Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen 23.05.2016 tarihli tavzih kararı temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Erkeğin açtığı davada mahkemece Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi uyarınca verilen anlaşmalı boşanma kararı taraflarca temyiz hakkından feragat edilerek kesinleşmiş, boşanma protokolüne uygun olarak velayeti anneye bırakılan müşterek çocuk ile baba arasında düzenlenen kişisel ilişki davalı kadının talebi üzerine mahkemenin 23.05.2016 tarihli tavzih kararıyla değiştirilmiştir. Tavzih, tavzih talep edilen dilekçeyle tarafların sayısı kadar nüsha eklenmek suretiyle hükmü veren mahkemeden istenebilir....

    GEREKÇE: Dava, anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

    Mahkemece, davalının taşınmazları eski eşi ... ... ile aralarında görülen boşanma davasındaki protokol uyarınca kullandığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişmeli 1877, 1878 ve 954 parsel sayılı taşınmazları davacı ...'in 27.03.2006 tarihli akitle davalı ...'ten satın almak suretiyle malik olduğu, ... ... tarafından eski eşi davalı ... aleyhine açılan İmamaoğlu Aile Mahkemesinin 2007/27 E. 2007/69 K. Sayılı boşanma davasında ... ve ...'in anlaşmalı boşanmalarına ve bu kişilerin imzalarını taşıyan 22.5.2007 tarihli protokolün boşanma ilamının eki sayılmasına karar verildiği, bu protokol hükümlerine göre, dava konusu taşınmazları ölünceye kadar ...'in kullanacağının düzenleme altına alındığı ve boşanma ilamının temyiz edilmeyerek kesinleştiği, daha sonra davacı ... ile dava dışı ...'in evlendikleri, davacının eşi ile davalı arasındaki protokol uyarınca taşınmazların davalı tarafından kullanıldığı anlaşılmaktadır....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davanın boşanma protokolünden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu, boşanma davası sırasında imzalanan protokolden kaynaklanan davaya bakma görevinin, 4787 sayılı Kanunun 5133 sayılı Kanunla değişik 4/1 maddesi uyarınca 4721 sayılı TMK'nun 2. kitabından kaynaklanması nedeniyle Aile Mahkemelerine ait bulunduğu, ancak uyuşmazlığa konu protokol aile hakimince onaylanmadığından davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesinin olduğu, taraflar arasında 29.11.2018 ve 22.09.2017 tarihli boşanma protokollerinin düzenlendiği, 12.10.2017 tarihinde Adana 4. Aile Mahkemesi'nin 2017/777 esas sayılı dosya ile anlaşmalı boşanma davası açıldığı ancak anlaşmalı boşanma davasında uyuşmazlığa konu protokol onaylanmadığından protokolün geçerliliğinin kalmadığı, bu durumda boşanma protokolü nedeniyle düzenlenen tazminat maddelerinin de hükümsüz kaldığının anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, davacının Adana 7....

      Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından 26.02.2016 tarihli tavzih kararı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadının açtığı davada mahkemece Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi uyarınca verilen anlaşmalı boşanma kararı taraflarca temyiz hakkından feragat edilerek kesinleşmiştir. Davalı erkek hükmün yoksulluk nafakasına ilişkin 5. bendinde 05.05.2009 tarihli anlaşma protokolüne aykırı hüküm kurulduğu gerekçesiyle tavzih talep etmiş, mahkemece tavzih talebi kabul edilerek kesinleşen boşanma kararının 5.maddesinde davalının talebi doğrultusunda tavzih kararı verilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 305. maddesi uyarınca hüküm, yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, tavzih yoluna başvurulabilir....

        Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; anlaşmalı boşanma protokolüne dayalı olarak davacısı kadın, davalısı erkek olarak belirtilen dava dilekçesinin davacı vekili tarafından verilmesi suretiyle dava açıldığı, mahkemece verilen anlaşmalı boşanma hükmüne karşı davalı erkeğin çekişmeli dava açtığını belirtip, istinaf başvurusunda bulunduğu, Dairemiz'in 2023/210 E.-152 K. sayılı ilamı ile davanın çekişmeli olarak görülmesi için yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verildiği, mahkemece hazırlanan tespit tutanağında dilekçeler aşamasının tamamlanması için davacı vekile çekişmeli boşanma dava dilekçesini vermek üzere iki hafta kesin süre verildiği, aksi halde, davanın usulden reddine karar verileceğine ilişkin ihtarı içerir tensip zaptının davacı vekiline 01/03/2023 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin 07/03/2023 tarihinde vekillikten çekilme dilekçesi verdiği, vekillikten çekilme dilekçesi ile tensip tutanağının davacı asile 27/03/2023 tarihinde...

        Görüldüğü üzere anlaşmalı boşanma ancak tarafların (=kadın ve erkek) anlaşması ile olanaklıdır. O halde mahkeme kararında eşlerin "davacı-davalı" biçiminde gösterilmeleri uygun olacaktır... ..., Öğreti ve Uygulamada Boşanma, Tazminat, Nafaka, Yetkin Yayınevi, ... 2000, Kısaltma:...-Boşanma, s. 122) Nitekim Dairem eşlerin anlaşmasına dayalı boşanma davalarında bir bakıma “iki davacı ve iki davalı” olduğu görüşünü sergilemiştir. (Y2HD, 15.3.1990, 11382-2844, GENÇCAN-Boşanma, s. 680-682) Anlaşmalı boşanma ancak “tarafların” (=kadın ve erkek) anlaşması ile oluşabildiğine göre hem kadın hem erkek davadan feragat edebilir. Düzenlemenin bir tarafına davadan feragat hakkı verilirken bir tarafına davadan feragat hakkı verilmemesi; - Anlaşmalı boşanma davasının mahiyeti, - Kadın erkek eşitliği ile bağdaşmaz....

          İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince, daha önce kadın tarafından açılan ve feragat edilen anlaşmalı boşanma davasından sonra davacı erkekten kaynaklı yeni bir olay olmadığı, boşanmaya neden olan olaylarda davalı kadının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle kararın gerekçesinin düzeltilmesine, davacı erkek yararına 4.000 TL maddi tazminata karar verilmiştir. Feragat edilen dava münhasıran TMK'nın 166/3. maddesine dayalı olarak açılmışsa, anlaşmalı boşanma davasından feragat, dava tarihinden önceki olayların affedildiği sonucunu doğurmaz. O halde, taraflardan biri feragatle sonuçlanan anlaşmalı boşanma davasının dava tarihinden önceki vakıalara dayanarak herhangi bir boşanma sebebine dayalı olarak boşanma davası açabilir. Açılan davada anlaşmalı boşanma davasının dava tarihinden önceki vakıaların da kusur belirlemesinde dikkate alınması gerekir....

            metnini imzaladığını, davacının iradesi fesada uğradığını belirterek anlaşmalı boşanma kararını istinaf etmiştir....

            metnini imzaladığını, davacının iradesi fesada uğradığını belirterek anlaşmalı boşanma kararını istinaf etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu