Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesini istemiştir. Mahkemece kiralananın tahliyesi ile itirazın kaldırılması talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere ve kararda yazılı gerekçelere göre davalının kiralananın tahliyesine yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının itirazın kaldırılmasına yönelik temyiz itirazlarına gelince; davacı takip talebinde 20.000,00 TL kira alacağının tahsilini istemiş, davalı aylık kiranın 750,00 TL olduğunu bildirerek 6.000,00 TL borcu kabul etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, iki haklı ihtar nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme davayı reddetmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6570 Sayılı Yasanın 7/e maddesi uyarınca iki haklı ihtar nedeniyle açılan davada tahliyeye kararı verilebilmesi için kiracının bir kira yılı içerisinde iki haklı ihtara sebebiyet vermiş olması gerekir. İhtar tebliğinden sonra yapılan ödemeler iki haklı ihtarın oluşmasına engel teşkil etmez. Süresiz sözleşmelerde ve kira parasının yıllık ödenmesi gereken hallerde ve bir yıldan kısa süreli sözleşmelerde iki haklı ihtar oluşmaz....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Uyuşmazlık, kira sözleşmesinden kaynaklanmayan evlilik birliği içinde davacı kocaya ait evde otururken davalının kocasına ait taşınmazın tapu kaydı üzerine aile konutu şerhi koydurması, bilahare eşlerin boşandıkları, tapu kaydı üzerindeki aile konutu şerhinin de kaldırılması üzerine davacının boşandığı eşi olan davalının kendisine ait tapulu taşınmazına müdahalesinin menine ilişkin olup mahkemece de bu şekilde nitelendirilmiştir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre temyiz incelemesi dairemizin görevi dahilinde olmayıp Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin görevinde olduğundan dosyanın adı geçen Daire Başkanlığı'na gönderilmesine, 20.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Dava, kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi amacıyla yapılan takibe vaki itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın kaldırılmasına karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına dayandıkları belgelere temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. 2-) Davalının kiralananın tahliye edilmesi nedeniyle kira parasından sorumlu olmayacağına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı davalının 01.03.2011 tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesi ile kiracısı olduğunu, 2012 Ocak ve Şubat ayı kira paralarını ödemediğini, belirterek icra takibi yapmıştır....

          Bu açıklamalardan sonra konunun kiracının kira bedelini ve yan gideri ödemede temerrüdünü düzenleyen Türk Borçlar Kanunu’nun 315.maddesi hükmüne göre irdelenmesi, bu madde kapsamında hangi yan giderlerin temerrüde esas alınacağının saptanması gerekir. Türk Borçlar Kanunu'nun 302 ve 303. maddesinde bahsedilen zorunlu sigorta vergi ve benzeri yükümlülükler ve giderler eşyanın kiralanmasından ve kullanılmasından bağımsız kiralananın kendisinden kaynaklanan giderlerdir. Bu hususu düzenleyen Türk Borçlar Kanunu'nun 303 ve 341.maddelerindeki ifadelerden yan giderlerin kiralananın kullanımıyla doğrudan ilgili olması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Türk Borçlar Kanunu'nun 302.maddesinde sözü edilen kiralananla ilgili zorunlu sigorta, vergi ve benzeri yükümlülükler ise kiralananın kullanılmasından değil kiralananın kendisinden kaynaklanan asıl giderlerden olup Türk Borçlar Kanunu'nun 303 ve 315.maddelerinde bahsedilen yan giderlerden kabul edilemez....

            Ayrıca borca itiraz edilmesi halinde, İİK'nun 269/c maddesi gereğince icra mahkemesinden itirazın kaldırılması yanında kiralananın tahliyesi de talep edilecekse, TBK'nun 315/2 veya 362/2 maddeleri gereğince verilen ödeme süresinin beklenilmesi bundan sonra davanın açılması gerekir. Ödeme için kanunda öngörülen süre sona ermeden kiralananın tahliyesi talep edilemez. Olayımıza gelince; Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 04/02/2009 başlangıç tarihli 10 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi ile doğal kaynak suyu ve müştemilatının kiraya verildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır....

              DAVA KONUSU : Kiralananın Tahliyesi (Ticari İşletme Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacı vekili 29/01/2019 tarihli dava dilekçesi ile özetle; davalı şirketin, mülkiyeti müvekkili T1 ve Abdullah Gencel'e ait olan ve Ünye ilçesi, Keş Mahallesinde bulunan 10 adet taşınmazda 10/03/2005 tarihinden bu yana kiracı olarak bulunduğunu, kira sözleşmesinin taşınmaz sahibi olan müvekkilinin kayın valitesiyle imzalanmış, daha sonra taşınmazın mülkiyeti T3 aylık 1.500,00....

              Dava, kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi istemiyle yapılan takibe vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın kaldırılmasına takibin devamına ve kiralanın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davalı hakkında kira alacağının tahsili istemiyle yapılan takibe, davalı, davacı alacaklının, kiralananın anahtarlarını değiştirerek kullanmasına engel olduğundan bahisle davalının borcu olmadığını belirterek itiraz etmiş, davacı alacaklı kiralananın anahtarını değiştirdiğini, ancak davalının çilingire açtırarak taşınmazı kullanabileceğini belirterek, anahtarı değiştirdiğini ikrar etmiştir. Bu durumda davacı alacaklının kira parası talep edip edemeyeceği, dar yetkili icra mahkemesinde değerlendirilemez. Uyuşmazlık yargılamayı gerektirdiğinden davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

                Şti.nin davacılara kira sözleşmesinden kaynaklanan ve muaccel hale gelmiş bir borcu bulunmadığını, hal böyle olunca henüz doğmamış bir alacak için mahsup işleminin yapılmasının olanaklı olmadığını, mahsup işlemini kabul etmediklerini, sözleşmenin 16....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi-alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye ve alacak davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi ve 1.300 TL kira alacağının tahsiline ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davalının tahliyeye ilişkin temyiz itirazlarına gelince ; Türk Borçlar Kanununun 315.maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiralayan tarafından açılması gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu