Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Babalık Davası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı ... vekili Av. ...’ün dosya içerisinde bulunan vekâletnamesi genel vekâletnamedir. Davalı tarafından 10.01.2022 tarihinde vekilinin kendisini babalık davasında temsile yetkili olduğuna dair dilekçe verdiği görülmekle birlikte dilekçeyi veren kişinin kimlik tespiti yapılmadığı anlaşılmaktadır....
Çocuklarla kişisel ilişki kurulurken; analık ve babalık duygularının tatmini yanında çocuğun bedeni, fikri ve ahlaki gelişimi ile yüksek yararının da gözetilmesi gerekir. Değişen yıllarda her zaman istenebilir. Mahkemece tarafların kusur durumları, uzman raporu, idrak çağında olan müşterek çocuğun açıkladığı görüşü ve çocuğun yüksek yararı gözetilerek davacı baba ile bu aşamada kişisel ilişki kurulmaması gerekirken (TMK.md.324), yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169)....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/11/2018 NUMARASI : 2018/1065 2018/913 DAVA KONUSU : Analık Davası KARAR : Adana 7. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Adana 8....
ve babalık duygularının tatmininin de göz önüne alınması gerekir....
Velayet kendisine verilmeyen taraf ile ortak çocuk arasında kurulacak kişisel ilişki de çocukların üstün yararı yanında analık ve babalık duygularının da tatmin edilmesi gerekmektedir. Davalı baba ile ortak çocuk Melisa arasında kişisel ilişki tesis edilirken sadece iki haftada bir ve bayramlar dikkate alınarak yaz tatilinde ve yarı yıl tatilinde kişisel ilişki kurulmaması babalık duygularını tatmin etmekten uzaktır. Ancak, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m.438/7)....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, tazminatlar ve nafakaların miktarı ile kişisel ilişki yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, nafakalar, tazminat taleplerinin reddi, velâyet ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadının tüm, davalı-karşı davacı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velâyet kendisine verilmeyen taraf ile ortak çocuklar arasında kurulacak kişisel ilişkide çocukların üstün yararı yanında analık ve babalık duygularının da tatmin edilmesi gerekmektedir...
Kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Davalı baba ile velayetleri anneye bırakılan ortak çocuklar arasında mahkemece kurulan kişisel ilişki babalık duygularını tatmin edecek yeterlilikten uzaktır. Bu sebeple yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı ise de; bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün de düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK m. 438/7). SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. bendininin ve 3. bendinin hükümden tamamen çıkarılması ile 1. bent olarak " Davanın KABULÜ ile, tarafların müşterek çocukları ... 17/11/2008 doğumlu .... T.C. Kimlik Numaralı ...'ın,... 17/11/2008 doğumlu ... T.C. Kimlik Numaralı ...'ın ve ... 01/12/2010 doğumlu ... T.C. Kimlik Numaralı ...'ın ... T.C. Kimlik Numaralı davalı ...'da bulunan velayetlerinin değiştirilerek ... T.C. Kimlik Numaralı davacı anne ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; tüm yönlerden, davacı kadın tarafından katılma yoluyla; tazminat ve nafaka miktarları ile kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayet kendisine verilmeyen taraf ile ortak çocuk arasında kurulacak kişisel ilişki de çocukların üstün yararı yanında analık ve babalık duygularının da tatmin edilmesi gerekmektedir....
Kişisel ilişki kurulmasındaki amaç, analık ve babalık duygularının tatmini yanında çocuğun psikolojik ve sosyal gelişiminin sağlanmasıdır. Çocuğun, gözetim olmaksızın ana veya babasından biriyle kişisel ilişkisinin sürdürülmesi, onun yüksek yararına değilse, gözetim altında kişisel ilişki kurma imkanı öngörülebilir (Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.4/3, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 30.1.2012 gün ve 2011/12727-1614 sayılı ilamı). Aksi halde gözetim altında kişisel ilişki, çocuk ile velayet kendisinde olmayan baba arasındaki bağların güçlendirilmesi amacına aykırı düşer. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden davalı-karşı davacı babanın ortak çocuğa karşı olumsuz bir tutum veya davranışının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece kişisel ilişki kurulurken çocuğun 18 yaşını doldurana kadar ayrı ayrı kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre davalı kadının tüm, davacı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kişisel ilişki analık, babalık duygularını tatmin edecek yeterlikte ve süreyle kurulmalıdır. Velayet kendisine verilmeyen baba ile müşterek çocuk arasında kurulan kişisel ilişki gerek babalık duygularının tatmini, gerekse çocuğun babaya olan güven ve sevginin kazanılması için yetersiz olup, daha uzun süreli kurulmalıdır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilmiş şekliyle onanmasına karar vermek gerekmiştir....