Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İşletmeciliği A.Ş. aleyhine şirket yöneticilerinin sorumluluğundan kaynaklanan (TTK 553/1. md) tazminat istemine ilişkin dava neticesinde davalılar ...Holding A.Ş., ...A.Ş. yönünden davanın kabulüne, davalı...Endüstrisi A.Ş. yönünden davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

    Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 28.09.2015 gün ve 2011/564-2015/577 sayılı hükmü onayan Dairemizin 13.07.2017 gün ve 2016/628-2017/2876 sayılı ilamı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın taraflarca temyizi üzerine Dairemizce verilen 13.07.2017 tarihli 2016/628 Esas 2017/2876 Karar sayılı onama ilamına karşı, davalı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur....

      Her ne kadar Sözleşmenin hususi şartlarının 8 maddesinde” kefil bu kira sözleşmesinden kaynaklanan ödeme ve yükümlülükler konusunda kiracı ile müteselsilen sorumlu olup kira sözleşmesinin uzaması veya yenilenmesi halinde de kefaletinin aynı şekilde devam edeceğini kabul eder” Hükmüne yer verilmiş ise de hor kullanma tazminatı sözleşmenin kurulması sırasında belirli ve belirlenebilir bir alacak olmadığı gibi kefilin bu konularda sorumlu olacağı süre ve sorumluluğunun miktarı da kira sözleşmesinde ayrıca kararlaştırılmamış olduğundan hor kullanma tazminatından kefilin sorumlu tutulması da mümkün değildir. Mahkemece kefil durumundaki davalı hakkındaki davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü doğru görülmemiştir. Hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

        Görevi belge ve işlemlere resmîyet kazandırmak olan noterlerin, yaptıkları işlemler dolayısıyla meydana gelecek zararlardan ötürü sorumlu tutulması bir zorunluluktur. Noterler, devlet adına bir takım kamusal yetkileri de kullanmak suretiyle; belgeleri ve beyanları resmîleştiren ve aksinin kanıtlanmasını güçleştiren hatta neredeyse imkânsız hâle getiren, hukukî sonuçlar doğuracak belgelerin düzenlenmesi yetkisiyle donatılmıştır. Noterlik Kanunu’nun 82. ve İcra İflas Kanunu’nun 38. maddeleri gereğince; noterlerin düzenlemiş oldukları belgelere ispat gücü ve icra edilebilirlik açısından, özel ve ayrıcalıklı bir konum verilmiştir. Bu kadar önemli bir işin yapılmasıyla yetkili kılınan noterlerin sorumluluklarının da düzenlemeye paralel olması gerekir. Noterlerin uzmanlığına inanan ve güvenen iş sahipleri, yapılan iş ve işlemlerin tam ve sağlıklı olduğu konusunda kuşku duymamalıdırlar....

          Karar, Maliye Bakanlığı tarafından temyiz edilmiş ve yasada öngörülen cezanın eksik ödenen vergiye ilişkin vergi ziyaı cezası olduğu, Noterlerin kağıtları onaylayarak resmi nitelik kazandırmaları nedeniyle diğer kurumlara göre hukuki sorumluluklarının daha fazla olması ve Damga Vergisi Kanununun uygulanması bakımından yeterli kontrolün sağlanması için özel usulsüzlük cezası dışında ceza kesilmesi gerektiği, düzenlemede yasaya aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenmiştir. Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir. Danıştay Tetkik Hâkimi ...'ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden istemin reddi gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı ...'un Düşüncesi: Danıştay dava dairelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir....

            Haklarında son soruşturmanın açılmasına karar verilen noterlerin duruşmaları, suçun işlendiği yer Ağır Ceza mahkemesinde yapılır. " hükümlerine yer verilmiştir. Yukarıda yer verilen kanun hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, kanun koyucu noterlerin görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolayı yapılacak soruşturmalarda genel usulden farklı olarak özel düzenlemeler getirmiştir. Buna göre kovuşturma izni üzerine düzenlenen iddianameyi inceleyen Ağır Ceza Mahkemesi, dosyadaki delilleri değerlendirerek son soruşturmanın açılmasına veya açılmasına yer olmadığına karar verecektir. Bu düzenleme isnad edilen suçla ilgili yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte delil bulunup bulunmadığının belirlenmesi hususunda mahkemenin takdir yetkisinin olduğunu göstermektedir. İncelenen dosyada; Malatya 3....

              DAVA : Alacak (Kooperatif Yönetim Ve Denetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 04/05/2023 KARAR TARİHİ : 08/05/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 08/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kooperatif Yönetim Ve Denetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ayrıntısı dava dilekçesinde yazılı olduğu üzere; müvekkili kooperatifin eski yöneticilerinin, denetçilerinin ve çalışanlarının görev, yetki ve sorumluluklarından kaynaklanan özen yükümlülüğünü yerine getirmeyerek, Genel Kurul tarafından verilmeyen görev ve yetkilerini kötüye kullanarak kusurlu davranışlarıyla kooperatife verdikleri zararların, arsa satıcısının TMK dürüstlük kuralına aykırı davranarak verdiği zararların, her bir davalı için ayrı ayrı tespitiyle; Genel Kurul kararı olmadan verilen avanslar faize konsaydı elde edilecek faiz geliri veya dövize çevrilseydi elde edilecek miktarın, Sincan Tapu müdürlüğünde 01.03.2016...

                DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 05/04/2022 KARAR TARİHİ : 15/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/06/2022 Mahkememize açılan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile dava dışı ....'ün müvekkil şirketin yarı yarıya hissedarı olduklarını, her iki ortağında şirketi münferiden temsile yetkili müdürlük sıfatına sahip olduğunu, diğer tarafında bilgisinde olduğu gibi her iki ortağında başkaca şirketlerininde bulunduğu , dava dışı .......

                  Mahkemece, noterlerin sorumluluğu kusursuz sorumluluk ise de sınırsız sorumluluk anlamına gelmeyeceği, üçüncü kişilerin ağır kusurları ile sebebiyet verdikleri zararlarda noterlerin sorumlulukları arasındaki illiyet bağının kesileceğini, noterlerin ibraz edilen belgeleri kaynaklarından denetleme yükümlülükleri bulunmadığını, sonradan işleme konu belgenin sahte olduğunun, aracın çalıntı olduğunun anlaşılmasının noterin sorumlu tutulmasını mümkün kılmadığını beyanla sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir. Noterlerin, Noterlik Yasası'nın 162. maddesi uyarınca, sorumlu olmaları için kusurlu olmalarının gerekmediği tartışmasızdır. Diğer bir anlatımla, tüm kusursuz sorumluluk hallerinde olduğu üzere, zarar gören, davalının kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Kusursuz sorumluluğun, kusurlu sorumluluktan tek farkı bu noktada toplanmaktadır. Bu bağlamda zarar gören, kusurlu sorumlulukta olduğu üzere zararını, zararla eylem arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamak zorundadır....

                    Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 467'inci maddesinde düzenlenen vasinin sorumluluğundan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19/07/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu