Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İşveren hissesine ait primlerin Hazinece karşılanabilmesi için, işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak bu Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna vermeleri, sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarı yasal süresinde ödemeleri, Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmaması şarttır. Bu Kanun gereğince yapılan kontrol ve denetimlerde çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği tespit edilen işverenler bir yıl süreyle bu fıkrayla sağlanan destek unsurlarından yararlanama.)'' hükmüne yer verilmiştir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/291 Esas KARAR NO : 2022/742 DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) DAVA TARİHİ : 20/04/2022 KARAR TARİHİ : 27/09/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle: Davalı ile birlikte ... ortağı olduklarını, davalının ... İli ... İlçesi ... mahallesi ... Ada ... Parsel ... Blok No:... deki kooperatiften edindiği taşınmaz payı/hissesine ilişkin; Bakanlık talimatı üzerine yapılan ... tarihli Genel Kurul Toplantısı ... maddesinde bir karar alındığını ve bu genel kurulun iptali amacıyla açtıkları Antalya ...Asliye Ticaret Mahkemesi ... E.,-......

      Miras taksim sözleşmesinin iptalini isteme hakkı ise, bu sözleşmenin tarafı olan mirasçılara aittir. 28.05.1927 tarihli ve 1062 sayılı "Hudutları Dahilinde Tebaamızın Emlakine Vaziyet Eden Devletlerin Türkiye'deki Tebaaları Emlakine Karşı Mukabelei Bilmisil Tedabiri İttihazı Hakkında Kanun" ile bu kanuna dayalı kararname kapsamında çıkarılan 01.10.1966 günlü ve 6/7104 sayılı Suriye Uyrukluların Mallarının Tespiti ve Bu Mallara El Konulması Hakkındaki Yönetmeliğin 1. maddesinde; Suriye uyruklu tüm özel ve tüzel kişilerin Türkiye'de bulunan taşınır ve taşınmaz mallarına Hazinece el konulacağı, 11. maddesinde ise Hazinenin müdahil olarak katılması gerektiği öngörüldüğünden Suriye uyruklu yabancıların Türkiye Cumhuriyetinde bulunan taşınmazlar üzerinde tasarruf hakkı bulunmamakta ise de; dosya kapsamındaki tapu kayıtlarının tetkikinde, miras taksim sözleşmesine dayalı olarak sözleşmenin taraflarına bir intikalin yapılmadığı anlaşılmıştır....

        KARAR Dava, 6183 sayılı Kanunun 30. maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali talebine ilişkindir. Davacı vekili, davalı ...’ın davacı kuruma vergi borcu bulunduğunu, davalının babası ...’ın 17.04.2012 tarihinde vefat ettiğini, davalıya babasından intikal edecek miras hisseleri üzerine haciz konulduğunu, ancak davalının Mustafakemalpaşa Sulh Hukuk Mahkemesinin 25.07.2012 tarih, 2012/583 Esas, 2012/747 Karar sayılı ilam ile mirasın gerçek reddi beyanında bulunduğunu, mirasın reddinin borcu ödemekten kaçma amaçlı olduğunu belirterek; 6183 sayılı Kanunun 30 vd. maddeleri gereğince tasarrufun iptalini ve davalının babasından kendisine intikal eden taşınmazlardaki hissesine düşen payların davalı adına tescilini talep etmiştir. Davalı, TMK’nın 617. maddesi gereğince 6 aylık hak düşürücü sürenin geçtiğini bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür....

          Borçlu hissesine düşün miktardan davalı idareye 8.986,99 TL ödenmiştir. Davacının dayandığı gayrimenkul satış sözleşmesi, şahsi hak doğuran bir sözleşme olmakla birlikte, tapuya şerh verilmesi halinde kuvvetlendirlmiş şahsi hak niteliğini kazanmakta ve üçüncü kişilere de ileri sürülme hakkını sahibine vermektedir. Davacının gayrimenkul satış sözleşmesini tapuya şerh tarihi 30.04.2001 tarihi olup, davalı idarenin haciz tarihi ise bundan sonra 04.07.2005 tarihinde konulmuştur. Davalı idare haciz şerhi konulurken bu hakkın varlığından haberdardır....

            Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, dosya arasındaki tercümelerden davacının 7.9.1990 tarihinde çalışmaya başladığı, öncesinde ev hanımı olduğu ve bir gelir elde etmediği, tarafların 1999 yılı Ağustos ayından itibaren ayrı yaşadıkları, 7.9.1990 tarihinden önce ve 1999 yılından sonra dava konusu taşınmazların edinilmesine ve kooperatif hissesine yapılan ödemelere davacının bir katkıda bulunma imkanı olmadığı, 1990 ile 1999 yılları arasında edinilen taşınmaz ve kooperatif hissesine yapılan bir ödeme de bulunmadığı toplanan delillerden anlaşıldığına göre mahkemece yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olmasında da usul ve kanuna aykırı bir yön görülmemiştir....

              İcra takibine konu edilen alacağın davalının 3. şahıstan yaptığı kira tahsilatlarından davacı payına isabet eden miktara yönelik olduğu anlaşılmakla, taraflar arasında kiralayan- kiracı ilişkisi bulunmadığı, davacının davalıdan taşınmaz hissesine dayalı olarak alacak iddiasında bulunduğu, bu nedenle 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 2. maddesi gereğince "dava konusu değer ve miktara bakılmaksızın malvarlığına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu" düzenlenmiş olmakla, malvarlığına ilişkin davalara bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olması nedeniyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz üzerine Yargıtay 6....

                Bu durumda davacı kayyımın yukarıda açıklanan tarih aralığında hakkettiği kayyım ücretinin hesaplanarak o davadaki taraf sayısı olan üçe bölünüp davalının payına düşen tutarın bulunması, davalının avans kabilinden yaptığı ödemelerin hissesine düşen tutardan fazla olması halinde davacının davalıdan tahsilini gerektirir bir alacağının kalmadığına, buna dayalı olarak davanın reddine karar verilmesi, davalının yapmış olduğu ödemelerin kendi hissesine düşen tutardan az olması halinde ise kalan bakiyeye hükmedilmesi gerekirken, açıklanan hususlar gözetilmeksizin karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, .../01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  ın kamulaştırmasız el atma bedeline ilişkin temyiz talebi yönünden; Temyize konu miktar itibariyle her bir davacının hissesine düşen bedel karar tarihi itibariyle 1.820 TL.sını geçmemektedir. 6100 Sayılı Yasanın geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK nun 5219 Sayılı Yasa ile değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 1.820 TL yi geçmeyen kararlar kesin olduğundan miktar yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE, B-Davalı ... Belediyesi'nin bedele ilişkin ve davalı ...'ın tescile ilişkin temyiz talebi yönünden; 1-Dava, taşınmaz mala fiilen el atılmadığı halde idare tarafından 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 7. ve 8. maddeleri uyarınca düzenlenen 1/1000 ölçekli imar uygulama planına göre kamu hizmetine tahsis edilen taşınmaz malın bu durumu nedeniyle kullanım hakkının kısıtlanmasına dayalı tazminat istemine ilişkindir....

                    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece asıl dosyada açılan davanın kabulu ile, dava konusu İstanbul İli, Küçükçekmece İlçesi, Halkalı Mahallesi, Kapalı 439 ve 442 parsel sayılı taşınmazlarda davacı T1 hissesine düşen 705.479,00- TL kamulaştırmasız el atma bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, Birleşen dosya olan Küçükçekmece 4 Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/503 E - 2021/1 K saylı dosyasında açılan davanın kısmen kabulu ile, dava konusu İstanbul İli, Küçükçekmece İlçesi, Halkalı Mahallesi, Kapalı 439 ve 442 parsel sayılı taşınmazlarda davacı T3 hissesine düşen 176.342,00- TL olmak üzere, davacı T4 hissesine düşen 117.549,00- TL olmak üzere, davacı T6 hissesine düşen 176.342,00- TL olmak üzere ve davacı Emine ZUHAL kızı T5 hissesine düşen 470.325,50- TL olmak üzere birleşen dosyada toplam 940.558,50- TL kamulaştırmasız el atma bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı...

                    UYAP Entegrasyonu