Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/402 Esas - 2013/318 Karar sayılı ceza dosyası incelendiğinde, ruhsat sahibi davacı olan 06 BA 0734 plaka sayılı araca 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan yürütülen soruşturma kapsamında 22.12.2009 tarihinde fiilen el konulup, 27.11.2015 tarihinde teslim edildiği, yapılan yargılamada iyi niyetli üçüncü kişiye ait olması nedeniyle aracın müsaderesi talebinin reddine ve sahibine iadesine dair karar verildiği, kararın 06.10.2015 tarihinde kesinleştiği, Davacının 160.140,51 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminatın el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, manevi tazminat talebinin reddi ile 156.640,51 TL maddi tazminatın el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine davacı vekili ve davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince duruşma açılıp, manevi tazminat yönünden kurulan hüküm...

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki amulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı ... vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir....

      teslim aldığı, 29.09.2004 - 10.02.2005 tarihleri arasındaki el koyma tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanuna tabi olduğu anlaşılmakla; Davacının 82.145,93 TL maddi tazminatın el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, davacının yürütülen soruşturmanın tarafı olmadığı ve kendisine karşı yapılmış bir işlem bulunmadığından tazminat isteme koşullarının oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş olup, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanunun 18. maddesi ile 07.05.1964 gün ve 466 sayılı Kanun Dışı Yakalanan ve Tutuklanan Kimselere Tazminat verilmesi hakkındaki Kanunun yürürlükten kaldırıldığı, 5271 sayılı CMK'nın yedinci bölümünde, Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat ana başlığı altında, 141 ila 144. maddelerinde, tazminat isteme koşulları ve sonuçlarının yeniden kapsamlı bir şekilde düzenlendiği ve 5320...

        hesaplanması Mahkememizce kabul görmemiş ve raporda da belirtildiği gibi, el koyma nedeniyle meydana gelen maddi talebi karşılayacak veri olmadığından hesaplama yapılamadığı tespitleri de dikkate alınarak, söz konusu haksız el koyma sebebiyle davacının maddi zarara uğradığı hususunu davacı depoda muhafaza iddialarını somut delillerle ispat edememiş olup, bu sebeple davacının söz konusu el koyma nedeniyle maddi zarara uğradığı talebini ispat edemediğinden, maddi tazminat talebi yönünden davanın reddine, manevi tazminat yönünden ise davalı taraf söz konusu el koymayı kendi tasarımının taklit edildiği iddiasıyla soruşturma makamlarından talep etmiş ve bu kapsamda el koyma işlemlerinin Küçükçekmece 3....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 683,03 TL maddi ve 300,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1- Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde; Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 4.270,00 TL olduğu ve 5607 Sayılı Yasaya Muhalefet suçundan davacıya ait 7.500 litrelik yağa 12.05.2014 – 30.09.2014. tarihleri arasında 141 gün süre el konulan davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 983,03 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle; Davalı vekilinin temyizinin katılma yolu ile yapılmadığı dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak...

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda "Davanın kabulü ile, Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tespit edilen 215.268,51 TL toplam kamulaştırmasız el atma tazminatı bedelinden Nizip 2....

            Dava konusu taşınmazlara ilişkin idarenin Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca acele el koyma talep ettiği ve 2008 tarihinde bedeli karşılığı Mahkemece acele el koyma kararı verildiği anlaşıldığından, davalı idarenin bu durumda haksız el atmasından bahsedilemeyeceği, bu nedenle de acele el koyma tarihinden itibaren istenilen ecrimisil talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 05/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, hidrolik transmisyon yağın el koyma tarihindeki değerinden, 26.771,64 TL'lik tasfiye bedelinin mahsup edilmesi suretiyle belirlenen miktarın maddi tazminat kapsamında hüküm altına alınması gerektiği gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine, yerel mahkemece duruşma açılıp, manevi tazminat talebinin reddine, 36.225,36 TL maddi tazminatın el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak hüküm kurulmuş; karar davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan bilgi ve belgelerden, kamulaştırma evrakının bir kısım davacılar murisi...'ın bizzat kendisine 17/11/1983 tarihinde tebliğ edildiği anlaşıldığından... mirasçıları yönünden geçerli bir kamulaştırmanın varlığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Doğru görülmemiştir....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davanın reddi Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Tazminat talebinin dayanağı olan Çukurca Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/60 Esas – 2010/18 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, kaçakçılık suçundan davacıya ait 9.000 adet şerit metreye 24.11.2005 – 06.02.2006 tarihleri arasında 2 ay 13 gün el konulduğu, yapılan yargılama sonunda davacının beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 14.03.2012 tarihinde kesinleştiği, el koyma tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununa tabi olduğu anlaşılmakla; Davacının 26.000 TL maddi tazminatın el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, davacıya ait malların tamamının...

                    UYAP Entegrasyonu