İcra mahkemesi hakimi, tedbir kararının içeriği ile bağlı olup, asliye ticaret mahkemesinin verdiği bu tedbir kararını yorumlayamaz....
Mahkemece ihtiyati tedbir isteminin reddi üzerine bu kez ihtiyati tedbir isteyen vekili, haczedilmiş mallara ilişkin olarak değil, satış sözleşmesine konu mallara ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiş, bu istem mahkemece ihtiyati tedbir kararının temyizi olarak değerlendirilerek, temyize ilişkin usul işlemleri tamamlandıktan sonra dosya temyiz incelemesi için Dairemize gönderilmiştir. Uyuşmazlık para alacağının tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin davada talep edilen ihtiyati tedbire ilişkin olup, mahkemece davacının iddialarının yargılamayı gerektirdiği ve yargılamanın neticesini belirler şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçeleriyle ihtiyati tedbir isteminin red edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ancak para alacağı hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün olmadığından mahkemenin ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararı sonucu itibarıyla doğrudur....
Mahkemece; açılan bu tedbir nafakası davasından sonra yargılama aşamasında davalı tarafından 08.03.2010 tarihinden boşanma davası açıldığını, boşanma davasında da tedbir nafakasına hükmolunabileceği gerekçesiyle, dava tarihi olan 12.11.2009'dan boşanma davasının dava tarihi olan 08.03.2010 tarihine kadar talep gibi davacı için 200 TL, müşterek çocuk için 150 TL tedbir nafakasına hükmolunmuştur.Mahkemece, boşanma davasının açıldığı tarihe kadar tedbir nafakasına hükmolunması yerinde değildir. Zira, boşanma davasında tedbir nafakasına hükmedilip edilmediği araştırılmadığı gibi boşanma davasında tedbir nafakasına hükmedildiği anlaşılamamaktadır. Boşanma davasında, TMK. 169.maddesine göre ancak geçici olarak tedbir nafakasına hükmolunabilir. Boşanma davasında, geçici tedbir nafakasına hükmolunsa bile eldeki tedbir nafakası daha önce açıldığından icra müdürlüğünce bağımsız olarak açılıp sonuçlanan tedbir nafakası nazara alınır....
Bölüm 1/b bendi uyarınca 5.900,00 TL avukatlık ücretinin aleyhine tedbir talep edilen taraftan alınarak tedbir talep eden tarafa verilmesine, - Aleyhine tedbir istenen taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden ve ihtiyati tedbir talebi kısmen reddedildiğinden edildiğinden AAÜT 2. Kısım 1....
iddialarına itibar edilerek verildiğini, davacının yararlandığı kredi ve nakit avans kullanımlarından dolayı, bankanın riski oluştuğu halde, 30/12/2022 tarihinde davacı tarafın sebepsiz zenginleşmesine sebebiyet verecek şekilde teminatsız tedbir kararı verilmesi kabul edilemeyeceğini, tedbir kararının uygulanmasına yönelik olarak müvekkili bankaya bildirim de yapılmadığını, sadece ara karar tebliğ edildiğini, davacının tedbir kararının uygulanmasına yönelik herhangi bir işlemi de olmadığından bu tedbir kararının İİK m. 393 gereğince ortadan kalktığının kabulü ve tespiti gerektiğini, davacının tedbir kararı verilmesine ilişkin bir talebi bulunmamasına rağmen bu defa 30/01/2023 tarihinde teminatlı olarak tedbir kararı verildiğini, yerel mahkemenin ilk tedbiri teminatsız olarak verirken ikinci tedbiri hangi gerekçeyle teminatlı olarak verdiği izaha muhtaç olmakla birlikte, işbu ikinci tedbir kararı da gerekli teminatın yatırılmadığını ve geçen süreçte tedbirin uygulanmasına yönelik herhangi...
İTİRAZ : Davalı vekili 09/07/2020 havale tarihli itiraz dilekçesinde özetle: aleyhlerine tedbir kararı verildiği için öncelikle itiraz eden (3.kişi) olarak uyap kayıtlarına gerekli eklemenin yapılmasını,müvekkili şirket aleyhine tedbir kararı alınmış olan dava dosyasının asıl davalısının DEDAŞ olduğunu, davacı tarafından dava dosyasında davalı hakkında tedbir kararı verilmesinin talep edilmiş olduğunu, müvekkili şirket aleyhine tedbir kararı verilmiş olmasının HMK 389. ve maddelerinde düzenlenen tedbire ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmiş olduğunu, zira tedbir kararının davanın tarafları hakkında verilebilmekte olduğunu, davadan önce tedbir talep edilmesi durumunda ise tedbir eden tarafın iki hafta içinde esas hakkındaki davasını açmak durumunda olduğunu, bu halde bile aleyhine tedbir kararı talep edilen taraf hakkında dava açmak zorunluluğunun bulunduğunu, tedbir talebinin taraflar arasında ve talebe bağlı olduğunu, davacısı ve davalısı olmadığı bir dosyada aleyhlerine tedbir...
Ayrıca, boşanma davasından ayrı ve bağımsız olarak açılan tedbir nafakası ile hükmedilen nafaka kaldırılıncaya kadar devam edecektir. Bu halde Beykoz Aile Mahkemesinde 2012/276 esas sayılı dosyası ile bağımsız tedbir nafakası (TMK 197 m.) davasında kadın yararına aylık 800 TL nafakaya hükmedildiği ve bu kararın kesinleştiği dikkate alınmaksızın aynı dönem için erkek aleyhine iki ayrı tedbir nafakası olamayacağı gerekçesi ile kadın aleyhine olacak şekilde aylık 800 TL olan nafakanın kaldırılması yönünde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Her ne kadar nafaka ödemesi sırasında tahsilde tekerrür oluşturulamaz ise de, 26.09.2014 tarihinden itibaren hükmolunan, miktar olarak daha az nitelikteki tedbir nafakasına ilişkin takibin iptali gerekirken bağımsız tedbir nafakası dosyasından kadın yararına hükmolunan aylık 800 TL tedbir nafakasına ilişkin takibin iptali kararı doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir....
- MUHALEFET ŞERHİ- İhtiyati tedbir isteminin reddi üzerine HMK’nun 391/3 hükmüne göre tedbir isteyene kanun yoluna başvurma hakkı tanınmış olup, kendisi dinlenmeden aleyhine tedbir kararı verilene de hem tedbire itiraz etme hem de itirazının reddi hâlinde temyiz yoluna başvurma (HMK m.394/5) imkânı öngörülmüştür. Bu nedenle tedbir kararı verilirken karşı tarafın dinlenmiş olmasının kanun yoluna başvurma imkânını ortadan kaldırdığı şeklindeki görüş taraflar arasındaki eşitlik (AY m.10) ilkesine ve hukuki dinlenilme hakkına (HMK m.27) aykırıdır. İhtiyati tedbir incelemesinin duruşmalı olarak yapılması durumunda karşı taraf HMK’nun m.394/1 hükmündeki itiraz hakkını duruşma sırasında kullanabileceği için ona yeniden (ikinci bir) itiraz hakkı tanınmamıştır....
Mahkemece mevcut delil durumuna göre ihtiyati tedbir isteminin teminat karşılığında kabulüne karar verilerek çekler üzerine ödenmemesi için ihtiyati tedbir konulmuş, karara karşı taraf itiraz etmiş, itiraz üzerine mahkemece talebin kabulü ile tedbirin kaldırılmasına dair verilen karar talep eden vekilince temyiz edilmiştir. 6100 Sayılı HMK'nın 389 ve devamı maddelerinde ihtiyati tedbir müessesesi düzenlenmiştir. 390. maddede tedbir talep edenin dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirteceği ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorunda olduğu, 397/1. maddesinde ise ihtiyati tedbir kararının dava açılmadan önce verilmesi halinde tedbir talep edenin, bu kararın uygulanmasını talep ettiği tarihten itibaren iki hafta içinde esas hakkındaki davasını açmak ve dava açtığına ilişkin evrakı, kararı uygulayan memura ibrazla dosyaya koydurtmak ve karşılığında bir belge almak zorunda olduğu aksi takdirde tedbir kendiliğinden kaldırılacağı...
tedbiren durdurulmasına ve/veya üçüncü kişilere devrinin ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine karar verilmesini istemiştir....