nın evlat edinilmesinde ana baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesince, evlat edinmede ana baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenen küçüğün kuruma yerleştirilmiş olduğundan TMK'nin 312/1 hükmü gereği rızanın aranmaması kararının ancak evlat edinme işlemleri sırasında verilmesinin mümkün olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi üzerine, davacı vekilince istinaf isteminin esastan red kararı temyiz edilmiştir....
nin evlat edinilmesinde ana baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesince, evlat edinmede ana baba rızasının aranmamasına karar verilmesi istenen küçüğün kuruma yerleştirilmiş olduğundan TMK'nin 312/1 hükmü gereği rızanın aranmaması kararının ancak evlat edinme işlemleri sırasında verilmesinin mümkün olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi üzerine, davacı vekilince istinaf isteminin esastan red kararı temyiz edilmiştir....
Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocuk ile babası arasında yeterli kişisel ilişki kurulamadığı taktirde güven duygusunun oluşamayacağı açıktır. Somut uyuşmazlıkta, dosya içerisindeki bilgi ve beyanlar birlikte değerlendirildiğinde baba ile ortak çocuklar arasında babalık duygularının tatmini ve güven duygusunun gelişmesi açısından "uygun süreli" kişisel ilişki tesisi gerekirken talebin reddine karar verilmesi bozmayı gerektirir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, 2....
Soy bağının reddi davası TMK’nın 286. maddesine göre, ancak baba ve çocuk tarafından açılabilir. Baba ve çocuğun dava hakları birbirinden bağımsız haklardır. Söz konusu maddeye göre kocanın açtığı soy bağının reddi davasında davalı ana ve çocuk iken, çocuğun açtığı soy bağının reddi davasında, davalı ana ve koca olmak zorunda ve davalılar zorunlu dava arkadaşıdırlar. Soy bağının reddi davalarında görevli mahkeme 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4. maddesi uyarınca aile mahkemesidir. Baba ile soy bağının kurulmasını sağlayan ana ile evliliğin çocuğun doğumundan sonra yapılması halinde, TMK’nın 293. maddesi uyarınca evlilik dışında doğmuş olan ortak çocuklarını, evlenme sırasında veya evlenmeden sonra, yerleşim yerlerindeki veya evlenmenin yapıldığı yerdeki nüfus memuruna bildirerek baba ile soy bağını kurmaları mümkündür....
Dairesi'nce verilen mirasçılık belgesine göre murisin bekar ve çocuksuz ölmesi sebebiyle ülkede geçerli şeriat hükümlerinin uygulanması sonucunda mirasının aynı ana-babadan olan kardeşleri ... ve ....'nin mirasçı kabul edildiğini, oysa muris adına kayıtlı Türkiye'de bulunan taşınmaz mallar hakkında Türk Hukukunun uygulanması gerektiği, murisin ana ayrı baba bir başkaca kardeşlerinin bulunduğunu, kendisinin de murisin ana ayrı baba bir kardeşi ...'ın oğlu olduğunu, söz konusu taşınmazın intikali için Türk Hukukunun uygulanarak kendisinin de mirasçı olduğunu gösterir mirasçılık belgesi verilmesini talep etmiştir. Murisin ana ayrı baba bir kardeşlerinin bir kısım mirasçıları da aynı taleplerle davaya katılmışlardır. .....'i Mahkemesince verilen mirasçılık belgesine göre mirasçı kabul edilen .... mirasçıları da davaya katılarak davanın reddini savunmuşlardır....
Bu suçlar ancak velayet yetkisi elinden alınmış olan ana veya baba ya da üçüncü derece dahil kan hısmı olan kişilerdir. Somut olayda, baba olan sanığın her ne kadar velayet yetkisi elinden alınmış değilse de, çocuğun 3. dereceye kadar olan kan hısımları içerisinde yer alması karşısında, sanığın gayri resmi birlikteliğinden olan ve tanıma yoluyla nüfusuna kaydettirdiği Tamer'in kanuni temsilcisi olan ...'nın rızası dışında evinde tuttuğu olayda fiilin 5237 sayılı Kanun'un 234 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur. V. KARAR Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Cumhuriyet savcısının ve sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17....
a ait ana, baba ve kardeşlerini gösterir aile nüfus kayıt örneğinin gönderilmesi istenmesine rağmen gönderilmediği anlaşılmıştır. Bu defa yeni bir yazışmaya meydan verilmeden mahalline iade kararının gereği yerine getirilerek, davacının murisi ...'ın ana, baba ve kardeşlerini gösterir aile nüfus kayıt örneğinin nüfus müdürlüğünden temin edilerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 23.09.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Evlat Edinmede Ana-Baba Rızasının Aranmaması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık, hüküm ve temyiz, evlat edinmede ana-baba rızasının aranmamasına ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren 20.01.2017 tarih 2017/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 18.10.2017 (Çrş.)...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Evlat Edinmede Ana - Baba Rızalarının Aranmaması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık, hüküm ve temyiz evlat edinmede ana-baba rızalarının aranmamasına ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren 20.01.2017 tarih 2017/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 18.10.2017 (Çrş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davadan dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 1-Hissedarlardan ...’in ölü olduğu anlaşıldığından veraset ilamının temin edilerek gerekçeli kararın mirasçılarının tamamına tebliğ edilip temyiz süresinin beklenmesi, 2-Davada taraf gösterilen ana adı Ayşe baba adı ... ..... ve mirasçılarının dava konusu parselde hissedar olmadıkları ana adı .. baba adı ... hissedar ...’in halen hayatta olduğu anlaşıldığından ...’e gerekçeli karar tebliğ edilerek temyiz sürelerinin beklendikten sonra Dairemize gönderilmesi üzere dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 16.01.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....