Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı kadının tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

yapılmış olan satış ve devir işlemi olduğunu, Ayancık Asliye Hukuk Mahkemesinin 18.03.2021 tarih E:2017/257 K:2021/57 sayılı bozulan kararında ilgili gayrimenkulde hak sahibi olduklarının açıkça hüküm altına alındığını ve hukuken hak sahibi oldukları bir gayrimenkulün muvazaalı satışından kaynaklı tapu tescil ve iptaline ilişkin dava açma haklarının da mevcut olduğunu bu nedenlerle, yerel mahkeme kararına gerekçe gösterilen tespit ve açıklamaların tamamen hatalı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur....

annesi olan davacı ile birlikte yaşamama iradesini ortaya koyarak müşterek evi terk ettiği, bu şekilde davalının hile ile taşınmazı edindiği anlaşıldığından ilk derece mahkemesince tapu iptali ve tescil yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davalı vekilinin istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Protokolünden Kaynaklanan Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava boşanma protokolünden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun, 5133 sayılı Kanunda değişik 4/1. maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun üçüncü kısmı hariç olmak üzere, ikinci kitabından kaynaklanan davalara aile mahkemelerinde bakılır. Görev, kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında dikkate alınması zorunludur. Gerçekleşen bu durum karşısında görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

    KARAR Davacı, dava dışı annesi ... ile davalı babası arasında anlaşmalı boşanma protokolü düzenlendiğini, bu kapsamda davalı üzerine kayıtlı aracın kendi üzerine devredileceğinin kararlaştırıldığını belirterek protokol gereği davalı adına olan araç kaydının iptali ile kendi adına tescilini talep etmiştir. Davalı, tescil işleminin idari bir işlem olduğunu belirterek, görev nedeni ile davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, araç kaydının iptali ile trafik siciline tescilinin idari bir işlem olması nedeni ile görevli mercin İdare Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava dışı ... ile davalı arasında anlaşmalı boşanma protokolü düzenlendiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2019/182 ESAS - 2020/374 KARAR DAVA KONUSU : İştirak Nafakasının İndirilmesi Ve Anlaşmalı Boşanma Davasındaki Protokol Hükmünün Kaldırılması KARAR : Van 1....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 13/08/2021 NUMARASI : 2021/354 ESAS 2021/370 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Anlaşmalı)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; Her iki tarafından aile birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle karşılıklı olarak anlaşma sureti ile boşanma kararı aldıklarını, bu hususta protokol düzenlediklerini protokol uyarınca boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Her ne kadar davacı vekili müvekkilinin kandırıldığını ve müvekkilinin çocuğunun kendisinden olmadığını boşanma kararı kesinleştikten sonra öğrendiğini bu nedenle protokolün şartların değişmesi sonucu geçersiz olduğundan sebepsiz zenginleşme hükümleri dikkate alınarak boşanma sırasında ödediği tazminatın iadesini istemiş ise de Yargıtay 2. HD'nin 2020/1714 Esas, 2020/5488 Karar sayılı ilamında anlaşmalı boşanma ve protokol hükümleri çerçevesinde boşanmanın fer'ileri yönünden verilen hükümler ile ilgili " ......Anlaşmalı boşanma Türk Medeni Kanunu’nun 166/3. maddesinde düzenlenmiş olup, evlililiğin en az 1 yıl sürmüş olması, tarafların boşanma ve boşanmanın ferileri olan velayet, nafaka (TMK 169- 175) ve maddi ve manevi tazminat (TMK. 174/1- 2) hususunda anlaşması ve bu anlaşmanın hakim tarafından kabul edilmesi zorunlu unsurlarını barındırır....

      Sözleşme ile kararlaştırılmış ve hakim tarafından onaylanmış olan iradın, yasada aranan şartlar gerçekleşmeden tamamen kaldırılmasını ya da indirilmesini istemek hakkın kötüye kullanılması mahiyetini arz eder. Davacı aleyhine hükmedilen iştirak nafakasının hükmedildiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman içinde müşterek çocuğun büyüdüğü, bunun doğal sonucu olarak ihtiyaçlarının da arttığı, nafaka yükümlüsü davacının ise ekonomik durumundaki değişikliklere kendisinin neden olduğu, kaldı ki anlaşmalı boşanma tarihinde dahi memuriyetten ayrıldığı ve bu koşullarda anlaşmalı boşanma protokolü ile belirlenen iştirak nafakasını ödemeyi kabul ettiği anlaşılmaktadır....

      Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK.nun 166/1- 2. mad.) olarak görülmesi gerekir....

      UYAP Entegrasyonu