Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan yasal düzenleme karşısında davacıların TBK’nın 214 ve devamı maddelerinde düzenlenen zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince ...’dan ve TMK'nın 1007.maddesi uyarınca Hazine'den tazminat isteme hakkı bulunmaktadır. Bilindiğe üzere zapta karşı tekeffül, satılan malın bir üçüncü kişinin iddia ettiği üstün bir hak yüzünden alıcının elinden alınmasından veya iddia olunan bu hak sebebiyle alıcının mülkiyet hakkını gereği gibi kullanamamasından dolayı satıcının sorumlu olmasıdır. Zapta karşı tekeffül borcu, satıcının mülkiyeti nakil borcunun bir sonucu ve müeyyidesidir. Gerçekten üçüncü kişi kendi mülkiyetini iddia ederek satılanı zapt edecek veya alıcının mülkiyet hakkını ihlal eden bir hak ileri sürecek olursa, satıcı mülkiyeti nakil borcunu tamamen veya kısmen yerine getirmemiş olur. Satıcının zapta karşı tekeffül borcundan dolayı sorumlu tutulabilmesi için tekeffülün şu maddi şartlarının gerçekleşmesi gerekir: -3- 2017/529 - 2018/1830 1....

    Zapta karşı tekeffül, satılan malın üçüncü bir kişinin iddia ettiği üstün bir hak yüzünden alıcının elinden alınmasından veya iddia olunan bu hak sebebiyle alıcının mülkiyet hakkını gereği gibi kullanamamasından dolayı satıcının sorumlu olmasıdır. Bu sorumluluk, satıcının mülkiyeti nakil borcunun bir sonucu ve müeyyidesidir. 14. Konunun düzenlendiği ve eldeki uyuşmazlıkta uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu’un (BK) 189. ve devam eden maddelere göre; satıcının zapta karşı tekeffül borcundan dolayı sorumlu tutulabilmesi için; satılan malın alıcıya teslim edilmiş olması, üçüncü kişinin satılan şey üzerinde zaptı sağlayacak bir hakkının satım sözleşmesinin kurulmasından önce kazanılmış ve sözleşmenin yapılması sırasında da mevcut bulunması şarttır. Bunun yanında üçüncü kişinin üstün hakkının varlığı, alıcı tarafından akdin kurulması sırasında biliniyorsa, ayrıca tekeffül taahhüdünde bulunmuş olmadıkça satıcının sorumluluğuna gidilemez. 15....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının ayıba karşı tekeffül hükümlerine dayanarak açmış olduğu dava zaman aşımına uğradığı, Türk Borçlar Kanunun 231....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; geçerli taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan zapta karşı tekeffül hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, inceleme görevi Yüksek Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Ne var ki dosya, Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu kararı ile tetkiksiz olarak yeniden incelenmek üzere Dairemize gönderilmiş olduğundan, 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasanın 21.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 24.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....

          Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davacı, davaya konu tapusuz taşınmazı davalı ile yapılan harici satış sözleşmesi ile satın alarak zilyetliğin devrinin yapıldığını, zilyetliğin devrinden sonra davaya konu yerin 3. kişiler adına tapuya tescil edilmesi nedeniyle davalının sorumluluğu gereği zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince eldeki bu davayı açmıştır. Taraflar arasında harici satışı yapılan taşınmazın tapusuz olması nedeniyle menkul satışı hükümleri gereğince zilyetliğin devri nedeniyle sözleşme geçerlidir. BK 192 ve devamı maddeleri uyarınca hukuken geçerli bir satış söz konusu olduğundan davacı zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince davalıdan talepte bulunabilir....

            a vekaleten davalı ... ile yapıldığını, aracın çalıntı olduğu ve şasi numarasının değiştirilerek satıldığı gerekçesiyle araca emniyet tarafından el konulduğunu,zapta karşı tekeffül hükümleri gereğince davalıların sorumlu olduklarını belirterek;ödemiş olduğu 13.000 TL'nin ve davalıların hukuki eylemleri nedeniyle uğradığı manevi zarara karşılık 1.500 TL'nin yasal faizi ile davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece maddi tazminat talebinin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacının oto galerici olan davalı ...'dan satın aldığı araca el konulması nedeniyle zapta karşı tekeffül hükümlerine göre alacak ve tazminat istemine ilişkindir. Dava konusu araca ilişkin davalı ...'ın ... 12....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, araç satış sözleşmesinden kaynaklanan zapta karşı tekeffül nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Dosyada Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin bozma ilamına uyularak karar verildiğine göre, hükmü temyizen inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’ne ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 21/2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun’un 60/3. maddesi gereğince dosyanın anılan Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 26/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satım akdinden kaynaklanan zapta karşı tekeffül hükümlerine ilişkindir. Hal böyle olunca, taşınmazın mülkiyet hakkını kaybeden davacı BK'nın 217. maddesi delaletiyle zapta karşı tekeffül ve haksız iktisap kurallarına göre davalı/borçlu T18'den zararlarını ve ödediği bedeli talep edebilir. Davacının satın alması sırasında tapu kaydında aynının uyuşmazlığa konu olduğu konusunda herhangi bir sınırlama bulunmaması karşısında, alıcı olan davacının TMK'nın 1020 maddesi gereğince iyiniyetli olduğunun kabulü zorunludur. BK'nın 189. maddesi, satılan şeyin 3. bir şahıs tarafından satım akdi zamanında mevcut bir hak sebebi ile tamamen veya kısmen zapt edilmesinden satıcıyı alıcıya karşı sorumlu tutmaktadır. Zapta karsı tekeffül hükümlerini düzenleyen BK'nın 192. maddesi de, taşınmazın tamamen zaptı halinde, satımın münfesih addolunacağı ve alıcının, satıcıdan aynı maddenin 1, 2, 3 ve 4. bentlerinde yazılı zararları isteyebileceğini, hükme bağlamıştır....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı; ... ilçesi Uzunbanı mahallesinde bulunan 1230 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 1/2 hissesini davalıdan 25.000,00.- TL'ye satın aldığını, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/232 Esas sayılı dosyasında kendisine karşı davalının müteveffa eşinin mirasçıları tarafından muris muvazaası nedenine dayalı olarak dava açıldığını, 12/06/2008 tarihli ve 208/183 Karar sayılı kararla davanın kabulüne karar verildiğini, kararın kesinleştiğini beyan etmekle zapta karşı tekeffül, sebepsiz zenginleşme ve haksız fiil terditli nedenlerine dayalı olarak fazlaya ilişkin haklarının saklı tutularak 30.000,00.- TL tazminatın davalıdan tahsilini istemiştir....

                  Bu nedenle satım hukukunda zapta karşı tekeffül sorumluluğunun varlığı zorunludur. Satıcının zabta karşı tekeffül borcundan sorumlu olması için aranan koşullar; satılan malın alıcıya teslim edilmiş olması; mala el koyan üçüncü kişinin satılan üzerinde zabtı sağlayacak bir hakka sahip olması ve bu hakkın en geç sözleşmenin kurulması sırasında mevcut olması; üçüncü kişinin kısmen veya tamamen zapta girişmiş olması; ...’nun 215.maddesinin ... fıkrasına göre satılanın zabtı ile tehdit edilen alıcının aleyhine dava ikame edilmiş ise bunun satıcıya ihbar edilmesi; ...’nun 214.maddesinin ... fıkrası uyarınca alıcının satım sözleşmesinin kurulması zamanında zabıt tehlikesini bilmemesi; ...’nun 214 maddesi ... . fıkrası gereğince satım sözleşmesinin tarafları arasında zapta karşı tekeffül borcunu kaldıran veya sınırlayan bir anlaşmanın bulunmaması olarak sayılabilir. Zapttan sorumluluk üçüncü kişinin üstün hakkının bulunmasına dayalıdır ve üstün hak en başta mutlak haklar olabilir....

                    UYAP Entegrasyonu