WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Tedbir nafakasında eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katkıda bulunmaları gerekir (TMK Md. 186/son). Davacı eşin çalışıyor olması davalıyı tedbir nafakası yükümlülüğünden kurtarmaz. Halen evlilik birliği hukuken devam ettiğine göre, ayrı yaşamaya haksız olarak sebebiyet veren eş tedbiren nafaka vermekle yükümlüdür. Ancak, davacı eşin çalışması, hükmedilecek nafakanın miktarını tayinde dikkate alınmak zorundadır. Böylece "hakkaniyet" ilkesine uygun bir nafaka tespit edilebilir (TMK. Md. 4). Somut olayda; davacının ayrı yaşamada haklılığı kanıtlanmıştır....

    Aynı yasanın 197/2.maddesine göre de; birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Somut olayda; tarafların Hekimhan Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/82 Esas, 2014/626 Karar sayılı ilamı ile 04.06.2014 tarihinde tazminat taleplerinin saklı tutularak anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verildiği, kararın 31.12.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Boşanma kararının kesinleşmesinden sonra şartların oluşması ve talep halinde yoksulluk nafakasına hükmedilebilir....

      Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. Kanunda aksi öngörülmedikçe kural olarak herkes iddiasını ispatla yükümlüdür. HMK'nın 190.maddesi gereği; ispat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Buna göre davacının ayrı yaşamada, haklı olup olmadığının araştırılması ve "ayrı yaşamada haklılık" olgusunun kanıtlanması gerekir. 04.06.1958 gün 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında vurgulandığı üzere; bir davada dayanılan maddi vakıaları açıklamak tarafların, bu olguları hukuken nitelendirmek, uygulanacak yasa maddelerini arayıp bulmak ve doğru olarak yorumlayıp uygulamak da hakimin görevidir....

        Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Tedbir nafakasında eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katkıda bulunmaları gerekir (TMK Md. 186/son). Davacı eşin ekonomik durumunun davalı (kocadan) daha iyi olması veya davacının çalışması davalı (kocayı) tedbir nafakası yükümlülüğünden kurtarmaz. Ortak giderlere (elektrik, su, telefon, kira, yakıt parası vs.) katılma yükümlülüğünü tamamen ortadan kaldırmaz. Bu durum sadece nafaka miktarının takdirinde etkili olabilir. Davacı kadının gelirinin bulunması ona tedbir nafakası bağlanmasını engelleyici bir hal değildir. Böylece "hakkaniyet" ilkesine uygun bir nafaka tespit edilebilir (TMK. Md. 4)....

          Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. Dosya içeriğindeki sosyal güvenlik araştırmasında davalı eşin emekli olup, yaklaşık 1000 TL geliri olduğu, kendisine ait evde oturduğu, resmi nikahsız eşi ve bu eşten doğan iki çocuğunun bulunduğu bildirilmiştir. Davacı, 09.03.2016 tarihli duruşmada ise, davalı eşinin başka bir kadınla yaşadığını ve bu nedenle nafaka istediğini açıklamıştır. 6100 sayılı ... Muhakemeleri Kanunu’nun 33.maddesi (mülga 1086 sayılı HUMK’nun 76.maddesi) uyarınca; davanın esası olan maddi olayların ileri sürülmesi taraflara ait ise de, dava dilekçesini bir bütün olarak değerlendirerek, davayı nitelendirmek ve uygulanacak kanun maddesini belirlemek hakime aittir. (... ... Genel Kurulu’nun 30.....2013 gün, 2013/...-603 Esas- 2013/1503 Karar sayılı ilamı.)...

            Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, dinlenen tanık beyanlarından davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu müşterek çoçuğun davacı kadınla birlikte kaldığı , dolayısıyla davacı kadın ve müşterek çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; nafaka alacağı hükümle miktar olarak belirlenen ve muacceliyet kazanan bir alacaktır. Bu husus gözetilmeden takdir olunan tedbir nafakasına talep doğrultusunda kararın kesinleşme tarihinden itibaren faiz hükmetmek gerekirken, faize ilişkin olumlu olumsuz karar verilmemesi usul ve yasaya aykırıdır . SONUÇ: Yukarıda açıklanan 1 Nolu Bent Gereğince davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2....

              Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Buna göre davacının ayrı yaşamada, haklı olup olmadığının araştırılması ve "ayrı yaşamada haklılık" olgusunun davacı tarafından kanıtlanması gerekir. Tüm bu bilgiler ışığında somut olay irdelendiğinde; ......

                durumunda bulunduğu, taraf markaları arasındaki algılanabilen tek farkın Usta ve Efendi farkı olduğu, dava konusu hizmetler ortalama gıda alıcısı grubuna hitap eden hizmetlerden olduğundan bu sebeple değerlendirmenin bu kitlenin algısı yönünden yapılması gerektiği davacının “DAU DÖNERCİ ALİ USTA” adlı lokanta ve benzeri işletmesinin varlığını bilen kişiler davacının “DAE DÖNERCİ ALİ EFENDİ” hizmet markasını taşıyan işletme ile karşılaştıklarında markalarda yardımcı unsur durumunda olan Usta / Efendi farkını ve A/U farkını görmezden gelebileceklerinden ve davacının işletmesi ile muhatap olduklarını zannedebileceklerinden davalı kullanımının davacı markası ile aynı ve benzer hizmetlerde kullanılması ile iltibasa neden olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının tescilli markasına vaki tecavüzünün önlenmesi ile tecavüz teşkil eden "DAE DÖNERCİ ALİ EFENDİ" ibaresinin davalı tabelası başta olmak üzere kullandığı her türlü eşyasından...

                  Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. Buna göre davacının ayrı yaşamada, haklı olup olmadığının araştırılması ve "ayrı yaşamada haklılık" olgusunun kanıtlanması gerekir. Somut olayda; davacı ayrı yaşamada haklı olduğunun ispatı hususunda Ilgın Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/83 esas 2015/86 karar sayılı değişik iş dosyasına başvurmuş,bu dosyada davalı taraf dinlenen ... davacının evden ayrılmasına neden olan son olayda eşine ve eşinin ailesine sövmediğini ancak bir an sinirle davacıya eşyalarını al, s,...r git dediğini beyan etmiştir. Davacı taraf bu olay neticesinde eşyalarını toplayarak müşterek haneden ayrılmıştır. Davalının bu anlatımından davacı eşin ayrı yaşamakta haklı olduğunu kabul etmek gerekir....

                    Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, dinlenen tanık beyanlarından davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu dolayısıyla davacı kadın ve müşterek çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; Türk Medeni Kanunu'nda eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacakları hükme bağlanmıştır. Bu bağlamda tedbir nafakası miktarı tayin edilirken, birliğin giderlerine katılmada eşlerin "ekonomik güçleri" ile müşterek yaşam sırasında davalının eşine sağlamış olduğu yaşama düzeyi dikkate alınmalıdır....

                      UYAP Entegrasyonu