Davalı, cevap dilekçesi sunmamış;aşamalarda vekili aracılığı ile tespit edilen beyanlarında ise davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; ... 1.İcra Müdürlüğü’nün 2014/10145 E. sayılı icra takip dosyasında davacının davalıya 785,71 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, birikmiş nafaka alacağından borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama usulüne dair 4787 sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabı ile (3.kısım hariç) 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun kapsamındaki Aile Hukukundan doğan dava ve işler Aile Mahkemelerinde görülür....
Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmelerini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMY m. 166/1- 2) olarak görülmesi gerekir. Açıklanan nedenle mahkemece taraflara iddia ve savunmalarının dayanağı bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini içeren beyan ile iddia ve savunmanın dayanağı olarak ileri sürülen her bir vakıanın ispatını sağlayacak delillerini sunmak ve dilekçelerin karşılıklı verilmesini sağlamak üzere süre verilip ön inceleme yapılarak tahkikata geçildikten sonra usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekmektedir....
Mahkemece, Türk Medeni Yasası'nın 166/3. maddesi gereği tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmiş, davalı koca tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmelerini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMY m. 166/1- 2) olarak görülmesi gerekir....
Dava, anlaşmalı boşanma istemine ilişkindir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Böyle bir durumda, davaya “çekişmeli boşanma” (TMK md.166/1,2) olarak devam edilmesi, buna bağlı olarak da mahkemece, taraflara iddia ve savunmalarının dayanağı bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini içeren beyan ile iddia ve savunmanın dayanağı olarak ileri sürülen her bir vakıanın ispatını sağlayacak delillerini sunmak ve dilekçelerin karşılıklı verilmesini sağlamak üzere süre verilip ön inceleme yapılarak tahkikata geçildikten sonra usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekmektedir....
Aile Mahkemesi'nce, HMK'nın 12. maddesi gereğince taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkili olduğu ve dava konusu edilen taşınmazların ... ilinde bulunduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 2. Aile Mahkemesi'nce, kesin yetki kuralının geçerli olmadığı davalarda davacının genel yetki kuralı çerçevesinde birden fazla yetkili mahkemeden birini seçmiş olması halinde o mahkemenin yetkili olacağı hususu dikkate alınarak dosyada davalının usulünce bildirdiği yetki itirazı olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. Anlaşmalı boşanma davalarında boşanma protokolünden kaynaklı anlaşmazlıklarda taşınmazının aynının bulunduğu yer mahkemesi yetkili olmayıp genel yetki kuralı geçerlidir. Somut olayda davanın ... 18....
Aile Mahkemesi'nin 2017/599 E sayılı dosyası ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, davalı kocanın davacı eşini istemediğini ve davacının da medeni bir şekilde boşanmak adına anlaşarak boşanma davası açtığını ancak davalının boşandıktan 15 gün sonra kapı komşusu ile evlendiğini ve böylece davacının uzun zamandır aldatıldığını ve davalı yanca bu durumun profesyonelce gizlendiğini öğrenmiş olduğunu, bu hali ile boşanma ve eki anlaşmanın davalının hileli davranışları ile gerçekleştiğini ve davacının iradesinin sakatlandığını belirterek davacı lehine aylık 1.500,00TL tedbir ve 2.000,00TL yoksulluk nafakası ile, dava dilekçesinde ayrıntısı ile belirtikleri ziynetlerden kaynaklı fazla hakları saklı kalarak 1.000,00TL maddi tazminat ve mal rejiminden kaynaklı alacakları için de şimdilik 1.000,00TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Davayı sonuçlandırmaya yeterli kesin delilin varlığı tespit ediliği için davacı tarafın talep ettiği deliller toplanmaksızın; davacının anlaşmalı boşanma davasındaki beyanı ve anlaşmalı boşanma protokolü ile bağlı olduğu, gelecekte mal rejimine yönelik dava açma hakkını kullanmasının dürüstlük kuralına aykırı olacağı" gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. TMK'nın 166/3.maddesi uyarınca anlaşmalı boşanma kararı için; eşlerin boşanma ve boşanmanın eki niteliğindeki hususlarda anlaşmış olmaları gerekir. Mal rejiminin tasfiyesi boşanmanın eki niteliğinde olmadığından, anlaşma gerekli değildir. Ancak anlaşma olduğu takdirde boşanmayla birlikte hüküm altına alınmasına yasal bir engel yoktur. Kural olarak, anlaşmalı boşanma davasında taraflar arasında akdedilmiş olan boşanma protokolünde yer alan mal rejimi hukukundan kaynaklanan anlaşma maddelerinin mahkeme kararında yer alması veya protokolün mahkemece onaylanması gerekir....
Davalı 3.kişi vekili, haczin müvekkiline ait evde yapıldığını, boşanma kararı ile haczedilen malların müvekkiline bırakıldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı borçlular davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece haczin davalı 3.kişiye ait evde yapıldığı, borçlu ile 3.kişinin 13.03.2009 tarihinde boşandıkları, mahcuzların 3.kişiye kalacağının boşanma ilamı ile protokole bağlandığı, borçlunun haciz adresinden başka bir adreste ikamet ettiği gerekçesiyle davanın reddine ve haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, alacaklının İİK'nun 99. maddesine dayalı istihkak davasına (istihkak iddiasının reddi istemiyle açılan) ilişkindir. Davalı 3.kişi ile borçlu ..., karı koca olup taraflar ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten sonra anlaşmalı olarak boşanmışlardır. Boşanma kararı tarafların isteğine bağlı verildiği davalı 3.kişi (kadın) nafaka talebinde bulunmamıştır....
Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1- 2) olarak görülmesi gerekir. Açıklanan sebeple ilk derece mahkemece taraflara iddia ve savunmalarının dayanağı bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini içeren beyan ile iddia ve savunmalarının dayanağı bütün vakıanın ispatını sağlayacak delillerini sunmak, dilekçelerin karşılıklı verilmesini sağlamak üzere süre verilip ön inceleme yapılarak tahkikata geçildikten sonra usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmek (Yargıtay 2....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/01/2021 NUMARASI : 2021/44 ESAS 2021/22 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Anlaşmalı)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 26/08/2000 tarihinde 2001 doğumlu Gülsine İleri isimli müşterek çocuklarının bulunduğunu, çeşitli sebepler ile evliliklerini yürütemediklerini, bu sebepler ile sundukları protokol doğrultusunda anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmesine talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı erkek cevap vermemiştir....