Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ölünceye kadar bakma akdinden kaynaklanan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) m. 611. maddesine göre ölünceye kadar bakıp gözetme sözleşmesi, taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükleyen bir akittir. (BK) m. 511). Başka bir anlatımla ivazlı sözleşme türlerindendir. Bu sözleşme ile bakım alacaklısı, sözleşme konusu malın mülkiyetini bakım borçlusuna geçirme; bakım borçlusu da bakım alacaklısına yasanın öngördüğü anlamda ölünceye kadar bakıp gözetme yükümlülüğü altına girer. (TBK m. 614). Bakıp gözetme koşulu ile yapılan temliki işlemin geçerliliği için sözleşmenin düzenlendiği tarihte bakım alacaklısının özel bakım gereksinimi içerisinde bulunması zorunlu değildir....

    Mirasbırakanın, ölünceye kadar bakıp gözetme karşılığı yaptığı temlikin muvazaa ile illletli olup olmadığının belirlenebilmesi içinde, sözleşme tarihinde murisin yaşı, fiziki ve genel sağlık durumu, aile koşulları ve ilişkileri, elinde bulunan mal varlığının miktarı, temlik edilen malın tüm mamelekine oranı, bunun makul karşılanabilecek bir sınırda kalıp kalmadığı gibi bilgi ve olguların gözönünde tutulması gerekir. Öte yandan, TBK'nun 611 ve devamı maddelerinde düzenlendiği üzere ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir mal varlığını veya bazı mal varlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmedir. Bireylerin yaşlanma ve yaşlılıkta yalnız kalma korkusu ölünceye kadar bakma sözleşmesinin doğumuna ve bilimsel ve yargısal içtihatlarla gelişmesine yol açmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA SÖZLEŞMESİNE DAYALI Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ortak miras bırakan annesi ...'ın 1306 parsel sayılı taşınmazdaki ½ payını ölünceye kadar bakım akdiyle davalı oğluna temlik ettiğini, devrin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, payı oranında iptal ve tescil olmazsa tenkis isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa olgusunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 1469 ada 2 parselde kayıtlı 4 nolu bağımsız bölümü, 24.08.2009 tarihinde ölünceye kadar bakım akdi ile davalıya temlik ettiğini, davalının edimlerini yerine getirmediğini ileri sürerek, ölünceye kadar bakma akti ile devredilen dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının ölünceye kadar bakma akdine aykırı davrandığının ispatlanamadığı, bakım borcunun yerine getirilmesinin engellendiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakanın paylı maliki olduğu 7 parsel sayılı taşınmazdaki 360/386 payını davalıya ölünceye kadar bakma akdi ile temlik ettiğini, akdin yapıldığı tarihte mirasbırakanın hukuki ehliyeti bulunmadığını, temlikin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının ehliyetsizlik ve muris muvazaası nedeniyle iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, olmazsa tenkise karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davacıların evlenip ... yerleşerek ölünceye kadar annelerini arayıp sormadıklarını, muvazaanın söz konusu olmadığını, gerçek bir ölünceye kadar bakma akdi olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa iddiasının sübut bulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ... ... raporu okundu, düşüncesi alındı....

            Noterliği'nin 1048 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde yapılan ölünceye kadar bakma vaadi ile satış sözleşmelerinin yasal şartları taşımadığından ve hata, hile, tehdit sonucu miras bırakanın gerçek iradesini yansıtmadığından iptaline, bunun mümkün olmaması halinde saklı payı aşan kısmın sözleşmenin tercih hakkının kullanıldığı tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte tenkisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili; yetki ve derdestlik itirazında bulunmuştur. Mahkemece, “Ölünceye kadar bakma sözleşmesi ölüme bağlı tasarruf olmayıp sağlararası yapılan karşılıklı kazandırıcı bir sözleşmedir. Borçlar Yasasının 512.maddesi gereği şekil açısından her ne kadar ölüme bağlı tasarruf hükümlerine tabi olsa da, borçlar hukuku niteliği taşımaktadır. Sözleşmenin ifası açısından bakım alacaklısının mülkiyeti devir borcu vefatı nedeniyle mirasçılara geçmiştir....

              in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, akde aykırılık (ölünceye kadar bakma akdi) hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, davalı ile 27.12.2010 yılında evlendiklerini ve evlenmeden 6 gün önce dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazı ölünceye kadar bakma akdi ile davalıya temlik ettiğini, ancak davalının bakım yükümlülüğünü yerine getirmediğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın adına tesciline ve ölünceye kadar bakma akdinin feshine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının aynı nedenle daha önce ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde aynı taşınmazla ilgili dava açtığını, davasından feragat etmesi üzerine anılan davanın reddedildiğini bu nedenle eldeki davanın kesin hüküm nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, ... 2....

                Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 02.08.1996 tarihinde düzenlenen ölünceye kadar bakma sözleşmesi gereğince bakım alacaklısına ait iken ölümü ile davalıya intikal eden 1148 ada 3 parselde bulunan binadaki 3 ve 4 numaralı bağımsız bölümlere isabet eden (1/2) hissesinin adına tescili isteğinde bulunmuştur. Davalı, dava konusu taşınmazda kat mülkiyeti yada kat irtifakı tesis edilmediği gibi kesin hüküm bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile taşınmazın (1/2) payının davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Dava, ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Ölünceye kadar bakım sözleşmeleri taraflara hak ve borçlar yükleyen sözleşmelerden olup, bakım borcuna karşılık bir taşınmazın devri kararlaştırıldığında, bakım alacaklısının ölümünden sonra onun mirasçıları mülkiyeti geçirme borcu ile yükümlüdürler....

                  Noterliğinde 29.04.1997 tarihinde düzenledikleri ölünceye kadar bakma sözleşmesi uyarınca bakım borcunu yerine getirdiğini, bakım borcu karşılığı tarafına devri gereken 14 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının devredilmediğini ileri sürerek taşınmazın adına tescilini istemiştir. Davalılar karşı davalarında, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muvazaalı olarak yapıldığını ileri sürerek, sözleşmenin iptalini veya saklı payları için şimdilik 7.000 TL bedelin ödenmesini istemişlerdir. Mahkemece, asıl davanın reddine; karşı davanın kabulü ile sözleşmenin iptaline karar verilmiştir. Hükmü, davacı-karşı davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil; karşı dava sözleşmenin iptali veya saklı paya karşılık bedel istemlerine ilişkindir....

                    aksine ölünceye kadar bakma akdinin söz konusu olmadığı, bu durumda ölünceye kadar bakma akdine aykırılığın söz konusu olamayacağı, davacının da dava dilekçesinde ikrar ettiği üzere kendisinin bakıma muhtaç olmadığı, davalının ve dinlenen taraf tanıklarının beyanlarından anlaşılacağı üzere davacının bir kısım mirasını oğulları arasında pay ettiği, bu nedenle dava konusu taşınmazı davalı oğluna satış göstermek suretiyle devrettiği, hatta oğulları arasında hakkaniyeti sağlamak adına davalı oğlundan dava dışı oğlu Şükrü'ye bir miktar para ödemesini istediği, davalının da bu teklifi kabul ederek bir miktar nakit para ödeyip geri kalan bedel için abisi Şükrü'nün inşaat işlerinde çalışarak emeği ile ve kendi aldığı malzemeler ile aradaki farkı ödediği, bu anlamda davacının iddia ettiği gibi taraflar arasında ölünceye kadar bakma akdi olmayıp miras taksim işlemi yapıldığı, bu durumda davacının davalı oğlunun bakım akdine aykırı davrandığından bahisle akde aykırılık nedeniyle olmayan bir bakım...

                    UYAP Entegrasyonu