Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ltd.Şti. nin zapta karşı tekeffül hükümleri nedeniyle sorumlu tutulmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı ve davalı ... Motorlu Araçlar San. ve Tic. Ltd.Şti.vekillerinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden davalı şirketten alınmasına, 17.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Kiraya verenin zapta karşı tekeffül borcu BK.’nun 253. (6098 sayılı TBK.’nun 309) maddesinde düzenlenmiştir. Kiraya veren kiralananı her türlü maddi ve hukuki ayıptan ari olarak kiracının kullanımına sunmak ve kira müddetince bu hali ile muhafaza etmekle yükümlüdür. Üçüncü kişinin aynî bir hakka dayalı olarak kiralanan üzerinde ileri sürdüğü talepler davalı kiralayanın tekeffülü altındadır. Davacı kiracının ödemek durumunda kaldığı ecrimisil bedellerinin de bu kapsamda değerlendirilmesi zorunludur. Bu nedenle Mahkemece, kira sözleşmesi ile aynı döneme rastlayan ecrimisil ödemeleri saptanarak, ödenen ecrimisil bedeli, ödenen kiradan düşükse ecrimisil miktarında, ödenen ecrimisil bedeli ödenen kiradan fazla ise ödenen kira miktarında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır....

      Davacı, zapta karşı tekeffül hükümlerine dayanarak eldeki davayı açmıştır. Yargıtay’ın sapma göstermeyen kararlarına göre özel mülk olarak tescile tabi olmayan bir taşınmaz, her nasılsa özel mülk olarak tapuya tescil edilerek hakkında sicil oluşturulmuşsa, bu sicil taşınmazın tescile tabi olmayan yerlerden olduğu sonucunu değiştirmez. ( HGK 22.2.1990 gün, 1989/1-700 esas, 1998/101 karar ve 18.10.1989 gün 1989/1-419 esas, 1989/528 karar, 11.6.2003 gün, 2003/13- 414 esas, 410 karar) Buna göre davacı, taşınmazın öncesinin orman olmadığını bilemeyeceğini, iyi niyetli olduğunu, yani MK 931. maddesindeki tapu siciline itimat prensibini ileri süremez. Taşınmazın davacıya satıldığı 27.4.1994 tarihinde evveliyatının orman olduğunun bilinmesi alan ve satan için yasa hükmü gereğidir. Orman alanlarının özel mülkiyete konu olması, devir ve temliki hukuki sonuç doğurmaz....

        Bu durumda, davalıların davacıya zarar verme kastıyla hareket ettikleri kanıtlanamamış olsa dahi, davalı ilk kiracı asıl sözleşmeyi süresinden önce feshederek, sözleşmenin süresinde önce sona ermesine neden olmuş ve alt kira sözleşmesinden kaynaklanan zapta karsı tekeffül, kiralananı kullanılmaya uygun bir şekilde bulundurma yükümlüklerini bu şekilde sözleşmeye uygun yerine getirmemiştir. Bu nedenle alt kira sözleşmesinin süresinden önce sona ermesine neden olan davalı, davacı alt kiracının sözleşmenin süresinden önce sona ermesi nedeniyle uğradığı zararlardan sorumludur. Mahkemece davacının talep ettiği zarar kalemleri ayrı ayrı değerlendirilerek, talep edilebilecek zarar kalemleri ve miktarı belirlenerek, davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekir...” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir....

          ın bir başka şahsa aracı satışı sırasında aracın çalıntı olduğunun anlaşılması üzerine asıl sahibine iade edildiğini, sonraki malik ... tarafından davacı aleyhine zapta karşı tekeffül hükümlerine göre dava açıldığını ve kabul ile sonuçlandığını, davacı tarafından dava dışı kişi ...'a 7750 TL ödendiğini, davacıya daha önce aracı satan davalıların da davacıya karşı sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 7750 TL'nin müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda, tüm dosya kapsamından anlaşıldığı gibi dava konusu aracın davacıya satıldığı ve devrinin yapıldığı 1996 yılında, davalı ... adına kayıtlı araç satışına ilişkin bir galerinin bulunmadığı, davacı ile davalı ... arasında dava konusu aracın satışına ilişkin herhangi bir harici ve resmi satış sözleşmesinin bulunmadığı, bu konu ile ilgili davacı tarafından herhangi bir yazılı belge sunulamadığı sabittir....

            Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Borçlar Kanununun 214 (eski BK 189) ve devamı maddelerinde düzenlenen, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanmaktadır. Somut olayda, noterde resmi şekilde düzenlenen işlemle satış işlemi gerçekleştirilmiş, sonrasında aracın zoralımı ve müsaderesine karar verilmiştir. Aracın zoralımı ve müsaderesi işlemleri sözleşmeyi geçersiz kılmaz. Sözleşme baştan geçerli olarak kurulmuştur. Zoralım ve müsadere işlemleri nedeniyle sonradan ortaya çıkan ifa imkansızlığı durumu sözkonusudur. Bu nedenle taraflar arasındaki sözleşme geçerli bir şekilde kurulduğundan uyuşmazlığa sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanamaz. Yargıtay bozma ilamında zamanaşımının başlangıç tarihi yönünden değerlendirme yapıldığından bozma ilamına uyulmuş olması sözleşmeyi geçersiz hale getirmeyip bu yönde taraflar yararına kazanılmış hak oluşturmaz. Hâl böyle olunca, davalı zapta karşı tekeffül hükümleri uyarınca davacının gerçek ve güncel müspet zararından sorumludur....

            Satım sözleşmesinde satıcının zapta karşı tekeffül borcunu düzenleyen Borçlar Kanununun 189. maddesinde, satıcının, satılan şeyin bir üçüncü şahıs tarafından satım akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zapt edilmesinden, alıcıya karşı mesul ve zamin olduğu açıklandıktan sonra, devamındaki 2012/11475-16676 maddelerde de, (BK.189-193 mad.) bu yükümlülüğün koşulları ve zararın kapsamı konusunda açıklamalar getirilmiştir. BK.nun 192. maddesı de, satılanın tamamen zaptı halinde, satımın münfesih addolunacağı ve alıcının, satıcıdan aynı maddenin 1, 2, 3 ve 4. bentlerinde yazılı zararları isteyebileceğini, hükme bağlamıştır. Bu hükümlere göre, satılanın, tamamen zaptı halinde alıcı, satılandan elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği semereler düşülmek suretiyle, ... olduğu semenin faizi ile birlikte iadesini isteyebilir. Satım bozulduğuna göre, satıcının mal varlığında satım bedeli nedensiz kalır....

              ./.. 2011/6416 - 2011/9205 -2- Borçlar Kanununun hasılat kirasına ilişkin hükümlerine göre, hasılat kirasında kiralayanın, birlikte kiralanmış menkul şeyler varsa bunlar dahi dahil olduğu halde kiralananı sözleşmenin öngördüğü şekilde kullanma ve işletmeye elverişli durumda teslim (BK m. 272 f. 1) ve kira müddeti zarfında bu halde bulundurmak (BK m.273 göndermesiyle), ayıba karşı tekeffül borcu (BK. m. 251), zapta karşı tekeffül borcu (BK m. 275,276), mükellefiyet ve vergileri yüklenme borcu (BK m.283), teminat verme mükellefiyeti, esaslı tamiratları yerine getirme borcu (BK m. 273) gibi borçları vardır. BK m.272 hükmüne göre “kiralayan, birlikte kiralanmış menkul şeyler varsa bunlar dahi dahil olduğu halde, kiralananı akitten maksut olan kullanma ve işletmeye salih bir halde kiracıya teslim etmekle mükelleftir. Bu borcun ifa edilmemesi halinde, adi kira hakkındaki hükümler tatbik olunur.”...

                KARAR Davacı, 5 parselde bulunan taşınmazı davalılardan Kepez Belediye Başkanlığı'ndan satın aldığını, davalı ... tarafından taşınmazın orman sınırları içerisinde kaldığından tapu iptal tescil davası açıldığını, tapunun iptal edilerek hazine adına tesciline karar verildiğini, Borçlar Kanununun 189 ve devamı maddelerine göre zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince Kepez Belediyesi'nin sorumlu olduğunu, diğer davalı hazinenin ise, tapu sicillerinin doğru ve düzgün oluşturmamasından dolayı Medeni Kanununun ilgili maddeleri gereğince devletin sorumluluğunun söz konusu olduğunu ileri sürerek, şimdilik 31.752,70.-TL'nin dava tarihinden yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılardan Kepez Belediyesi, davanın konusu itibarı ile idari yargıda görülmesi gerektiğini savunarak,diğer davalı ise husumet itirazında bulunarak davanın reddini dilemişlerdir....

                  Mahkemece, satış sırasında geçerli tapu kaydı olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacının davalılar ... ile Yaşar mirasçılarından 14.9.1995 tarihinde tapu ile satın aldığı taşınmazın Orman Genel Müdürlüğünün açtığı dava sonunda tapusunun iptal edilerek elinden alındığı hususu dosya kapsamı ile sabittir.Davalıların dava konusu taşınmazın davacının elinden tapusunun iptal edilerek alınması nedeniyle BK 217-189 ve devamı maddeleri uyarınca zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince sorumlulukları mevcuttur. Tapunun devirden sonra iptal edilmesi nedeniyle davalıların sorumlu olmayacağına ilişkin mahkeme kararı doğru değildir....

                    UYAP Entegrasyonu