Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen alacak, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davada elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine dair verilen karar asıl dava davacısı, birleştirilen dava davalısı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. . -KARAR- Asıl dava harici satış bedelinin uyarlanarak tahsili ve bu harici satın almaya dayalı olarak davalı taşınmazına yapılan bir katın bedelinin tahsili isteklerine, birleştirilen dava ise çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı ve feri müdahil vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir. Davacı, paydaşı olduğu 84 ve 163 parsel sayılı taşınmazlara davalıların tel çekmek suretiyle müdahale ettiklerini ve taşınmazları kullanmasına engel olduklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuş; yargılama aşamasında taşınmazlarda paydaş (aynı zamanda davacının oğlu) olan Cumaali de davaya davacı olarak katılmak istemiş ancak başvuru ve nispi harç yatırmamıştır....

      Mahkemece, davalıların haksız elatmasının keşfen saptandığı gerekçesi ile müdahalenin önlenmesi isteğinin kabulüne, davada yıkım isteği olmasa da müdahalenin önlenmesi isteğinin yıkım isteğini de kapsadığı gerekçesiyle yapıların yıkıma karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan deliller ile dava konusu 1315 parsel sayılı taşınmazın davacı ve dava dışı kişiler adına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu, kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı olmayan davalıların çekişmeli taşınmaza haklı ve geçerli bir neden olmaksızın müdahale ettikleri belirlenmek ve benimsenmek suretiyle elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı ...'nin elatmanın önlenmesi yönünden temyiz itirazları yerinde değildir. Reddiyle hükmün bu kısmının ONANMASINA....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi ... ile ... aralarındaki elatmanın önlenmesi davasının yapılan yargılamasında mahkemenin görevsizliğine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 07.04.2010 gün ve .../139 sayılı hükmün ...’ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı, dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı taşınmazın ortak miras bırakanlarından kaldığını, taksim edilmediğini, taşınmazdan yararlanmasına davalının engel olduğunu açıklayarak, miras payı oranında elatmanın önlenilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, uyuşmazlık konusu taşınmazın miras bırakandan kalmadığını bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, “davanın zilyetlik hükümlerine dayalı olarak açıldığı gerekçesiyle görevsizliğe, dosyanın kesinleşmesini takiben Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine” karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

          Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmü ile mülkiyet hakkının kanunla toplum yararına kısıtlanabileceği temel ilke olarak kabul edilmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir. Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK'nın "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25/10/2013 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, yıkım, eski hale getirme ve alacak talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10/04/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, yıkım, eski hale getirme ve alacak istemlerine ilişkindir....

              in 03.05.2019 havale tarihli rapora ek krokide C harfi ile gösterilen 25.158 m2’lik kısmına elatmasının önlenmesine karar verilmiş, bu karara karşı davalı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, ecrimisile ilişkin istinaf başvurusunun miktar itibariyle reddine, elatmanın önlenmesi talebine yönelik kanun yolu başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. 1.Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre temyiz eden davalı tarafın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2.Her ne kadar Mahkemece, yazılı şekilde karar verilmiş ise de, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istekleri yönünden yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mülkiyeti hazineye ait 120 ada 322 parsel sayılı taşınmaza, davalının etrafını tel çitle çevirerek üzerine duvarları tahtadan ve üstü saç ile örtülü bir oda yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve muhdesatın yıkımını istemiştir. Davalı, çekişme konusu taşınmazı kadastro tespiti öncesi 1973 yılında satış vaadi sözleşmesiyle satın aldığını ve o tarihten beri zilyet olduğunu, taşınmazda yapılaşmadığını, taşınmazın 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığını ve tapu kaydında lehine zilyetlik şerhi bulunduğunu, taşınmazı kiralama konusunda başvurusunun sonuçlanmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmaksızın davacıya ait taşınmaza elattığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir....

                  Davalı, davacının taşınmaza hiçbir zaman zilyet olmadığını, taşınmazda bulunan ev ve büfenin ölen eşine ait olduğunu, eşinin aynı tarihte iki farklı kişiye taşınmazda zilyetliğin devri sözleşmesi yapmasına rağmen zilyetliği aslında devretmediğini, taşınmazda bulunan yapıların kendi kullanımında bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taşınmazın Hazine'ye ait olduğu, davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki; açılan dava, zilyetlik ve mülkiyeti Hazine'ye ait olduğuna dair husumet bulunmayan kalıcı nitelikteki yapının üzerindeki hakka dayalı açılmış elatmanın önlenmesi davasıdır. Davacı, zilyetlik ve yapılar üzerindeki mülkiyet hakkını ileri sürdüğüne göre aktif dava ehliyeti vardır. Başka bir anlatımla, elatmanın önlenmesi davası mülkiyet hakkı sahibi dışındaki ayni ya da şahsi hak sahipleri tarafından da açılabilir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat isteğine ilişkin olup, mahkemece sadece tazminata karar verilmiş, hüküm davalı tarafından tazminat yönüyle temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine temyiz nedeni ve temyiz edenin sıfatına göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 4.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 10.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu