"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davanın reddi Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Tazminat talebinin dayanağı olan Kocaeli 1....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 3.698,12 TLmaddi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Petrol kaçakçılığı suçundan 03.07.2012-29.01.2014 tarihleri arasında 605 gün süreyle davacılarak ait toplam miktarı 14.600 kg olan asfalt ürüne el konulması nedeniyle 15.000 TL maddi tazminat talebine ilişkin davada, yerel mahkemece el konulan ürünün el koyma tarihindeki fiyatı üzerinden iade tarihine kadar geçen süreye kadar işleyecek yasal faiz miktarı olan 3.698,12 TL’nin maddi tazminat miktarı olarak ödenmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Sulh Ceza Mahkemesinin 200/473 sayılı değiş iş sayılı kararı ile 02/04/2009 tarihi itibariyle el konulup, el koyma tarihinde davacının hesabında işlem yapamaz hale geldiği, Şişli Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2009/1008 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sırasında, 07/08/2009 tarihin de el koyma tedbirinin kaldırıldığı, davacının bahse konu dosyada sanık statüsünde bulunmadığı görülmekle birlikte, tazminata esas dosya üzerinde verilen beraate ilişkin kararın kesinleşip kesinleşmediği araştırılmadan, yargılamaya devamla, davacının tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi, 2-Hükme esas alınan borsa ve sermaye piyasası uzmanı ... tarafından düzenlenen 12/07/2016 tarihli raporun 6. sayfasındaki tabloda 01/04/2009 tarihinde davacının portföyünde ... TL değerinde hisse senedi bulunduğu, bu raporun sonuç bölümünde ise aynı tarihte ......
geriye doğru 5 yılı (2015- 2019) kapsamakta olup acele el koyma kararı ise 16/01/2012 tarihinde verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : 466 sayılı Kanuna göre tazminat Hüküm : Davanın Reddi Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacının aracına el konulduğu tarih 28.04.2004 olup, bu tarih itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanun hükümlerine göre el koyma nedeniyle tazminata hükmedilemeyeceği nedeniyle davanın reddine ilişkin hükümde isabetsizlik bulunmadığından, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
2005 tarihinden itibaren yapılan işlemler hakkında uygulanacağı, bu tarihten önceki işlemler hakkında ise, 07.05.1964 tarihli ve 466 sayılı Kanun Dışı Yakalanan veya Tutuklanan Kimselere Tazminat Verilmesi Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağının belirtilmiş olması karşısında; yapılan işlemden kasıt 24.02.2004 tarihinde davacının aracına ve içindeki mala el koyma olup, el koyma nedeniyle maddi tazminat isteminin 466 sayılı Kanunun 1. maddesinde düzenlenmediği, bu tarihten önce yapılan işlemlere ilişkin tazminat davalarının genel hükümlere göre görülmesi gerektiği gözetilerek davanın reddi yerine, yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 03.02.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
nin davacıya ait aracı kullanmaları nedeniyle, davacı yönünden sadece tayin ve tespit edilen maddi zararının tazminine karar verilmesi gerekirken, haksız el koyma nedeniyle manevi tazminat şartlarının oluşmayacağı gözetilmeden, davacı yararına ayrıca manevi tazminata hükmedilmesi, 2-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun dairemizce de benimsenen 20.09.2005 gün, 2005/1-88 esas ve 2005/98 sayılı kararında belirtildiği üzere; davayı vekil ile takip eden davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/4. maddesi ve tarifenin üçüncü kısmı gereğince, ikinci kısmın ikinci bölümünün onuncu sırasındaki ücretten az olmamak üzere vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, dilekçe yazım ücretine hükmedilmesi, 3-Dava dilekçesinde el koyma tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmasına karşın, davacı lehine hükmolunan maddi ve manevi tazminatlar için, tutuklamanın son bulduğu tarihten itibaren faize hükmedildiğinin belirtilmesi suretiyle karışıklığa neden olunması, İsabetsiz...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki amulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili için açılan ilk davada saklı tutulan ve sonradan açılan ek davada Kamulaştırma Kanununun 38. maddesi uyarınca reddedilen bölümün bedelinin 5999 sayılı yasa uyarınca tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince yapılan inceleme sonucunda davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
konulması sebebiyle, uzlaşma talebine rağmen, uzlaşma sağlanamadığı takdirde, sadece tazminat davası açılabilir, tazminat davası dışındaki (Men-i Müdahale, Ecrimisil ve benzeri) davalar açılamayacağını, 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Ve Diğer Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun geçici 2. maddesi gereğince, Kamulaştırma Kanununun Geçici 6. maddesi hükmü, 04/11/1983 tarihinden sonra el atılan yerler içinde uygulanması gerektiğinden, ortada söz konusu parsel için bir el atma veya kamulaştırma işlemi yapılmadığından dolayı bu nedenle ecrimisil talebinin reddi gerekeceğini, 16/05/1956 gün ve 1 Esas-6 Karar Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre taşınmazına kamulaştırma yapılmadan el konulan mülk sahibi, el atan idare aleyhine men'i müdahale davası açabilir veya bu eylemli duruma razı ise; taşınmazın dava günündeki bedelini isteyebileceğini, diğer bir deyişle içtihadı...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının davasının kısmen kabulüyle; 32.058 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Tazminat talebinin dayanağını oluşturan Edirne 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/552 esas sayılı dosyası kapsamında, davacı şirkete ait olan kamyona 5607 sayılı Kanuna muhalefet suçundan yürütülen soruşturma kapsamında 23/09/2009 tarihinde el konulup, akabinde gümrük idaresi tarafından kamyonun 25/04/2012 tarihinde 53.192 TL'ye tasfiye edildiği, Edirne 2....