E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, talep edilen alacakların zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı, kısmi davada faizsiz olarak hüküm altına alınan alacakların faizinin tahsili için davalı aleyhine başlattığı icra takibinin, davalının itirazı üzerine durduğunu belirterek, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi ve icra inkar tazminatı taleplerinde bulunmuştur. İcra takibi 19/11/2013 tarihinde başlatılmıştır. Önceki (kısmi) davada talep edilen kıdem tazminatı dışındaki alacaklar beş yıllık zamanaşımına tabidir. Kıdem tazminatı alacağı ise on yıllık zamanaşımına tabidir. Asıl alacak olan kıdem tazminatı on yıllık zamanaşımına tabi olduğundan, bağlı (fer'i) hak olan kıdem tazminatı faizi de on yıllık zamanaşımına tabidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Davacı ... tarafından iş akdinin fesh edilmesi nedeniyle davalı tarafından idare mahkemesinde, feshin iptali ve çalışmadığı tarihler arasında yoksun kaldığı alacakların tahsili istemli dava açılmış, dava sonucunda feshin iptaline ve yoksun kalınan alacakların tahsiline karar verilmiş olup, temyize konu dava da bu alacağın tahsili için başlatılan icra takibinden kaynaklanan menfi tespit talebine ilişkindir. Tarafların sıfatına ve uyuşmazlığın niteliğine göre kararın temyizen incelenmesi görevi 4. Hukuk Dairesi'ne aittir. Her ne kadar, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu’nun 24.11.2015 tarih, 2015/26139 Esas, 2015/17657 Karar sayılı ilamı ile dosya Dairemize gönderilmiş ise de, maddi hatanın giderilerek görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulun'a gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....
dönemlerine ilişkin bu alacakların davacıdan takip ve tahsiline yasal olanak bulunmadığından ödeme emrinin 2010, 2011 ve 2013 yıllarının muhtelif dönemlerine ilişkin alacakları içeren kısımlarında hukuka uyarlık bulunmadığı; dava konusu … sayılı ödeme emrinin 2007 ve 2008 yılının muhtelif dönemlerine ilişkin alacakları içeren kısımları bakımından ise; bu alacakların doğduğu fiillerin gerçekleştiği dönemlerde davacının asıl borçlu şirketin ortağı olduğu, bu alacakların tahsili amacıyla asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emrinin 12/12/2014 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, bu ödeme emrinin tebliği nedeniyle zamanaşımının kesildiği ve dava konusu ödeme emrinin de tahsil zamanaşımı süresi içerisinde davacıya tebliğ edildiği, alacakların zamanaşımına uğramadığı ve asıl borçlu şirketten de tahsil edilemediği, bu durumda, anılan ödeme emrinin davacının şirket ortağı olduğu dönemlere ilişkin olan, asıl borçlu şirket nezdinde usulüne uygun olarak kesinleştirilmesine rağmen...
tahsili amacıyla şirket ortağı sıfatıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır....
ve … sayılı ödeme emri içeriğinde yer alan ve asıl borçlu şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiği 06/05/2015 tarihinden önceki döneme ilişkin alacakların tahsili amacıyla asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin usulüne uygun olarak kanuni temsilciye tebliğ edildiğinin anlaşılması karşısında vadesinde ödenmeyen bu alacakların tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin bu kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı, dava konusu … tarih ve … sayılı ödeme emri içeriğinde yer alan ve asıl borçlu şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiği 06/05/2015 tarihinden sonraki döneme ait alacaklara ilişkin kısmında ise hukuka uyarlık bulunmadığı, … tarih ve … sayılı ödeme emri içeriğinde yer alan ve asıl borçlu şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiği 06/05/2015 tarihinden sonraki döneme ilişkin alacakların tahsili amacıyla asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka uyarlık bulunmadığı, 2015 yılı kurumlar vergisi beyannamesinin verilmemesi nedeniyle...
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Dava, dava dışı borçlu şirketten olan alacaklarının tahsili amacıyla lehine yapılan temlik konusu alacakların, davalı banka tarafından icra kanalı ile tahsil edilmesinden doğan sebepsiz zenginleşme tutarının tahsili istemine ilişkin olup, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 30.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dairemiz kararında maddi hata yapıldığına dair dilekçede özetle; dosya kapsamında yer alan delillere göre, ek davada alacakların en yüksek reeskont faizi ile birlikte tahsilinin talep edilmesine rağmen kararın “ilk ve ek davada faiz talebinde bulunulmamış olması nedeniyle alacakların faiziyle tahsilinin hatalı olduğundan” bahisle bozulmasının maddi hataya dayandığı belirtilmiştir....
den tahsil edilemeyen amme alacaklarının tahsili amacıyla şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … sayılı ve … tarih ve … sayılı ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir....
kapsamına girmeyen bu tür alacakların takibinde genel hükümlere başvurulması uzun zaman alacağı gibi bu hükümlerin uygulanması idareye pratik bir fayda da sağlamayacaktır....
Dosya içeriğine göre; Dava dilekçesinde dava değeri 1.500,00 TL gösterilmiş ıslah dilekçesi ile toplam 3.774,95 TL alacağın tahsili talep edilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile hüküm altına alınan alacakların davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Kararın taraflarca temyizi üzerine davalılar TOKİ ile Boğaziçi A.Ş yönünden davanın husumet yokluğundan reddi gerektiği, ayrıca fazla çalışma ücretinin yeniden hesaplanması gerektiği gerekçeleri ile karar bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek alınan ek rapora göre, davalılar TOKİ ile Boğaziçi A.Ş yönünden davanın husumet yokluğundan reddine, 958,04 TL fazla çalışma ücreti, 589,26 TL hafta tatili ücreti ile 120,98 TL genel tatil ücreti olmak üzere toplam 1.668,28 TL alacağın davalı ... yönetiminden tahsiline karar verilmiştir....