Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, davacının dava dışı Pelin Tekinalp Çakmak ile satıcı yaptığı 27.06.2010 tarihli simsarlık sözleşmesine ilişkin olarak 30.03.2012 tarihli ibraname ile simsarlık ücretini tahsil ederek alacağının kalmadığını kabul etmesi ve sözleşmenin 4. maddesinde hizmetin gerçekleşmesi hâlinde simsarlık ücreti ödenmeyeceğinin kararlaştırılması karşısında, davacının ayrıca davalı ile yaptığı 17.12.2011 tarihli simsarlık sözleşmesi uyarınca davalıdan ücret talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Uyuşmazlığın çözümü için simsarlık (telallık) sözleşmesinin hukuki niteliği üzerinde durulmasında yarar vardır....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/371 Esas KARAR NO : 2023/466 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/05/2021 KARAR TARİHİ : 20/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında yatırım danışmanlığı hizmeti kapsamında sözleşme akdedildiğini, davalıların yükümlülüklerini yerine getirmemesinden kaynaklı müvekkili şirketin .... İcra Müdürlüğü 2021/......

      -- adına satılan gayrimenkul bedelleri üzerinden danışmanlık bedeli olarak-------- ödeme yapılacağı kararlaştırıldığı, dolayısıyla davacı ile davalılar arasında bir simsarlık sözleşmesinin kurulmuş sayılacağı, uyuşmazlığın acentelik sözleşmesinden kaynaklanmadığı, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin simsarlık sözleşmesi olarak nitelendirilebileceği, simsarlık sözleşmesinin Borçlar Kanununda düzenlendiği, davacının ---------- Müdürlüğünden gelen müzekkere cevabına göre kazançlar toplamı itibariyle VUK 177'de düzenlenen sınırların altında kaldığı dolayısıyla tacir olmadığı, davacı tacir olmadığından ortada her iki tarafın da işletmesiyle ilgili nispi bir ticari davanın olmadığı, somut uyuşmazlığın Borçlar Kanununda düzenlenen simsarlık sözleşmesinden kaynaklandığı, taraflar arasında mutlak bir ticari davanın olmadığı, dolayısıyla uyuşmazlığın genel hükümler uyarınca HMK 2....

        Dava, davacı ile davalı arasında imzalanan 11/01/2019 tarihli tellaliye satış sözleşmesinden kaynaklı % 3 ' lük tellallık ücretinin tahsili amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasıdır. Kayseri Genel İcra Dairesi'nin 2019/139193 esas sayılı takip dosyasının incelemesinde; alacaklı T1 borçlu T3 hakkında 04/02/2019 tarihinde 15.000TL asıl alacak üzerinden takip başlatıldığı, takip dayanağı olarak 11.01.2019 tarihli taşınmaz satışına ilişkin aracılık sözleşmesini gösterdiği, borçlunun 08/11/2019 tarihli dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin aynı gün durdurulduğu anlaşılmıştır. Somut olayda, uyuşmazlık taraflar arasında geçerli bir tellallık sözleşmesi kurulup kurulmadığı, davacının tellallık(simsarlık) ücretine hak kazanıp kazanmadığı, kazanmış ise miktarının ne olduğu noktalarında toplandığı görülmüştür. Uyuşmazlığın çözümü için tellallık (simsarlık) sözleşmesinin hukuki niteliği üzerinde durulmasında yarar vardır....

        Dava, gayrimenkul simsarsılığı sözleşmesinden kaynaklı alacak isteminden kaynaklanmakta olup uyuşmazlık taraflar arasında geçerli bir sözleşme olup olmadığı, davacının ücrete hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır. 6098 sayılı TBK'nın 520.maddesinde "Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkânının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması hâlinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir. Simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekâlete ilişkin hükümler uygulanır. Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz." hükmünü içermektedir. Madde metninden de açıkça anlaşılacağı üzere TBK'nın 520/3 maddesi uyarınca taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz. Bu yön sözleşmenin geçerlilik koşuludur....

          Kanunun “Tanımlar” başlıklı 3/1- l maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlandığı, 6502 sayılı TKHK'nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli olduğu, şeklinde yasal düzenleme olduğu, değerlendirme yapılarak Tüketici Mahkemesi’nin görevli olduğu hususunda karar verildiğini, Emsal karardan da anlaşılacağı üzere taraflar arasında 03.04.2019 tarihli emlak alım satım sözleşmesinden kaynaklı uyuşmazlık bulunduğunu, Taraflar arasındaki uyuşmazlığın emlak alım satım sözleşmesinden kaynaklandığı ve bu ilişki sebebi ile oluşan...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, uyuşmazlığın bankacılık sözleşmesinden kaynaklanan alacak olup, bankacılık işlemi niteliğinde bulunduğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1- k maddesinde tüketicinin; "ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi", 3/1- l maddesinde ise tüketici işleminin; "mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi" ifade edeceğinin düzenlendiği, aynı Kanun'un 73/1 madde ve fıkrasında da; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğunun hüküm altına alındığı, işbu davada tüketici mahkemelerinin görevli olduğu...

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/11/2020 NUMARASI : 2020/433 ESAS, 2020/246 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasındaki alacak davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Filiz Güngör tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 21/07/2020 tarihinde Silivri 1....

          Sigorta sözleşmesinden kaynaklı prim borçlarından doğan uyuşmazlıklara 12. 13. 14. veya 43....

            DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/05/2021 6100 sayılı HMK'nın 352.maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Her ne kadar İstanbul Anadolu 10....

              UYAP Entegrasyonu