Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “tapu iptali ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 12.02.2013 gün ve 2012/3 E., 2013/65 K. sayılı kararın temyizen incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 21.11.2013 gün ve 2013/12719 E., 2013/16456 K. sayılı kararı ile, "…Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, 5335 sayılı Yasa'nın 32/1. maddesinin iptal edildiği, ancak iptal kararlarının geriye yürümeyeceği, tamamlanmış hukuki işlemlere uygulanmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 36106/6 parsel sayılı taşınmazın, TCDD tarafından ihale ile davalıya temlik edildiği, bu şekilde sicil kaydının oluştuğu ve daha sonradan ihalenin feshedildiği anlaşılmaktadır....

    Hem tapu iptal tescil davasının kesinleşme tarihinden, hem de davacının iddia ettiği 01.07.2004 tarihinden itibaren dava tarihine kadar ecrimisil talebi kabul edilemez. Kaldı ki, yolsuz tescil nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davası 11.10.2006 tarihinde onanmış, 05.02.2007 tarihinde karar düzeltme talebi reddedilerek kesinleşmiştir. Mahkemece tapu iptal tescil davasının kesinleşme tarihinden itibaren ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Muris muvazaasına dayanan tapu iptal ve tescil davasının olumlu sonuçlanması halinde taşınmaz terekeye dönecektir. O halde, iptal ve tescil davasının neticesi, bu davanın sonucunu etkileyecektir. Bu durumda iptal ve tescil davasının, bu dava bakımından bekletici sorun yapılması (HMK.m.165/1), sonucuna kadar yargılamanın bekletilmesi ve neticesine göre karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. Ne var ki ilk incelemede bu husus gözden kaçtığından hüküm Diremizce onanmış olmakla, davacının bu yöne temas eden karar düzeltme talebi haklı ve yerinde olup, kabulüne, Dairemizin onama kararının kaldırılmasına, yerel mahkeme kararının yukarıda gösterilen sebeple bozulmasına, karar verilmesi gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı vekili, 5335 sayılı kanunun 32.maddesinin 1.fıkrası uyarınca çekişmeli 61 ada 27 parsel sayılı taşınmazın ihale ile davalıya devredildiğini ancak anılan düzenlemenin Anayasa Mahkemesinin 13.01.2011 tarihli kararı ile iptal edildiğini, ayrıca satış ihalesinin Danıştay 13.Dairesi tarafından iptaline karar verildiğini, bu hali ile davalı adına oluşan kaydın yolsuz tescil niteliğinde olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, çekişmeli taşınmazı 760.000,00 TL bedelle satın aldığını, Danıştay’ın iptal kararın eldeki dava ile ilgisi olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine ilişkin verilen karar, Dairece ‘...Somut olayda, davalı adına oluşan sicil kaydının hukuki mesnedi, ihale olup; bu da iptal edilmiştir....

          Mahkemece, davalının açtığı tapu iptal ve tescil davasının kabul edildiği gerekçesiyle eldeki davanın reddine karar verilmişse de; sözü edilen tapu iptal ve tescil davasının halen derdest olduğu sabit olup, iptal tescil davası sonucunun eldeki davayı etkileyeceği de kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, taraflar arasında görülen 2010/112 esas sayılı tapu iptal tescil davasının sonucunun beklenmesi ondan sonra eldeki dava yönünden bir karar verilmesi gerekirken, kesinleşmemiş tapu iptal tescil davası dikkate alınarak yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir. Tarafların, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.12.2010 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 825.00....

            Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan ilkeler uyarınca davalı ...’in iyiniyetli olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, iyiniyetli olmadığının tespiti halinde iptal ve tescil isteğinin kabul edilmesi, iyiniyetli olduğunun tespit edilmesi halinde ise iptal ve tescil isteğinin reddedilerek terditli talep olan tazminat isteği yönünden bir değerlendirme yapılması gerekir iken eksik araştırma ve inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulması üzerine mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalı ...’in iyiniyetli olduğu gerekçesiyle iptal tescil isteğinin reddine, diğer davalılar yönünden tazminat isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, mahkemenin Yargıtayın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğar....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptal Tescil, Tenkis, Birleşen Dava Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil, kabul edilmediği takdirde tenkis, birleşen dava ise mirasta iade istemine ilişkin olup her iki dava reddedilmiştir. Hüküm taraflarca muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil talebini de içerir şekilde temyiz edilmekle inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Dosyanın görevli Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 08.03.2010 (Pzt.)...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE TAZMİNAT VE ECRİMİSİL -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi, ecirimisil, karşı dava ise harici satın almaya dayalı iptal, tescil olmadığı takdirde tazminat isteklerine ilişkindir.Mahkemece asıl davada elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine, karşı davada ise iptal tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm karşı davacı tarafından iptal tescil ve tazminat isteği, asıl davacı tarafından ise ecrimisil isteği yönünden temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 20.6.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tapu iptal tescil davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; Tapu iptal - tescil istemine ilişkindir.İlgisi nedeniyle, ...Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2008/117 Esas 2010/266 Karar sayılı ‘’tapu iptal-tescil’’ dava dosyasının aslı ya da onaylı suretinin temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 14.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacı, Kadastro Mahkemesi'nin 2004/9 Esas - 2005/15 Karar sayılı dosyasında asli müdahil taraf olarak yer almış sözü edilen ilamın kesin hüküm niteliğinde bulunmasına göre tapu iptal ve tescil istemine yönelik sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak davacı dava dilekçesinde tapu iptal ve tescil isteminin yanında tapu kaydının iptaline karar verilmesi mümkün olmayan bölümler yönünden ise ödediği satın alma bedelinin kendisine iade edilmesi isteminde bulunduğuna göre; davasının tapu iptal ve tescil; olmadığı takdirde ise sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre açılan alacak davası olduğunun kabulü gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu