"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK-TENKİS Taraflar arasında görülen alacak- tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar asıl ve birleştirilen davada davacı vekili tarafından (katılma yoluyla) asıl davada davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava alacak, birleştirilen dava ise tenkis isteğine ilişkindir. Davacı, asıl davada; davalının yönlendirmesi ile ortak mirasbırakanları ...'...
DAVA TÜRÜ :Tenkis Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Mirasçılık ve mirasın geçişi, miras bırakanın ölümü tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir. (4722 S.K. md.17) Taşınmazların bölünmezliği 03.06.2004 tarihinde belirlendiği halde tercih hakkı 21.06.2001 tarihinde kullandırılmış, davalılardan ...e ise tercih hakkı kullandırılmamıştır. Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır....
-KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında iptal, tescil olmadığı taktirde tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteminin kanıtlanamadığı, tenkis talebinde ise hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Toplanan deliller, tüm dosya içeriği ve özellikle de davanın kabulü halinde mirasçı sıfatıyla hak sahibi olacak ...ve ...'un beyanlarından temlikin gerçek satış olduğu, mal kaçırma amacıyla muvazaalı şekilde yapılmadığı saptanmak suretiyle tapu iptal ve tescil isteğinin reddine karar verilmesi doğrudur. Her ne kadar terditli istek olan tenkis hakkında mahkemece hak düşürücü sürenin geçtiği kabul edilmişse de mirasbırakanın ölüm ve dava tarihleri dikkate alındığında hak düşürücü sürenin geçmediğinin kabulü gerekir. Ne var ki, temlikin gerçek satış olduğu saptandığına göre tenkis isteğinin de bu nedenle reddedilmesi yerindedir. Mahkeme kararı açıklanan gerekçeyle ve sonucu itibariyle doğrudur....
Mirasçılıktan çıkarılanın çıkarma tasarrufuna itiraz etmemesi durumunda da iflâs idaresi veya alacaklılar, aynı koşullarla tenkis davası açabilirler." şeklinde, yine aynı kanunun 563. maddesinde; "Tenkis, mirasbırakanın arzusunun başka türlü olduğu tasarruftan anlaşılmadıkça, mirasçı atanması yoluyla veya diğer bir ölüme bağlı tasarrufla elde edilen kazandırmaların tamamında, orantılı olarak yapılır....
Bir başka ifadeyle kişisel hakkın temliki niteliği taşıyan şirket hisselerinin devri işleminde 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmadığı tartışmasızdır.Bu temliklerin koşullarının varlığı halinde tenkis hükümlerine tabi olacağı açıktır. Bilindiği üzere; tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul;miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik ) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür.Tereke miras bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu mameleki kıymetler ile, iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır....
Buna göre, mahkemece; vasiyetnameye konu taşınmazların değerinde azalma olmaksızın sabit tenkis oranında bölünmesinin mümkün olup olmadığı, sabit tenkis oranında bölünme mümkün ise vasiyete konu taşınmazlardan hangisinin kime ne şekilde düştüğü ve değerinde ne sebeple azalma olmadığı hususlarında uzman (inşaat mühendisi veya mimar) bilirkişinin görüşüne başvurulması, taşınmazların değerinde azalma olmaksızın taksimi mümkün değilse davalı tarafa TMK'nun 564. maddesi gereğince tercih hakkının sorulması, sonrasında karar tarihine en yakın tarih itibariyle vasiyetnameye konu taşınmazların değerleri hakkında uzman bilirkişiden derhal rapor aldırılması ve dosyanın tenkis hesabı yapılmak üzere yeniden tenkis bilirkişisine gönderilmesi gerekirken, böyle bir durum ortaya çıkmamasına rağmen davalı tarafça 2007 yılında bildirilen tercih hakkının geçersiz olduğunun gözetilmemesi ve tenkis konusunda uzman olmamasına rağmen davacıların saklı paylarının ihlal edilmediğini bildiren inşaat bilirkişinin...
Mahkemece, vasiyetnamenin iptal şartlarının bulunmadığından iptal yönünden davanın reddine, tenkis yönünden ise davanın kabulü ile tercih hakkına göre 69.004,78 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, vasiyetnameye konu taşınmazların muris adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davalı ... adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı tarafça iptal yönünden, davalı tarafça tenkis yönünden temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özelliklede delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı tarafın iptale yönelik temyiz itirazlarının reddi ile iptal yönünden kurulan hükmün ONANMASINA, Tenkis istemine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Bilindiği gibi; tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (teberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır....
TMK' nın 1023.maddesi gereğince; tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımının korunacağı belirtildiğinden ve dosya kapsamı ile davalı Osman' ın kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından muris muvazaasına dayalı tapu iptal ve tescil istemli davasının reddine karar vermek gerekmiştir. Terditli talep olan tenkis yönünden ise mirasbırakan 17/05/2016 tarihinde vefat ettiği, eldeki davanın 06/02/2017 tarihinde açıldığı ve tenkis davasının süresinde olduğu görülmüştür. Tenkis davası miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmalarının (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul, miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır....
Bilindiği üzere; tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik ) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Tereke miras bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu mameleki kıymetler ile, iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur. Miras bırakanın borçları, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin bir aylık nafakası, terekenin defterinin tutulması, mühürlenmesi, cenaze masrafları gibi giderler de pasifidir. Aktiften belirtilen borçların indirilmesi net terekeyi oluşturur....
Temyiz Nedenleri 4.2.1.Davalılar vekili, Yargıtayın bozma ilamının gereğinin yerine getirilmediğini, 469 parselin temlik dışı tereke kapsamında kabul edilerek tenkis hesabının yapılması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir. 5.YARGITAY KARARI 5.1.Dava, tenkis talebine ilişkindir. 5.2.Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul;miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik ) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Tereke miras bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu mameleki kıymetler ile, iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır....