WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacı ... vd. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 12/03/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen 15/03/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız el koyma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, idari yargının görevli bulunduğu gerekçesiyle yazılı biçimde karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz olunmuştur. Gümrük kaçağı olduğu iddia edilen tıbbi cihazlara el konulması, Adli Yargı düzeni içerisinde yer alan ....kararına dayanmaktadır....

    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : İddianamede ve gerekçeli kararda belirtilen 1-4-5-6-9-11-12-13-15-16-17-18-23-24-25-26-27, 28-29-30-31-32-33-34-36-37-38 ve 40 no'lu olaylara ilişkin olay tutanakları, arama ve el koyma işlemine ilişkin evraklar ile ekspertiz raporlarının aslı veya onaylı suretlerinin dosya arasında bulunmadığı anlaşıldığından; Olay tutanakları, arama ve el koyma işlemine ilişkin evraklar ile ekspertiz raporlarının aslı veya onaylı suretlerinin dosya içine konulmasının sağlanması için dosyanın incelenmeksizin Cumhuriyet Başsavcılığı'na İADESİNE, 29/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca acele kamulaştırma nedeni ile değer tespiti ve taşınmaza el koyma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın husumet (sıfat yokluğu) nedeniyle reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- Talep 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca acele kamulaştırma nedeni ile değer tespiti ve taşınmaza el koyma istemine ilişkindir. Mahkemece talebin husumet (sıfat yokluğu ) nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir....

        Davacının tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddine ilişkin hüküm davacı vekili, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5320 sayılı Kanunun 6. maddesindeki Ceza Muhakemesi Kanununun 141 ila 144. madde hükümlerinin 1 Haziran 2005 tarihinden itibaren yapılan işlemler hakkında uygulanacağı, bu tarihten önceki işlemler hakkında ise, 466 sayılı Kanun Dışı Yakalanan veya Tutuklanan Kimselere Tazminat Verilmesi Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağının belirtilmiş olması karşısında; yapılan işlemden kasıt 10.08.2003 tarihinde davacı aracına el koyma olup, el koyma nedeniyle maddi tazminat isteminin 466 sayılı Kanunun 1. maddesinde düzenlenmediği gözetilerek davanın reddi yerine yazılı şekilde tazminat hükmedilmesi, Kanuna aykırı davacı vekili ile davalı vekilinin t emyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321...

          GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Oluş ve dosya kapsamına göre, olay tarihinde oluşturulan uygulama noktasına gelen kargo kamyonunun mühürlerinin sökülerek içindeki kargoların dedektör köpek tarafından kontrol edildiği, telis çuvala tepki vermesi üzerine kamyonun, Trafik Tescil Şube Müdürlüğü bahçesine çekildiği ve üzerinde kargo etiketi çuvalın ve çuval içerisinde bulunan kutunun kolluk görevlileri tarafından açıldığı, suça konu uyuşturucu maddenin bulunduğu sonrasında ise nöbetçi Cumhuriyet savcısı ile telefon görüşmesi yapıldığı anlaşılmakla; kargoda CMK’nın 129. maddesi uyarınca yapılan arama ve el koyma işlemi esnasında, suç tarihinde yürürlükte bulunan CMK’nın 129. maddesine aykırı şekilde kargo paketinin kolluk görevlilerince açılmış olması nedeniyle yapılan arama ve el koyma işleminin usule aykırı olduğu bu nedenle hukuka aykırı şekilde ele geçen maddenin hükme esas alınamayacağı gözetilmeden sanıkların beraati yerine mahkûmiyetlerine karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri...

            Davacının tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddine ilişkin hüküm davacı vekili, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5320 sayılı Kanunun 6. maddesindeki Ceza Muhakemesi Kanununun 141 ila 144. madde hükümlerinin 1 Haziran 2005 tarihinden itibaren yapılan işlemler hakkında uygulanacağı, bu tarihten önceki işlemler hakkında ise, 07.05.1964 tarihli ve 466 sayılı Kanun Dışı Yakalanan veya Tutuklanan Kimselere Tazminat Verilmesi Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağının belirtilmiş olması karşısında; yapılan işlemden kasıt 29.08.2002 tarihinde davacı araçlarına el koyma olup, el koyma nedeniyle maddi tazminat isteminin 466 sayılı Kanunun 1. maddesinde düzenlenmediği gözetilerek davanın reddi yerine yazılı şekilde tazminat hükmedilmesi, Kanuna aykırı davacı vekili ile davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesiyle halen yürürlükte bulunun 1412 sayılı CMUK'un 321...

              Davacının tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddine ilişkin hüküm davacı vekili, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5320 sayılı Kanunun 6. maddesindeki Ceza Muhakemesi Kanununun 141 ila 144. madde hükümlerinin 1 Haziran 2005 tarihinden itibaren yapılan işlemler hakkında uygulanacağı, bu tarihten önceki işlemler hakkında ise, 07.05.1964 tarihli ve 466 sayılı Kanun Dışı Yakalanan veya Tutuklanan Kimselere Tazminat Verilmesi Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağının belirtilmiş olması karşısında; yapılan işlemden kasıt 22.09.2004 tarihinde davacı aracına el koyma olup, el koyma nedeniyle maddi tazminat isteminin 466 sayılı Kanunun 1. maddesinde düzenlenmediği gözetilerek davanın reddi yerine yazılı şekilde tazminat hükmedilmesi, Kanuna aykırı davacı vekili ile davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesiyle halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi...

                Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/155 Esas – 2015/359 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının silahlı terör örgütü üyeliği suçundan yargılandığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 19.11.2015 tarihinde kesinleştiği, 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununa tabi olduğu anlaşılmakla; Davacının haksız arama, el koyma, adli kontrol tedbiri uygulandığı, Hakim ve Cumhuriyet savcılarının eylem ve işlemleri nedeniyle CMK’nın 141/3. maddesi gereğince 300.000 TL manevi tazminatın arama ve el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, davacı hakkında tazminat isteme koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                  Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 30.03.2005 tarihinde davacıya ait araca el koyma nedeni ile yatırılan nakdi kefalet (güvence) bedelinin, yatırıldığı tarih ile iade edildiği tarih arasındaki sürede işleyecek, faiz talebine dair davada, el koyma nedeniyle tazminat isteminin 466 sayılı Kanunun 1. maddesinde düzenlenmediği gözetilerek, bu konudaki talebin genel hükümlere göre hukuk mahkemelerinde talep edilebileceği nedeniyle davanın reddine kararı verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle kısmen kabulüne karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 11.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davası ile birleştirilen 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Asıl dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, birleşen dava yönünden kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat birleştirilen dava ise 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu