İHTİYATİ TEDBİR İSTEYEN : VEKİLİ KARŞI TARAF TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbir Taraflar arasında görülen ihtiyati tedbir ilişkin Ankara 2. Fikri Ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 04/01/2024 tarih ve 2024/4 Esas sayılı ara kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbir isteyen tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İhtiyati tedbir isteyen vekili, YİDK kararının iptali ve tasarımın hükümsüzlüğü istemli davada, dava konusu tasarımın 3. kişilere devrinin önlenmesi ve karşı tarafın dava konusu tasarım tescilinden doğan haklarının engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep edilmiştir....
talep ve dava etmiş, bu yönde ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir....
Davalının istinafı, İlk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması istemine ilişkindir. Geçici Hukuki Koruma tedbirlerinden olan “ihtiyati tedbir” 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389- 399. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nun 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usûle yer verilmiştir. HMK’nun 391/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına karşı ve HMK'nun 394/5. Maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararına itiraz hakkında verilen karar karşı kanun yoluna başvurma olanağı getirilmiştir....
deki nama yazılı %5 hissenin el değiştirmesi halinde ihtiyati tedbir talep eden davacının hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya tamamen imkansız hale geleceğine ilişkin yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği gözetilerek ihtiyati tedbir talep eden davacı yanın şirket hisselerine yönelik ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddi yönündeki ara kararında isabet görülmediğinden ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılmasına, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İş Mahkemesi’nin 17/11/2022 tarihli ihtiyati tedbir talebinin kabulüne dair ara kararı ve 14/12/2022 tarihli ara karar ile "Davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararına yapmış olduğu itirazının reddine" ve 17/05/2022 tarihli ara karar ile "Tedbir kararına İtiraz üzerine yapılan duruşma ve taraf vekillerinin beyanı alınmakla, Mahkememizce 17/11/2022 tarihinde verilen tedbir kararının gerekçesi ve dosyaya sunulan kayıt ve belgelere göre değiştirilmesi veya kaldırılmasına Yer Olmadığına, Davalı/İhtiyati tedbir kararına itiraz eden vekilinin itirazının Reddine" dair gerekçeli ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın "İhtiyati tedbirin şartları" başlıklı 389....
F)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: Davacı, hakkında düzenlenen kaçak tahakkuk faturası nedeniyle menfi tespit isteminde bulunarak, dava boyunca elektrik enerjisi verilmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece ihtiyati tedbir talebi teminat mukabilinde kabul edilmekle; davalının anılan bu ara karara itirazının reddi üzerine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalının istinafı, İlk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması istemine ilişkindir. Geçici Hukuki Koruma tedbirlerinden olan “ihtiyati tedbir” 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389- 399. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nun 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usûle yer verilmiştir....
Talep, ihtiyati tedbir istemine ilişkin olup, HMK'nın 390/1 maddesinde ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, ihtiyati tedbir talep eden dava açmadan önce tedbir talep etmiş olup, ortada açılmış bir dava olmadığından HMK'nın 389/1 maddesi son cümlesinde belirtilen, ancak uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceğine ilişkin düzenlemenin bu aşamada uygulanmasına olanak bulunmamaktadır. HMK'nın 397/1 maddesinde. ihtiyati tedbir kararı dava açılmasından önce verilmişse, tedbir talep eden, bu kararın uygulanmasını talep ettiği tarihten itibaren iki hafta içinde esas hakkındaki davasını açmak ve dava açtığına ilişkin evrakı, kararı uygulayan memura ibrazla dosyaya koydurtmak ve karşılığında bir belge almak zorundadır. Aksi hâlde tedbir kendiliğinden kalkar. hükmü düzenlenmiştir....
İhtiyati tedbir kural olarak paradan başka şeyler (haklar, taşınır ve taşınmaz mallar) hakkındaki davalarda alınır. İhtiyat tedbirde çekişmeli ve bu nedenle dava konusu olan şey (mesela, taşınır veya taşınmaz bir mal) hakkında önleyici nitelikte tedbir alınır. Somut olayda; istinaf başvurusuna konu ihtiyati tedbir talebi davanın esasına ilişkin olup, yargılamayı gerektirdiği, yargılamayı gerektiren konuda ve nihai hüküm etkisini doğuracak mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, ihtiyati tedbir şartlarının bulunmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkemenin ihtiyati tedbir isteminin reddine dair gerekçeleri usul ve yasaya uygun değilse de ihtiyati tedbir istemi sırasında ihtiyati tedbir isteyen (davacı) tarafından sunulan deliller, yaklaşık ispat ölçüsünde dahi olsa ihtiyati tedbir talebinin haklılığını ispat etmeye yeterli olmadığından mahkemenin ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararı sonucu itibarıyla doğrudur. Bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, sonucu itibarıyla doğru olan kararın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438’inci maddesinin son fıkrası uyarınca gerekçesinin bu şekilde değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın gerekçesinin değiştirilerek ve düzeltilerek ONANMASINA peşin harcın istek halinde iadesine, 21.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Ticaret Ticaret Mahkemesi'nin 2016/153 Esas sayılı dosyasında görülen iflasın ertelenmesi davasında verilen 09.02.2016 tarihli tedbir kararı ile; “açılmış ve açılacak tüm takiplerin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına, davacı hakkında yeni takip yapılmasının ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine, davacı şirkete ait menkul, gayrimenkul, hesap, 3. kişilerdeki hak ve alacaklarına ihtiyati haciz konulmasının ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine ...” karar verildiği, şikayete konu takibin ise, tedbirden sonra 10.02.2016 tarihinde açıldığı görülmektedir. Öte yandan iflasın ertelenmesi davasında verilen 09.02.2016 tarihli ihtiyati tedbir kararıyla ihtiyati haciz kararı aynı tarihlidir....