Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalılar zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince bu el konulan bölüme ilişkin satış bedelini davacı alıcıya iade etmelidirler. Aksinin kabulü davalıların aynı taşınmaz için hem kamulaştırmasız el atmaya dayalı tazminat ve hem de taşınmaz satışı nedenleriyle bedel tahsilini, diğer bir deyişle sebepsiz zenginleşme sonucu doğurur....

    Burada zapta karşı tekeffül hükümlerine değinmekte de fayda vardır. TBK'nun 214. maddesinde, satış sözleşmesinin kurulduğu sırada var olan bir hak dolayısıyla, satılanın tamamı veya bir kısmı bir 3. kişi tarafından alıcının elinden alınırsa satıcının, bundan dolayı alıcıya karşı sorumludur. Zapta karşı tekeffül hükümlerinin uygulanabilmesi için aracın alıcının elinden alınmış olması gerekmekte olup İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2022/307 esas sayılı dosya kapsamında aracın bulunduğu yerin tespit edilemediği, taraflar arasında aracın teslimi hususunda uyuşmazlık bulunduğu, noter satış sözleşmesinde aracın davalıya teslim edildiğinin yazılı olduğu, araç bedelinin bir kısmının ödendiği göz önüne alındığında aracın teslim edilmediğine ilişkin davalı tarafından delil sunulamamışsa da aracın sahte belgelerle yurt dışından ithal edilerek, ÖTV muafiyetinden yararlanan araç gibi gösterilerek tescil edilmiş olması sebebi suç eşyası olduğu açıktır....

      DAVA : Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : ... KARAR TARİHİ : ......

        Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmazın tapu kaydının mahkeme kararı ile iptalinden kaynaklanan zararın 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 1007 nci maddesi uyarınca Hazineden, zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince de diğer davalılardan tazmini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın, davalı ... ile davalı ... Belediyesi yönünden kısmen kabulüne, davalı ... Belediyesi yönünden reddine karar verilmiştir. Kararın davacı, davalı ... davalı ... Belediyesi vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurunun esastan reddine, davalı ... vekili ve davalı ... Belediyesi vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın, davalı ... Belediyesi ve davalı ... Belediyesi yönünden pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine, davalı ... yönünden ise kısmen kabulüne karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında araç satışına dair geçerli sözleşme ilişkisi bulunmakta olup, uyuşmazlık ve hüküm; ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca uyarınca seminin iadesi istemine ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, taraflarca resmi şekle uygun olarak düzenlenen araç satış sözleşmesi nedeniyle, ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca semenden indirim yapılması istemine ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....

              Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davalının aracı başka bir şahıstan satın aldığı ve aracın ithalat işlemleri ile ilgili herhangi bir eylemi olmadığı anlaşılmış ise de; davacıya sattığı esnada aracın ayıpsız olduğunu davacıya karşı temin ettiği, araca el konulması nedeniyle kendisinden kaynaklanmasa bile araçtaki ayıplardan sorumlu olacağı, davacının aracı 89.000,00 TL bedelle satın aldığı, aracı iade kaydı ile bedelin kendisine ödenmesini talep edebileceği, davalıyı temerrüde düşürmüş olduğundan isteyebileceği faiz miktarının 614,47 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptaline, icra takibinin 89.000,00 TL asıl alacak, 614,47 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 89.614,47 TL üzerinden devamına, kabul edilen alacak miktarı üzerinden % 20 oranında hesap edilen 17.800,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

                Dere tablosunu satın aldıklarını, davalının hesabına ödemenin yapıldığını, satın aldıktan sonra Ankara Resim ve Heykel Müzesinden çalınan eşyalar ile ilgili soruşturma yapıldığını bilahare İstanbul Anadolu 23.Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2013/760 D.İş sayılı dosyası ile tabloya el konulduğunu, borçlunun zapta karşı tekeffül borcu bulunduğunu belirterek alacağının tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali ve takibin devamına, davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. İlk Derece Mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile, davalı borçlunun İstanbul 5. İcra Müdürlüğünün 2013/30300 E. sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 30.000,00-USD asıl alacak ve 69,02 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 30.069,02 USD ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek 3095 s. Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunun 4/a....

                  Sayılı ilamı ile davalıların zapta karşı tekeffül hükümlerine göre sorumlu olduğu, davalılara ne kadar para verildiğinin tespiti ile sonucuna uygun karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne, 08/01/1999 tarihinde ödendiği anlaşılan 5.000,00 TL'nin sürüm değeri olan 16.563,18 TL nin ve 24/12/1998 tarihinde ödendiği anlaşılan 12.000,00 TL' nin sürüm değeri olan 41.187,04 TL'nin toplam 57.750,22 TL'nin davalıların birbirlerine rücu hakları saklı tutularak müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davacılar ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ......

                    Kiraya verenin zapta karşı tekeffül borcu BK.’nun 253. (6098 sayılı TBK.’nun 309) maddesinde düzenlenmiştir. Kiraya veren kiralananı her türlü maddi ve hukuki ayıptan ari olarak kiracının kullanımına sunmak ve kira müddetince bu hali ile muhafaza etmekle yükümlüdür. Üçüncü kişinin aynî bir hakka dayalı olarak kiralanan üzerinde ileri sürdüğü talepler davalı kiralayanın tekeffülü altındadır. Davacı kiracının ödemek durumunda kaldığı ecrimisil bedellerinin de bu kapsamda değerlendirilmesi zorunludur. Mahkemece davacının ödediğini belirttiği ecrimisil ödemelerine ilişkin belgelerinin dosyaya getirtilerek davacının ödediği ecrimisil bedelini geçmemek kaydıyla kira bedeli iadesine karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu