kaydedildiğini beyanla müvekkillerinin kaydında kızı gözüken T8 kaydının düzeltilerek davalılar üzerine kaydının yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya içinde mevcut nüfus kayıtlarından, nüfus kaydının iptali ve anne ve baba adının değiştirilmesi talep edilen çocuğun doğduğu tarihte, iddia edilen anne ve babanın evli olmamakla birlikte daha sonra evlendikleri anlaşılmaktadır. Davalılar Burhan ve T5 duruşmasındaki beyanları ile de T8 kendi çocukları olduğu yönünde bildirimde bulunmuştur....
Somut olayda, davacının anne ve babasının davalının anne ve babası olmaması nedeniyle davalının nüfus kaydında anne ve baba adının tashihine karar verilmesi talep edilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinin 1/a bendine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet Savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılması gerekir. Bu yer mahkemesinin yetkisi itiraza tabi olmayıp kamu düzenine ilişkin kesin yetkidir. Dolayısıyla mahkemece itiraz olup olmadığına bakılmaksızın bu husus mahkemece resen gözetilir. Dosya kapsamından, nüfus kaydının düzeltilmesi istenilen ...'nun yerleşim yeri adresinin “Çankaya/Ankara ” olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle davanın Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....