Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sebepsiz zenginleşme nedeniyle istirdata ilişkin davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi ile ... Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taraflar arasında kurulan elektrik abone sözleşmesinden kaynaklanan ve davalı kuruma fazladan ödeme yapıldığı iddiası ile açılan sebebsiz zenginleşme nedeniyle istirdat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacının kendisine ait döküm atölyesinde ticari maksatlı elektrik kullandığı anlaşılmaktadır. Ticari amaçlı düzenlenen sözleşmeden doğacak uyuşmazlıkların çözümünde görevli mahkeme genel mahkemelere aittir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 16.02.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde sebepsiz zenginleşme hükümlerine atıf yapılmışsa da, dava konusu olayda sebepsiz zenginleşme koşullarının gerçekleşmediğini, keza sebepsiz zenginleşme için Kanunda belirlenen 2 yıllık hak düşürücü sürenin de geçtiğini, davanın İİK hükümlerin uyarınca açılan istirdat davası niteliğinde olduğunu, İİK'nın 72/7. maddesi uyarınca ödeme tarihinden itibaren 1 yıl içinde açılmadığından davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerektiğini, davacının icra takip dosyasına herhangi bir ödeme yapmadığını, davacının 18 yaşında bir öğrenci olduğunu, dosya borçlusu muris babası ...'ın borçlarından kurtulmak amacıyla işyerini kızı ... adına muvazaalı olarak devrettiğini, Ankara ... Müdürlüğünün ... sayılı dosyasına konu 15.016,00 TL borcun ihtirazı kayıtsız olarak davacının annesi ... tarafından ödendiğini, takip ve dava konusu senetlerin davacının babası ve diğer borçlu ...'...

      İcra Müdürlüğü'nün 2011/3161 E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, takibe dayanak çeklerin zamanaşımına uğradığını, sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılamayacağını, ayrıca söz konusu çeklerin hatır çeki olarak düzenlendiğini ve müvekkilinin sebepsiz zenginleşmesinin de söz konusu olmadığını, davalı banka yetkilileri tarafından takibin iptal edileceğinin sözlü olarak beyan edilmesi nedeniyle takibe itiraz edilemediğini belirterek ... İcra Müdürlüğü'nün 2011/3161 E. sayılı dosyasından müvekkilinin borcunun olmadığının tespiti ile müvekkili lehine % 40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, müvekkili tarafından yargılama sırasında icra tehdidi altında borcun tamamını ödediğinden bahisle davaya istirdat davası olarak devam ettikleri beyan etmiştir....

        Geçersiz sözleşmelere göre verilenlerin iadesi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri istenir. Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının haklı (geçerli) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi zarar değil, alacaklının (davacının) mal varlığında meydana gelen eksilmedir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Geçersiz sözleşme gereğince, diğerinin mal varlığına kayan değerlerin iadesi "Denkleştirici Adalet" düşüncesine dayanmaktadır....

          E. sayılı dosyasına, üçüncü kişi olarak ödediği toplam 36.000-TL.’nin sebepsiz zenginleşme nedeni ile geri verilmesi için iş bu davayı açmış ise de, davacının, takip borçlusu olmadığı icra takip dosyasında, üçüncü kişi olarak, borçlu......

            nin ise icra veznesinin kapanmış olması nedeniyle müvekkili şirket yetkilisi tarafından alacaklı (davalı) şirket vekili Av...’ın banka hesabına yatırıldığını, böylece davalının müvekkili şirket üzerinde haciz baskısı uygulamak suretiyle hukuka aykırı olarak takip konusu alacağın tahsili yoluna gittiğini, davalı şirketin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca müvekkilinden haksız olarak tahsil ettiği parayı iade etmesi gerektiğini, istirdat taleplerinin İstanbul ......

              Karar sayılı kararında "Her ne kadar davacı tarafça eldeki davanın istirdat davası niteliğinde olmadığı, sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince açıldığı ileri sürülmüş ise de; dava borçlu olunmadığı halde ödendiği ileri sürülen paranın tahsili için açıldığından, açılan dava niteliği itibariyle istirdat davasıdır. İcra ve İflas Kanunu'nun 72/7. Maddesine göre, borçlu olmadığı halde ödeme yapan kişi ödediği tarihten itibaren bir sene içinde genel hükümler çerçevesinde dava açarak paranın geriye alınmasını isteyebilir. Yerleşik Yargıtay uygulaması gereğince, istirdat davasının koşullarının oluştuğu durumlarda davaların sebepsiz zenginleşme davası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemekte ve davaya istirdat davası olarak bakılması gerektiği kabul edilmektedir. (Yargıtay 19....

                Davalı vekili, davanın niteliği itibariyle sebepsiz zenginleşme davası olup 1 yıllık zaman aşımına tabi bulunduğunu, çekin keşide tarihinin 30/11/2008, ödeme tarihinin ise 05/12/2008 tarihi olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemce, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca davanın alacak davası niteliğinde olduğunun iddia edilmiş olmasına rağmen taraflar arasındaki temel ilişki ve dolayısıyla alacak iddiasının ispat edilemediği, davanın sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince de ... 644 ve devam maddelerinde yer alan 1 yıllık zaman aşımı süresi içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece, dava haksız olarak ödendiği söylenen çek bedelinin istirdadı şeklinde nitelendirilmiş olup ... 644. maddesinde öngörülen 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişitir....

                  Borçlu üçüncü kişinin açtığı sebepsiz zenginleşme davasını kaybederek üçüncü kişinin malının bedelini üçüncü kişiye ödemek zorunda kalır ise borçlu İİK m. 72 maddesine göre alacaklının karşı istirdat davası açabilir. Sebepsiz iktisap davasının borçluya karşı açılması üçüncü kişi lehinedir. Çünkü bu hâlde üçüncü kişi sadece satılan malın borçlunun borcu için cebri icraya konu edemeyeceğini ispat edecektir. Oysa üçüncü kişinin alacaklıya karşı sebepsiz iktisap ( zenginleşme ) davası açması hâlinde, üçüncü kişinin aynı zamanda alacaklının alacağının maddi hukuk bakımından mevcut olmadığını da ispat etmesi gerekir ki, bunun ispatı alacak borç ilişkisine tamamen yabancı olan üçüncü kişi için çok zor hatta imkânsızdır ( Kuru; İcra ve İflas Hukuk C.2. s.1011; A., s.357 ). 9- )Üçüncü kişiye ait malın haciz edilip satılması ve alacaklıya satış bedelinin ödenmesi ile borçlunun borcu sona erdiği için sebepsiz zenginleşmektedir....

                    Borçlu üçüncü kişinin açtığı sebepsiz zenginleşme davasını kaybederek üçüncü kişinin malının bedelini üçüncü kişiye ödemek zorunda kalır ise borçlu İİK m. 72 maddesine göre alacaklının karşı istirdat davası açabilir. Sebepsiz iktisap davasının borçluya karşı açılması üçüncü kişi lehinedir. Çünkü bu hâlde üçüncü kişi sadece satılan malın borçlunun borcu için cebri icraya konu edemeyeceğini ispat edecektir. Oysa üçüncü kişinin alacaklıya karşı sebepsiz iktisap ( zenginleşme ) davası açması hâlinde, üçüncü kişinin aynı zamanda alacaklının alacağının maddi hukuk bakımından mevcut olmadığını da ispat etmesi gerekir ki, bunun ispatı alacak borç ilişkisine tamamen yabancı olan üçüncü kişi için çok zor hatta imkânsızdır ( Kuru; İcra ve İflas Hukuk C.2. s.1011; A., s.357 ). 9- )Üçüncü kişiye ait malın haciz edilip satılması ve alacaklıya satış bedelinin ödenmesi ile borçlunun borcu sona erdiği için sebepsiz zenginleşmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu