Davacı, adına kayıtlı 34 XX 169 plakalı araca 13/11/2000 tarihinde el konulduğunu, yargılama sonunda şirketin yetkilisi hakkında açılan ceza davasın da zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilerek aracın iadesine karar verildiğini, kararın Yargıtayca onanarak kesinleştiğini, söz konusu araca elkoyma tarihi ile iade tarihi arasındaki sürede kullanamamaktan dolayı şimdilik 20.000TL kazanç yoksunluğu zararı ile, aracın el koyma süresi sonunda hurda haline dönüşmesi ve kullanılamaz hale dönüşmesi nedeniyle 51.250TL araç zararı ile, 10.000TL manevi tazminatın haksız el koyma tarihinden itibaren yasal faizi ile ödetilmesini istemiş, davalı vekili ise yargı yolu, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak davanın reddini istemiştir....
Davacı, haksız el koyma nedeniyle uğradığı zararın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ödetilmesini istemiş olup, mahkemece hüküm altına alınan tazminatın istem gibi olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ödetilmesine karar verildiğine göre el konulan su dolu damacanalara ilişkin su ve damacana bedellerinin teslim edilme tarihine göre yasal faiz güncellenmesi nedeni ile fazla miktarda tazminata hükmedilmesi doğru değildir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Dava Tarihi : 11/03/2013 Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 81.092,00 TL maddi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Bozma ilamına uyularak yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı ve davacı vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Davacı vekilinin, hükmedilen tazminat miktarına el koyma tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasını talep etmiş olmasına karşın, dava tarihi olan 11/03/2013 tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat talebi yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, kararı verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kamulaştırmasız el atma bedeli yönünden vazgeçme nedeniyle reddine, ecrimisil yönünden kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat talebi yönünden davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebi yönünden ise kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : Davanın reddi Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Tazminat talebinin dayanağı olan Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/313 Esas – 2014/512 Karar sayılı ceza dosyası incelendiğinde, 5607 sayılı Yasaya Muhalefet suçundan davacının evinde yapılan aramada 12.05.2014 tarihinde suç unsuru olduğu gerekçesiyle 7.500 litrelik yağa el konulduğu, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 09.09.2014 tarihinde kesinleştiği, el konulan yağın davacıya 30.09.2014 tarihinde teslim edildiği, el koyma tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu, Davacının 10.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesi talebine ilişkin söz konusu...
ile ilgili maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ve kısmen reddi ile 35.864,66 TL maddi tazminatın talep nedeniyle el koyma tarihi olan 02.05.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacıya ait aracın yedieminde tutulduğu süre boyunca araçta meydana gelen değer kaybına ilişkin maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ve kısmen reddi ile 20.500 TL maddi tazminatın aracın sahibine iade edilmesi yönündeki kararın kesinleştiği tarih olan 18.03.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebine ilişkin olarak ; davacının uğramış olduğu haksız gözaltı, tutuklama ve el koyma nedeni ile manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ve kısmen reddi ile 5.000 TL manevi tazminatın talep nedeniyle göz altı tarihi olan 01.05.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
haksız arama veel koyma nedeniyle uğramış olduğu zararın 46.492,07 TL olduğu" belirtilmiştir....
gördüğü zarar değerlendirildiğinde fazladan iade aldığı tespit edilmiş olmakla, mahrum kar kaydının 17.626,89 TL el konulan ürünlere değer kaybı nedeniyle uğradığı zararın 28.765,18 TL olduğu bildirilmiş olup, davalının haksız arama ve el koyma nedeniyle uğramış olduğu zararın 46.492,07 TL olduğu belirtilmiştir....
TL'nin davalıdan tahsiline, geçmiş günler faizinin ödenmesinde gecikme nedeniyle faiz yürütülemeyeceği gerekçesi ile davacının faiz isteminin reddine karar verilmiştir. Somut olayda davacı, tarafına ait olan paraya haksız olarak el konulmasından dolayı, el koyma tarihi ile iade tarihi arasındaki sürede, para üzerinde tasarrufta bulunamaması nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep etmektedir. Diğer bir deyişle dava, işlemiş faiz alacağına ilişkin olmayıp haksız fiil hükümleri uyarınca tazminat istemine ilişkindir. Davacının zararının, el konulan paranın mahrum kalınan faiz getirisi olması, alacağa faiz yürütülmesine engel değildir. Eldeki davada, paranın faiz getirisi müddeabihe dönüşmüştür....