Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. .... Buna göre, davacının ayrı yaşamada haklı olup olmadığının araştırılması ve "ayrı yaşamada haklılık" olgusunun kanıtlanması gerekir....

    Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. Buna göre, davacının ayrı yaşamada, haklı olup olmadığının araştırılması ve “ayrı yaşamada haklılık” olgusunun kanıtlanması gerekir. Somut olayda, dinlenen davacı tanıkları, davalının, davacıya sürekli toplum içerisinde "hiç bir şey bilmez, bir şeyden anlamaz, inşallah ölür de kurtulurum" gibi incitici sözlerle gururunu rencide ettiğini beyan etmişler; gerek davacı gerek davalı beyanlarından olay günü tarafların yemek masasında tartıştıkları ve davalının bu esnada masada bulunan yemeği davacının üzerine fırlattığı hususu anlaşılmıştır....

      Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. Buna göre davacının ayrı yaşamada, haklı olup olmadığının araştırılması ve “ayrı yaşamada haklılık” olgusunun kanıtlanması gerekir. Somut olayda, dinlenen davacı tanıkları, davalının müşterek konutu terk ederek, kendisine ayrı bir ev açtığını, davacının ve müşterek çocuğun hiçbir ihtiyacını karşılamadığını, davacının komşularının ve akrabalarının yardımıyla geçimini sağlayamaya çalıştığını, davalının davacıyı istemediğini, yeni yerleştiği evine de davet etmediğini beyan etmişlerdir....

        Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. ./.. -2- Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacı kadın ve müşterek çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; Türk Medeni Kanunu'nda eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacakları hükme bağlanmıştır. Bu bağlamda tedbir nafakası miktarı tayin edilirken, birliğin giderlerine katılmada eşlerin "ekonomik güçleri" ile müşterek yaşam sırasında davalının eşine sağlamış olduğu yaşama düzeyi dikkate alınmalıdır. Mahkemece, yapılan sosyal ve ekonomik durum araştırması neticesinde; davacının ev hanımı olup, gelirinin bulunmadığı, babasına ait evde yaşadığı, davalının ise ekonomik ve sosyal durumunun tespit edilmediği anlaşılmıştır....

          Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. Türk Medeni Kanunu'nda eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacakları hükme bağlanmıştır. Bu bağlamda tedbir nafakası miktarı tayin edilirken, birliğin giderlerine katılmada eşlerin "ekonomik güçleri" ile müşterek yaşam sırasında davalının eşine sağlamış olduğu yaşama düzeyi dikkate alınmalıdır. ./.. -2- Mahkemece yaptırılan sosyal ve ekonomik durum araştırması ve taraf beyanlarından; davacının apartman temizlik görevlisi olduğu, 4 adet apartmanın temizliğinden aylık 600TL gelir elde ettiği, 350TL kira gideri olduğu, ...' ndan düzenli olmayan yardımlar aldığı; davalının ise temizlik şirketi personeli olarak çalıştığı 1.050TL maaşı olduğu anlaşılmıştır....

            Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, davacı için talep edilen tedbir nafakasının reddine, ortak çocuklar için 125.00'er TL tedbir nafakası ödenmesine karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 4721 sayılı TMK'nun 186/3.maddesinde; Eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında katılacağı ifade edilmiş, 197/2.maddesinde de; Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır, denilmiştir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği, davalı (kadın) evlilik birliğinin giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. (TMK.186/son) Davacı (erkeğin) belirli bir gelirinin bulunması, hatta gelirinin davalı kadından fazla bile olması davalı kadını ortak giderlere (elektrik, su, telefon, yakıt, kira parası vs.) katılma yükümlülüğünden tamamen kurtarmaz....

              Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. Buna göre davacının ayrı yaşamada, haklı olup olmadığının araştırılması ve "ayrı yaşamada haklılık" olgusunun kanıtlanması gerekir. Somut olayda; davacı ayrı yaşamada haklı olduğunun ispatı hususunda tanık deliline başvurmuş, dinlenen davacı tanığı beyanında, tarafların aile yaşantısını bilmediğini, bir gün davacının evine giremediğini gördüğünü, davacının bir süre beklediğini, sonrasında polislerin geldiğini, polisler kapıyı açıp seslendiklerinde davalının aslında evde olduğunun anlaşıldığını, başkaca bir bilgisinin olmadığını belirtmiştir. Dinlenen davalı tanıklarından ... (davacının kardeşi) ise tarafların halen aynı evde yaşadıklarını, davalının evine baktığını ve evin her türlü ihtiyacını karşıladığını beyan etmiştir....

                Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği, her iki eşin birliğin giderlerine katılma zorunluluğu vardır. Birliğin giderlerine katılmada ise eşlerin "güçleri" esas alınmıştır. Eşler birliğin giderlerine güçleri oranında katılmak zorunda olduğundan davalı (kadının) maaşının olması, gelirinin davacı (kocadan) az olması veya çok olması, tedbir nafakasına hükmolunmasına engel olmadığı gibi, nafakanın tamamen kaldırılmasına da gerekçe olamaz. Zira; davacı koca evin ortak giderlerine (elektrik, su, telefon, yakıt, kira parası v.s.) katılmak zorundadır. Davalı kadının gelirinin bulunması sadece nafaka miktarının belerlenmesinde nazara alınır....

                  için aylık 150 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. 4721 sayılı TMK'nun 186/3.maddesinde; eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında katılacağı ifade edilmiş, 197/2.maddesinde de; birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır, denilmiştir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği davalı (koca) evlilik birliğinin giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. Hakim, eşlerin birlikte yaşarken sürdürdükleri hayat seviyesini ayrı yaşamaları halinde de korumaları gerektiğini gözetmelidir. TMK.nun 327/1. maddesine göre, çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderleri ana ve baba tarafından sağlanır....

                    Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetime ilişkin önlemleri alır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, dinlenen tanık beyanlarından davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu, dolayısıyla davacı kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; Türk Medeni Kanunu'nda eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacakları hükme bağlanmıştır. Bu bağlamda tedbir nafakası miktarı tayin edilirken, birliğin giderlerine katılmada eşlerin "ekonomik güçleri" ile müşterek yaşam sırasında davalının eşine sağlamış olduğu yaşama düzeyi dikkate alınmalıdır....

                      UYAP Entegrasyonu