Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Satıcının borçlarından bir tanesi de BK’nın 189 ile 193. maddelerinde düzenlenen zapta karşı tekeffül borcudur. Mülga 818 sayılı BK’nın 189. maddesinde zapta karşı teminat: “Bayi, satılan şeyin bir üçüncü şahıs tarafından bey'in akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zaptedilmesinden müşteriye karşı mesul ve zamindır.” şeklinde tanımlanmıştır. Satıcının bu borcu ile ilgili olarak öğretide “zabta karşı tekeffül satılan malın bir üçüncü kişinin iddia ettiği üstün bir hak yüzünden alıcının elinden alınmasından veya iddia olunan bu hak sebebi ile alıcının mülkiyet hakkını gereği gibi kullanmamasından dolayı satıcının sorumlu olmasıdır” şeklinde tanımlanmaktadır (Tandoğan H., Borçlar Hukuku, Özel Borç İlişkileri, C.1/1, 4....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, taraflar arasındaki satım sözleşmesinden kaynaklanan zapta karşı tekeffül hükümlerinden doğan alacağa ilişkindir.14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Ancak pratik bazı düşüncelerle zapta karşı tekeffül hakkında özel hükümler konulmuş ve alıcıya ek bir korunma sağlanmıştır. Burada mülga 818 sayılı BK. 96. maddedeki esasın aksine, kural olarak, kurtuluş beyyinesi yoktur, usul sadeleştirilmiştir ve zaptın hukuki sonuçları kesin biçimde belli edilmiştir. Satıcının zapta karşı tekeffül borcu kanuni bir borçtur. Satıcının bu hususta ayrıca taahhütte bulunmasına gerek yoktur....

        Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle; davacının kendisinden önceki malikler Serra Kuloğlu ve Selahattin Karahasan'ın zapta karşı tekeffül hükümleri uyarınca davalıdan olan alacak hakkını temlik almak suretiyle bu davayı açmış olmasına, dava konusu aracın 205.150,00- TL bedelle 07.06.2011 tarihinde davalı tarafından dava dışı Selahattin Karahasan'a satılmasına, bu satış sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığının anlaşılmasına, dava tarihi öncesinde davalının temerrüde düşürüldüğünün ispat edilmemesine, dava konusu alacağın para borcundan kaynaklı olması nedeniyle mahkemenin davaya bakma hususunda yetkili ve görevli sayılmasına, zapta karşı tekeffül hükümleri uyarınca satıcıdan menfi zararın talep edilebilecek olmasına (somut olayda davalı ile dava dışı Selahattin Karahasan arasındaki araç satış sözleşmesinde belirtilen bedel), satıcının menfi zarar dışında hiçbir kusurun kendisine...

        Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 2-Kabule göre ise davacının temyiz itirazlarının incelenmesinde, taraflar arasındaki uyuşmazlık, satım aktinden kaynaklanan zapta karşı tekeffül hükümlerine ilişkindir. BK.nun 189. maddesi, satılan şeyin 3. bir şahıs tarafından satım akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zapt edilmesinden satıcıyı alıcıya karşı sorumlu tutmaktadır. Mahkemece uyuşmazlığın BK.nun zapta karşı tekeffül hükümleri doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, ayıba karşı tekeffül hükümlerine göre davanın reddedilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, peşin alınan 17.15 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 4.4.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          BK'nunda zapta karşı tekeffül hakkında özel hükümler konulmuş ve alıcıya ek bir korunma sağlanmıştır. Burada kural olarak, kurtuluş beyyinesi yoktur, usul sadeleştirilmiştir ve zaptın hukukî sonuçları kesin biçimde belli edilmiştir. Satıcının zapta karşı tekeffül borcu kanuni bir borçtur. Satıcının bu hususta ayrıca taahhütte bulunmasına gerek yoktur. Bu arada, zapta karşı tekeffül hükümlerinin (BK. m. 214 vd.) tapuya kayıtlı taşınmazların satışında da doğrudan doğruya uygulanacağını belirtmekte yarar vardır. Satıcının zapta karşı tekeffül borcundan dolayı sorumlu tutulabilmesi için tekeffülün şu maddi şartlarının gerçekleşmesi gerekir: 1) Satılan mal alıcıya teslim edilmiş bulunmalıdır. Zapta karşı tekeffül borcu ikincil (tali) nitelikte bir borç olduğundan, satılanın teslim edilmemesi durumunda, alıcı, yalnızca BK'nın 96 maddesi ve ardından gelen hükümlere dayanarak satıcıya başvurabilir....

            Anılan yasa maddeleri hükmünce satıcı kusursuz olsa dahi aracın zaptedilmesinden dolayı alıcı (davacı)ya karşı sorumludur. Somut olayda, davacının 10.05.2010 tarihinde davalıdan noter satış sözleşmesi ile satın alıp adına tescil ettirdiği aracın, motor numarasının değiştirilmesi nedeniyle zapt edildiği uyuşmazlık konusu değildir. Açıklanan ilkeler doğrultusunda zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince davacı uğradığı zararları akidi olan davalıdan isteyebilir. Hal böyle olunca; mahkemece Borçlar Kanununun 217 maddesi (eski BK 192) hükmüde dikkate alınmak suretiyle yukarda açıklanan ilkeler doğrultusunda taraf delilleri toplanıp değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddi yönünde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

              Büyükşehir Belediye Başkanlığından 6098 sayılı Borçlar Kanununun 214. ve devamı maddelerinde düzenlenen zapta karşı tekeffül hükümlerine dayanarak tazminat talep etmiştir. Davacı dava dilekçesinde ... ve Orman Yönetimini taraf olarak göstermemiş, haklarında usûlüne uygun bir dava açmamış, TMK'nın 1007. maddesi uyarınca bir tazminat talep etmemiştir. ... ve Orman Yönetimi yargılama sürecinde mahkemenin talebi üzerine davaya dahil edilmişlerse de, dava dilekçesinde taraf olarak gösterilen ......

                İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, taraflar arasındaki geçerli satıştan kaynaklanan 6098 sayılı TBK'nun 214. ve 217. maddeleri (mülga 818 sayılı BK'nun 189. ve 192. md.) kapsamında zapta karşı tekeffül hükümleri çerçevesinde satıcıya karşı açılmış alacak talebine ilişkindir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, zapta karşı tekeffül hükümlerinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, taraflar arasında geçerli araç-satış sözleşmesi bulunmaktadır. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....

                  UYAP Entegrasyonu