Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava devam ederken davalının ölmesi durumunda, miras ortaklığı hükümleri gereğince murisin malvarlığına ilişkin olarak açılmış olan davalara tüm mirasçılar tarafından birlikte devam edilmesi gerekecektir. Zira, miras ortaklığında tüm mirasçılar arasında elbirliği (iştirak) mülkiyet hükümleri geçerli olup, tüm mirasçılar zorunlu dava arkadaşı konumundadır. (TMK 640, 702) O halde mahkemece, ... ... mirasçısı ... tarafından verilen karar düzeltme talebine, davalı ...'in diğer mirasçılarının icazet verip vermediklerinin tespit edilip, daha sonrasında karar düzeltme incelemesi yapılmak üzere dosyanın Başkanlığımıza gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 20.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Dava yanlışlıkla ödenen tazminatın rucuen iadesi istemine ilişkindir. Davacı ... tarafından zorunlu mali sorumluluk sigortası bulunmayan aracın sürücüsünün kusuruna göre ödeme yapılmış, ancak davacının sorumlular hakkında açtığı davada verilen kararın kesinleşmesi ile esasen kazada anılan sigortasız aracın sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, buna göre davalılara yapılan ödemenin yanlışlıktan kaynaklandığı anlaşılmış ve bu dava açılmıştır. Ancak davalılar başlangıçta tespit edilen kusur oranına göre usulüne uygun bir başvuruda bulunmuşlar ve bunun neticesinde de, davacı tarafından davaya konu ödeme yapılmıştır. Somut olayda davalıların miras bırakanının hayatını kaybettiği araç sürücüsünün hiç kusurunun bulunmadığı anlaşıldığına göre mirasçılara rucu edilemez, davanın reddi gerekir. Mahkemece bu hususun göz önünde bulundurulmayarak davanın kabulüne karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir....

      nin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre murisin aldığı paradan hissesine tekabül eden miktarda sorumlu olduğu, 24.11.1970 tarihinde ödenen 5.000.00 TL'nın dava tarihinde 3.939.64 TL olacağı, diğer davalı ...'nin ise, ... mirasçısı olmayıp satın alma suretiyle tapu maliki olduğundan dolayı tazminattan ve satış parasından sorumlu olamayacağını, ayrıca davacı ve dava dışı... arasında kararlaştırılan tazminatın şahsi hak doğurduğu ve 3. kişi konumundaki davalı ...'yi bağlayıcı nitelikte olmadığı" gerekçesi ile davalı ... yönünden açılan davanın reddine, davalı Mehri Arslan yönünden açılan davanın kısmen kabulü ile miras hissesi oranında 984.91 TL'nın dava tarihinden itibaren yasal 2010/8908-17458 faizi ile birlikte davalı ...'...

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tapu iptali ile tescili istemli dava sonunda Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince verilen 20.01.2022 tarihli 2019/2033 Esas ve 2022/37 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü: I....

          Davalı vekili, müvekkilinin murisinin 13/12/2006 tarihinde vefat ettiğini, vefat tarihi itibariyle murisin kefaleti bulunan kredi borçlarının ödendiğini, murisin ölümünden sonra kefalet sözleşmesine dayanılarak banka tarafından kullandırılan kredilerden murisin ve mirasçılarının sorumluluğunun sözkonusu olamayacağını, kefalet teminatlarını araştırmadan kredi kullandırmaya devam eden bankanın basiretli bir tacir gibi hareket etmediğini belirterek, davanın reddine ve davacı aleyhine %40 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 13/12/1994 tarihli 1994/367 E.-1994/12458 K. sayılı içtihadında "...Kefalet borcu da anılan yasa hükmüne göre kefilin ölüm tarihi itibariyle, mirasçılara intikal edeceğinden, mirasçılar kefilin ölüm tarihindeki borcundan sorumlu olurlar....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/12/2022 NUMARASI : 2021/51 ESAS - 2022/443 KARAR DAVA KONUSU : ALACAK (Denkleştirme Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisi Mustafa Kazancı'nın 28/02/2020 tarihinde çocuksuz vefat ettiğini, müvekkillerinin murisin kardeşleri davalı Emine Kazancı'nın ise murisin eşi olduğunu, murisin hayatı boyunca çalışmalarının karşılığı olan terekesindeki malların mirasçılar arasında pay edilecekken davalı tarafından iyi niyetten uzak bir şekilde tüm malların üzerine geçirildiğini, muris Mustafa Kazancı'nın yurt dışında kazanmış olduğu birikimlerle, 1970'li yıllarda "Esentepe mahallesi 13. sokak no:12 Trabzon" adresinde kain 65 m², 2 katlı betonarme daire ve 1994 yılında "Esentepe Mahalesi 13....

            Mirasın hükmen reddine karar verebilmek için, miras bırakanın terekesini oluşturan aktif ve pasifinin murisin ölüm tarihi itibariyle araştırılması ve terekesinin açıkça borca batık olup olmadığının saptanması gereklidir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde, terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü vb. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüte neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Yargıtay 14....

            Şu halde açıklanan yasal düzenleme gereğince, murisin; “ortağı” olduğu limited şirketin, şirketin malvarlığından tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan vergi borcundan, şirket ortağı olarak “koyduğu sermaye hissesi oranında” doğrudan doğruya sorumluğu söz konusudur. Murisin yasal mirasçısı olan davacılar hakkında, amme alacaklısı tarafından henüz takibe geçilmemiş ise de bu durum yasal mirasçıların borç tehdidi altında olmadıkları anlamına gelmez....

              Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekir. Somut olayda, yerel mahkemece murisin ölüm tarihi (12.09.2014) baz alınarak muris adına kayıtlı gayrımenkul, araç, banka kaydı olup olmadığı ilgili tapu müdürlüğü, emniyet müdürlüğü ve banka müdürlüklerinden sorulmadan, terekenin pasifini belirlemek adına murisin davalıya olan borç miktarı ölüm tarihi itibariyle saptanmadan, davacıların terekeyi sahiplenme anlamına gelebilecek davranışlarda bulunup bulunmadığı tespit edilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/478 Esas KARAR NO : 2023/520 Karar DAVA : Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/06/2023 KARAR TARİHİ : 16/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından mahkememize verilen 12/06/2023 tarihli dilekçe ile, müvekkillerinin davalı kooperatifin ortakları olduğunu, kooperatifin 24/12/1988 tarihli genel kurul kararı ile bağımsız bölüm kura çekiminin yapıldığını, kooperatifin binalarının kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereği İzmir İli ......

                  UYAP Entegrasyonu