WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, anlaşmalı boşanma dava dosyası ve boşanma protokolü dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK 33. m). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. Kural olarak anlaşmalı boşanma davasında taraflar arasında akdedilmiş olan boşanma protokolünde yer alan mal rejimi hukukundan kaynaklanan anlaşma maddelerinin mahkeme kararında yer alması veya protokolün mahkemece onaylanması gerekir. Mal rejiminden kaynaklanan talepler boşanmanın ferilerinden olmadığından ayrıca dava konusu edilebilirler. Mahkemece, davacı ...'...

    Somut olayda; tarafların 08.07.2011 tarihinde, boşanmanın fer'i nitelikte başkaca talep olmadan, anlaşmalı şekilde boşanmalarına karar verildiği, aralarında boşanma protokolü bulunmadığı, kararın 27.07.2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacının, ziynet eşyalarının davalıda kaldığı iddiasının, davacı tanıkları Z.. Ş.. ve S.. Ş.. tarafların boşanma davası esnasında ziynet eşyasına ilişkin anlaşma yaptıklarını, davalının, ziynet eşyalarını, boşanma davası sonrasında, iade etmeyi kabul ettiğine ilişkin görgüye dayalı beyanları ile ispatlandığı; davalının, ziynet eşyalarının bedelini, boşanma esnasında 8.500TL senet ile ödediğine ilişkin iddiasını, davalı tanığı kardeşi E.. Y.. beyanıyla uyumlu olduğu, ancak, davalının, cevap dilekçesinde, davacı tarafa, boşanma davası esnasında yapılan ödemelerin, düğünde davacıya takılan paranın karşılığı olarak yapıldığını açıkladığı anlaşılmaktadır....

      ./... adresindeki 1/2 hissesine sahip olduğu dairenin, diğer taraf üzerinde bulunan 1/2 hissenin de tapuda adına intikal ettirildiğini, boşanma ek protokolünün 3. maddesinde "dava konusu daire tahrip edilmeden 01/05/2011 tarihine kadar tahliye edilecektir" hükmüne rağmen taşınmazın davalı tarafça tahrip edilerek ve ek boşanma protokolüne uyulmayarak tahliye edildiğini, boşanma ek protokolünün 3. maddesinde yer alan "01/05/2011 tarihinde daire tahliye edilmediği takdirde tahliye edilmeyen her ay için ..., 'e 1.500,00 TL ödeyecektir." hükmüne göre tahliye taahhüdünde bulunulduğunu ileri sürerek, boşanma protokolüne göre taşınmazın teslimine, boşanma ek protokolü gereği hasar bedeli olarak şimdilik 2.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline, boşanma ek protokolün 3. maddesi gereğince evi süresinde teslim etmediğinden şimdilik 1.500,00 TL cezai şart alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında verilen ıslah dilekçesi ile de 4.498,00 TL hasar bedeli ile 79.500,00...

        Davaya konu hukuki uyuşmazlığın öncelikle ticari dava niteliğinde olup olmadığı, boşanma protokolü hükümlerinin değerlendirilmesi söz konusu olmakla öncelikle Aile Mahkemesinin görev alanına girip girmeyeceği hususları değerlendirme konusu yapılmış olup; anlaşmalı boşanma protokolünün mal rejiminin tasfiyesinden çok tarafların rızası ile mal rejimi hükümlerinin tamamen dışında ve ötesinde hükümler içerebileceği bu hali ile taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi ve boyutu düşünüldüğünde, mal rejiminin tasfiyesinden çok davaya konu şirket hisselerinin devri konusunda yapılmış bilahare anlaşma protokolü kapsamında mahkeme tasdik edilmiş yazılı sözleşme hükmünde olduğu ve davalının buna dayalı olarak şirket hisselerinin devrini talep etmesinin TTK'nun Anonim Şirket paylarının devrine ilişkin hükümlerinin işletilmesi gerektiği göz önüne alınarak TTK'nun 4. ve 5.maddeleri uyarınca mutlak ticari dava olduğu takdir edilerek mahkememizin bu davaya bakmakla görevli olduğu sonucuna varılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince anlaşmalı boşanmışlar ve 31.01.2012 tarihli boşanma protokolü mahkemece tasdik edilmiş, karar 24.11.2014 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı kesinleşen boşanma protokolünün 5. maddesinde "Tarafların çocukları... ve...'nin öğrencilik süreçlerinde tüm eğitim masrafları babaları tarafından karşılanacaktır." hükmü gereğince ödenmeyen 2013-2014 öğretim yılına ait eğitim masrafları yönünden davalı aleyhine.... İcra Müdürlüğünün 2014/9912 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatmış, davalı borçlu erkeğin itirazı üzerine takip durmuştur....

            Her iki taraf birlikte sundukları 19/10/2022 tarihli dilekçelerinde boşanma protokolü doğrultusunda boşanmalarına karar verilmesini talep etmişlerdir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; tarafların TMK 166/3 maddesi gereğince boşanmalarına, çocuklarının velayetinin anneye verilmesine, baba ile aralarında şahsi ilişki tesisine, müşterek çocukları için ayrı ayrı aylık 300er TL iştirak nafakanın dava tarihinden itibaren davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı erkek yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; eşi tarafından kandırılarak anlaşmalı boşanma için protokol imzaladığını, boşanmadan çocuklarının zarar gördüğünü, boşanmak istemediğini, vazgeçtiğini belirterek kararın iptalini talep etmiştir....

            İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md.166/1- 2) hukuki sebebine bağlı boşanma, ziynet alacağı istemine ilişkindir. Davacı vekili Av. T2 06.12.2022 tarihli, davalı asıl 13.02.2023 tarihli ayrı ayrı vermiş oldukları dilekçeleriyle anlaşmalı boşanma protokolü düzenlediklerini belirterek protokol gereğince anlaşmalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep etmişlerdir. Taraflar istinaf aşamasında boşanma ve ferileri hususunda anlaşarak davayı TMK'nın 166/3. maddesi uyarınca anlaşmalı boşanmaya dönüştürmüşlerdir. Buna göre anlaşmalı boşanmaya dönüşen bu davada yasal şartların oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi ilk derece mahkemesine ait olduğundan tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı kadının, 03.12.2014 tarihli protokol uyarınca boşanmalarına karar verilmesini istediği, protokolün altındaki imzanın kendisine ait olduğunu, protokolü özgür iradesi ile imzaladığını açıkça belirttiği, davalı erkeğin de bu anlaşmadaki düzenlemeye güvenerek boşanmayı kabul ettiğine göre, bundan sonra davacı kadının bu protokol hükümlerine aykırı olarak kendinden gizlenen banka hesaplarının ve şirket gelirlerin olduğunu iddia etmesinin ve boşanma davasındaki beyan ve dilekçelerini yok sayarak görülmekte olan bu davayı açıp, protokol hükümlerine aykırı olarak talepte bulunmasının 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci maddesinde düzenlenen “Dürüst Davranma” kuralına da aykırılık teşkil etmekte ve hakkın kötüye kullanılması anlamına geldiği, tarafların boşanma ve mali sonuçları hakkında anlaşarak 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin 3 üncü fıkrası gereği...

              Mahallesi, 16004 Ada, 7 Parsel ,188 Cilt No, 18550 sayfa numarasında kayıtlı taşınmazın 1/2'lik hissesinin boşanma kararının kesinleşmesine müteakip 3 ay içerisinde davacıya devredileceğini, 31.12.2018 tarihine kadar tasfiye alacağı adı altında nakten ve defaten 500.000,00 TL'lik ödemenin davalı tarafından yapılması halinde bu taşınmazın kendisine devredilen 1/2'lik hissesini davalıya iade edeceğini kararlaştırdıkları, protokolün mahkemece onaylandığı, bu suretle birlikte protokolün taraflar arasında kesin hüküm ve kesin delil teşkil ettiği, tarafların protokol hükümlerine yerine getirmeksizin yaptıkları katkılarını ileri sürerek birbirlerinden hak iddia etmelerinin hukuken mümkün olmadığı, anlaşma protokolü, mahkeme tarafından onaylanmakla boşanma kararının eki olduğu ve hukuki sonuç doğuracak hale geldiği, anlaşma protokolü, yargılama tutanağına geçen beyanlar ve hüküm fıkrası gözetildiğinde tarafların beyanlarının mahkeme için ikrar niteliğinde olup, her iki tarafı bağladığının kabulü...

                Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkiline açılan davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, tarafların aralarında düzenledikleri 07/01/2020 tarihli boşanma protokolü Kayseri 7....

                UYAP Entegrasyonu