Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davacının...Tüketici Mahkemesinin 2010/547 E.sayılı dosyası ile aynı iddialarla açtığı davada, somut olay Tüketicinin Korunması Kanunu’nun kapsamına girmediği için görevsizlik kararı verildiğini, müvekkilinin davalıya 15 aylık bir garanti taahhüdünün bulunmadığını, ticari satış hükümlerinin olaya uygulanması gerektiğini, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin davacıya ayıplı mal satmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, görev itirazının yerinde olmadığı, garanti kapsamı içerisinde makinanın arızalanmasından sonra müracaatta bulunulduğundan davalının zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı, satım konusu makinanın gizli ayıplı olduğu için davacının 23.735.70 TL.fatura bedelini davalıdan talep edebileceği, maddi ve manevi tazminat talebinin yerinde olmadığı gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Davacı tarafından dava dilekçesi ile davalının satmış olduğu konutun ayıplı olması nedeniyle onarım bedeli ve manevi tazminat istemli dava açılmış olup, mahkemece yargılama sırasında 29/09/2020 tarihli duruşmada manevi tazminat davasının tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilerek işbu dava dosyası üzerinden manevi tazminat davasının yargılanmasına devam edilmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan delillere göre dava dilekçesinde anlatılan olayların davacının kişilik haklarını zedeleyecek yönünün bulunmadığı, vücut bütünlüğüne zarar verici nitelikte olmadığı, manevi tazminatın yasal şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir....

    Davalı vekili, davacının sattığı malların ayıplı ve piyasaya arzının yasak olduğunu, müvekkili firmanın dağıtımını yaptığı söz konusu ürünlerin malları alan kuaför salonlarınca iade edildiğini, durumun üretici firma olan davacıya bildirildiğini ve geri gönderdiğini, beyan ederek, davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını ve karşı davacı ile müvekkiline satılan ayıplı ürünler nedeniyle ticari itibar ve saygınlığına zarar verildiğini ayrıca müvekkili firmanın ayıplı ürünleri iade almak, muhafaza etmek için nakliye ve depo masrafı yaptığını, 22.861,21 TL kazanç kaybı olduğunu iddia ederek 10.000,00 TL manevi tazminat ile 25.000,00 TL kazanç kaybı ile ayıplı ürünlerin muhafaza nakliye ve mahkeme masraflarından oluşan 25.000 TL alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      İcra Müdürlüğünün 2008/5841 esas sayılı dosyası ile icra takibine konulan bonolar nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, zarar ve masraf talebi ile manevi tazminat taleplerinin sübut bulmadığından ve şartları oluşmadığından ayrı ayrı reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu’na göre; bir maldaki ayıp; satıcının zikir ve vaat ettiği vasıflarda veya niteliği gereği malda bulunması gereken lüzumlu vasıflarda eksiklik olmak üzere iki türde ortaya çıkabilecektir. Malın ayıplı olması halinde taraflara ait hak ve yükümlülüklerin nelerden ibaret olduğu, dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 194 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş ve ayıbın gizli ya da açık olması halleri için ayrı ihbar süreleri getirilmiş; hatta ayıbın hile ile gizlenmesi halinde sorumluluğu kaldıran her şartın batıl olduğu, açıkça ifade edilmiştir....

        Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 15.360,00TL değer kaybı, 2.491,00TL kanal-şebeke katılım bedeli toplamı 17.851,00TL'nin 02/07/2009 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda reeskont faiz ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacı tarafın fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, davacı tarafın manevi tazminat taleplerinin reddine, karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacılar, bu davalarında davalıdan satın almış oldukları dairenin eksik ve ayıplı şekilde teslim edildiğini beyan etmek suretiyle davalıdan dairedeki değer kaybı nedeniyle tazminat isteminde bulunmuş; davalı ise savunmasında davaya konu dairedeki eksik ve ayıplı işler bulunmadığından bahisle talebin reddini dilemiştir. Mahkemece 2012/19204-27665 ise, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda 15.360,00TL değer kaybı tazminatına hükmedilmiştir....

          UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hizmetin ayıplı olmasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki manevi tazminat istemine ilişkin davada ... 1. Asliye Hukuk ile ... 1. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, manevi tazminat istemine ilişkindir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, uyuşmazlığın hizmet alımından kaynaklandığı ve tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 1. Tüketici Mahkemesi tarafından ise genel hükümlerin uygulanması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/09/2022 NUMARASI : 2022/113 ESAS DAVA KONUSU : Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak İddiasına Dayalı İtirazın İptali KARAR : Osmaniye 4....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 06/04/2015 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23/06/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, hakaret eylemi ve evlilik birliği devam ederken üçüncü kişiyle birlikte olma iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının kendisi ile evli olduğunu bildiği halde dava dışı eşi ile birlikte olduğunu ayrıca telefonuna hakaret içerikli mesajlar gönderdiğini belirterek uğradığı manevi zararın giderilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

              için davalı firmadan paket halinde talep edilen ürünlerden ayıplı çıkan karabiberin 1.605.000 paket olduğu, fatura tutarının 39.625,00 TL olduğu, davalıdan tedarik edilen ürünlerin paket haline getirilerek temin edilmesi istenildiğinden kısmi satışı yapılan 740.000 adet partinin gönderilmesinden sonra ayıplı olduğunun tespiti ile uğranılan zararın 169.008,40 TL olduğu, anlaşması yapılıp sonradan iptal olunan ticari işten kaynaklanan zararın 49.560,00 TL olduğu, dolayısı ile toplam zararın 218.568,40 TL olduğu (KDV Hariç) bildirilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu