Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu husus gözetilmeden davalının davayı kabul ettiği gerekçesiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesi doğru değil ise de, hükmün boşanmaya ilişkin bölümü temyiz edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış, bu yanlışlık eleştirilmekle yetinilmiştir. 2- ) Davacının temyiz sebeplerine hasren yapılan incelemeye gelince ; a-) Davacı erkek Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesine dayalı olarak anlaşmalı boşanma talebiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan duruşmada tarafların anlaşamamaları sebebiyle anlaşmalı olarak açılan boşanma davası, çekişmeli boşanma davasına dönüşmüştür. Bu durumda anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, her ne kadar dosya istinaf aşamasında iken taraflarca anlaşmalı boşanma protokolü sunulmuş ise de; dava tarihi itibariyle 1 yıllık sürenin dolmadığı, dolayısı ile eldeki dosyada anlaşmalı boşanma koşuları oluşmadığı anlaşıldığından davacı kadının tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    MAHKEME KARARI Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın anlaşmalı boşanma istemine ilişkin olduğu, mahkemece yapılan yargılama sırasında davacı erkeğin ve davalı kadının bizzat dinlendiği, tarafların boşanma hususundaki iradelerini serbest iradeleri ile açıkladıkları, evliliklerinin bir yıldan fazla sürdüğü, boşanmanın mali sonuçları ve ortak çocuklarının durumu hususunda anlaştıkları, tarafların anlaşmalarının mahkemecede uygun bulunduğu gerekçesiyle tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verildiği belirtilmiştir. IV. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuran Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın temyiz isteminde bulunmuştur. B....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava TMY. 166/3 gereği anlaşmalı boşanmaya ilişkindir. Mahkemece, Türk Medeni Yasası'nın 166/3. maddesi gereği tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmiş, davalı koca tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmelerini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMY m. 166/1- 2) olarak görülmesi gerekir....

      Sayılı İlamları ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, 17.04.2019 tarihli Anlaşmalı Boşanma Protokolü 4. Maddesi gereği karşı taraf Kadriye Çelik (Komissarova), adına kayıtlı bulunan Antalya ili Kemer İlçesi ÇAmyuva Mahallesi 187 Ada 7 Dublex Mesken A Blok Zemin-1 Kat 1 nolu Bağımsız Bölümde kaim taşınmazı müşterek çocuklar Denis, Yeliz ve Melisa arasında eşit pay etmek suretiyle boşanma kararının kesinleşmesine müteakip 1 ay içinde tescilinin yapılacağını kabul ettiğini, Antalya 6. Aile Mahkemesi 2019/357 E.-2019/360 K....

      GEREKÇE: Dava anlaşmalı boşanma talebinden ibarettir. HMK'nun 355. maddesi gereğince; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

      İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı kadın istinaf dilekçesiyle anlaşmalı boşanmaya ilişkin iradesinden rücu etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava; Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi uyarınca anlaşmalı boşanma talebine ilişkindir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir....

      Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilse dahi davacının anlaşmalı boşanma hükmünü gerçekleşen anlaşmaya rağmen temyiz etmesi davadan açıkça feragat etmedikçe anlaşmalı boşanma yönündeki iradesinden rücu niteliğinde olup, bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir. Açıklanan sebeple mahkemece taraflara iddia ve savunmalarının dayanağı bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini içeren beyan ile iddia ve savunmanın dayanağı olarak ileri sürülen her bir vakıanın ispatını sağlayacak delillerini sunmak ve dilekçelerin karşılıklı verilmesini sağlamak üzere süre verilip ön inceleme yapılarak tahkikata geçildikten sonra usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

        Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilse dahi davacının anlaşmalı boşanma hükmünü gerçekleşen anlaşmaya rağmen temyiz etmesi davadan açıkça feragat etmedikçe anlaşmalı boşanma yönündeki iradesinden rücu niteliğinde olup, bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir. Açıklanan sebeple mahkemece taraflara iddia ve savunmalarının dayanağı bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini içeren beyan ile iddia ve savunmanın dayanağı olarak ileri sürülen her bir vakıanın ispatını sağlayacak delillerini sunmak ve dilekçelerin karşılıklı verilmesini sağlamak üzere süre verilip ön inceleme yapılarak tahkikata geçildikten sonra usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

          Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilse dahi davacı-davalının anlaşmalı boşanma hükmünü gerçekleşen anlaşmaya rağmen temyiz etmesi davadan açıkça feragat etmedikçe anlaşmalı boşanma yönündeki iradesinden rücu niteliğinde olup, bu halde anlaşmalı boşanma davalarının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir. Açıklanan sebeple usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmek üzere hükmün her iki dava yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

            UYAP Entegrasyonu